International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
https://as-proceeding.com/index.php/icaens
<div id="focusAndScope"> <p class="font_8">ICAENS conference is designed to bring together leading international and interdisciplinary research communities, developers, and users of advanced technologies and to discuss theoretical and practical issues in all the field of technologies.</p> </div> <div id="openAccessPolicy"> </div> <div id="history"> <p class="font_8">The contributions will be evaluated by the Scientific Committee. The papers approved by the scientific committee will be presented. All full papers in the conference that match with the topics can be published in the concept of <em>All Sciences Proceedings</em> as conference proceeding.</p> </div>All Sciences Academyen-USInternational Conference on Applied Engineering and Natural Sciences2980-3209Antalya’da Doğal Yayılış Gösteren Hoş Kokuya Sahip Bitkiler
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/949
<p>İnsanoğlu çevresindeki olayları duyu organları ile algılayarak belleklerine anı olarak kodlamaktadır. Yapılan çalışmalar göstermiştir ki çevre algısında bilindiğinin aksine koku almanın önemi oldukça fazladır. İnsanlar hoş kokuların bulunduğu ortamlarda daha fazla vakit geçirmek isterken kötü kokuların bulunduğu ortamlardan uzaklaşma eğilimindedir. Hoş kokunun en önemli kaynağı bitkilerdir. Doğal kokulara sahip bitkilerden birçok endüstride faydalanılmaktadır. Bitkilerin sahip oldukları uçucu yağlar hem kokunun kaynağını oluşturmakta hem de birçok endüstri kolunda kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra bitkisel tasarımlarda, terapi ve şifa bahçelerinde de bu bitkilerin kullanımı giderek yaygınlaşmaktadır. Bu çalışma kapsamında Antalya’da doğal yayılış gösteren bitki türleri ele alınmış, hoş kokuya sahip oldukları çalışmalarca belirtilen bitkilerin farklı endüstrilerde kullanımları ortaya konulmuştur. Ayrıca yapılan literatür çalışmasında bu bitkilerin sahip olduğu uçucu bileşiklerden en fazla oranda olanı da belirtilmiştir. Çalışma sonucunda 13 familyaya ait 37 tür tespit edilmiştir. Bu familyalardan en fazla türe sahip olan familya 21 bitki ile Lamiaceae familyasıdır. Ele alınan bitkilerden en fazla tıbbi bitki olarak kullanım potansiyeli 34 bitki ile ön plana çıkmıştır. Dominant bileşikler türlere ve familyalara göre değişiklik gösterse de 1,8-cineole, α-pinene, linalool vb. ön plana çıkan bileşenler olarak tespit edilmiştir.</p>İlhami Emrah Dönmez
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-19111510.59287/icaens.949Developing Web Services and Challenges
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/950
<p>Web services have recently sparked a lot of attention among vendors and researchers. The issue of application integration may have a flexible solution thanks to web services, which are based on open standards and already-existing Internet protocols.Web services are becoming more and more common in web applications with the use of WSDL, SOAP, and UDDI. The present Web services designs, though presented with certain obstinate issues, like security. We will provide an outline of these issues in this essay. We think that the success of Web services will depend on resolving these issues. Finally, we anticipate distinct developments in semantic Grid services.</p>Faris Sattar Hadi
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-191161110.59287/icaens.950Deniz Taşımacılığı ve Hizmet Türleri
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/951
<p>Dünya nüfusunun artmaya devam ettiği, küresel ticaretin ise nüfusa göre hızlı bir şekilde arttığı günümüzde, deniz taşımacılığının payı artmakta ve deniz taşımacılığında gemiler, yükler ve liman hizmetleri uluslararası ticaretin sürekliliği açısında da önemli olmaktadır. Bu kapsamda çalışmada, taşımacılık türlerinden deniz taşımacılığının özellikleri, diğer taşıma modları ile karşılaştırılması, yüke ve gemi türlerine göre verilen deniz taşımacılığı hizmetleri ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışmada deniz taşımacılığının öneminin artmaya devam ettiği, önümüzdeki süreçte taşımacılıkta sadece bir taşımacılık türünden ziyade taşıma sistemlerinden zorunlu ve uygun durumlarda hizmet verecekleri çok türlü taşımacılık sistemlerinden faydalanılacağının beklentisi olduğu tespit edilmiştir. Yakın gelecekte taşımacılıkta bu çok yönlü taşımacılık sistemlerine ayak uydurmak adına uluslararası şirketlerin bazı noktalarda ortak hareket etme kabiliyetlerini artırmaları gerektiği değerlendirilmektedir.</p>Ömer CANBAZMurat YORULMAZ
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911121910.59287/icaens.951Some Remarks on Rough IK-Statistical Convergence of Sequences in Normed Linear Spaces
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/963
<p>This study introduces the concept of rough I<sup>*</sup>-statistical convergence in a normed linear space, extending the notion of rough I-statistical convergence. Furthermore, we propose the concept of rough I<sup>K</sup>-statistical convergence in a more comprehensive framework. We examine the properties related to these novel concepts and explore the interconnections among rough I-statistical convergence, rough I<sup>*</sup>-statistical convergence, and rough I<sup>K</sup>-statistical convergence. By doing so, we enhance our understanding of these convergence modes and pave the way for their application in various mathematical contexts.</p>Ömer Kişi Mustafa Yıldız
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911202610.59287/icaens.963ALÜMİNYUM MALZEMELERİ İMALATI SEKTÖRÜNÜN PERFORMANS DEĞERLENDİRİLMESİ:TR8 BÖLGESİ VE TÜRKİYE GENELİ
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/955
<p>Alüminyum malzemeleri imalatı sektörü, Türkiye'nin sanayi sektöründe önemli bir yere sahiptir ve ekonomiye çeşitli şekillerde katkı sağlamaktadır. Özellikle İmalat tesislerinde gerçekleştirilen üretim faaliyetleri, inşaat, otomotiv, elektrik ve elektronik gibi birçok sektörün ihtiyaç duyduğu bileşenlerin üretimini gerçekleştirmektedir. Sanayi üretimine önemli bir katkı sağlamaktadır. Alüminyum malzemelerin üretimi, geniş bir tedarik zinciri ve iş gücü ihtiyacını beraberinde getirerek ekonomik büyümeye ve işgücü piyasasına katkıda bulunmaktadır. Alüminyum malzemeleri imalatı sektörü, Türkiye ekonomisine önemli katkılar sağlamaktadır. İstihdam oluşturmakta, ülke ihracatına katkı vermekte, döviz kazanımını artırarak ülkenin dış ticaret dengesine olumlu katkı sağlamaktadır. Tedarik zinciri etkisi ve teknolojik inovasyonlar gibi faktörlerle ekonomiye olumlu etkiler sağlamaktadır. Sektör, yüksek kaliteli alüminyum ürünleri üretme kabiliyeti sayesinde uluslararası pazarlarda rekabet avantajı elde etmektedir. Sektör sürekli olarak yeni üretim teknikleri ve işleme yöntemleri üzerinde çalışmakta, bu da rekabet gücüne olumlu yansımaktadır. Alüminyum malzemeleri imalatı sektörü, Türkiye ekonomisi için önemli bir sektördür ve sürdürülebilir ekonomik büyümeye katkı sağlamaktadır. Bu çalışmada; Moora yöntemi ile hem TR8 Bölgesi ve Türkiye geneli alüminyum malzemeleri imalatı sektörünün performans ölçülmesi planlanmıştır. Sektörün performansı TR 8 Bölgesinin ve Türkiye geneli ile kıyaslaması yapılmıştır. TR8 bölgesi birinci sırada;2021 yılı, ikinci sırada 2019 yılı ve üçüncü sırada 2020 yılı yer almıştır. Türkiye geneli ise birinci sırada, 2021 yılı, ikinci sırada 2020 yılı ve üçüncü sırada 2019 yılı yer almıştır. Sektörün TR8 bölgesi, Türkiye geneli ile performansında paralellik görülmemiştir.</p>Ali SEVİNÇTamer EREN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911273910.59287/icaens.955İtfaiye İstasyonu Yer Seçiminde F-Fucom Yöntemi İle Kriterlerin Sıralanması
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/956
<p>Yangınlar saniyeler içinde kontrol altına alınamazsa can ve mal kaybına neden olurlar. Bu nedenle yangına en kısa sürede müdahale etmek oldukça önemlidir. İtfaiyecilerin olay yerine en kısa sürede ulaşmaları ve gerekli müdahaleleri yapmaları için itfaiye istasyonlarının yer seçimi oldukça önemlidir. Yapılan literatür araştırmaları sonucu itfaiye yer seçimi için bazı kriterleri belirlenmiştir. Belirlenen kriterlerin değerlendirildiği problemlerin etkin bir şekilde çözümü için Çok Kriterli Karar Verme yöntemi kullanılmaktadır. Çok Kriterli Karar Verme yöntemi, kriterlerin ağırlıklarının belirlenmesi için ve ağırlıkların sıralanması için kullanılan yöntemler olmak üzere ikiye ayrılır. Bu çalışmada ağırlıkların sıralanması yöntemlerden biri olan F-FUCOM (Fuzzy Full Consistency Method- Bulanık Tam Tutarlılık Yöntemi) kullanılmıştır. Konuyla ilgili uzmanların görüşüyle 6 adet kriter belirlenmiştir. Bu kriterler ağırlıklarına göre sıralanmıştır. Daha sonra F-FUCOM yöntemine göre karşılaştırılmalı tercihler yapılmış ve ardından en uygun bulanık ağırlıkları hesaplanmıştır. Elde edilen bulanık ağırlıklardan kesin ağırlık değerleri hesaplanmış ve kriterlere ait son ağırlık değerlerine bakılarak en uygun itfaiye istasyonu yer seçimi için öneride bulunulmuştur.</p>Gül USLUBabek ERDEBİLLİ
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911404510.59287/icaens.956AISI 1045 Çeliğinin Sürdürülebilir Tornalama İşleminde Sıcaklık Analizi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/957
<p>Bu çalışmada AISI 1045 çeliğinin MMY (Minimum Miktarda Yağlama) ve kuru işleme koşullarında işlenmesinde sıcaklık analizi yapılmıştır. Bu maksatla kesme hızı ve ilerleme parametreleri kullanılarak tornalama deneyleri yapılmıştır. İmalat sektöründe en çok tercih edilen malzemelerden olması nedeniyle imalat çeliği olarak da bilinen AISI 1045 çeliğinin işlenebilirliğinin iyileştirilmesi için optimizasyon yaklaşımının yanı sıra grafiksel değerlendirme yapılmış ve ANOVA yöntemiyle anlamlılık testi yöntemi kullanılmıştır. Malzemelerin işlenebilirliği konusunda etkili birçok farklı unsurlar olsa dahi sıcaklık üzerine yapılan bu incelemenin amacı sıcaklığın malzemenin mekanik özelliklerine olan etkisinin göz ardı edilemeyecek kadar fazla olmasıyla beraber çevresel etkilerinden dolayı tezgâh başında çalışan operatörün sağlığı konusunda da kontrol edilemediği zaman büyük zararlara yol açabilmesidir. Bu yüzden sıcaklık konusu ele alınmış ve detaylı bir şekilde incelenmiştir.</p>Mustafa KuntoğluKübra KayaRüstem Binali
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911465010.59287/icaens.957Determination of Some Pomological and Chemical Characteristics of Wild Plums Grown in Kayseri Ecology
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/958
<p>Plum is an important fruit whose consumption has been increasing in recent years. The importance of plum is due to the organic acids, polyphenolic substances, and vitamins it contains. This study was carried out to determine some pomological and chemical properties of wild plums collected from Kayseri province between 2022-2023. Pomological characteristics of selected plum genotypes; Fruit width, fruit length, fruit weight, fruit height, fruit stalk length, seed weight, flesh firmness, and chemical properties; pH is the amount of soluble solid content (SSC), titratable acidity (TA). Considering the pomological characteristics of the wild plum genotype examined in the study, the highest fruit weight is 20.5 g, fruit length is 37.6 mm, fruit width is 22.3 mm, fruit height is 23.1 mm, fruit stalk length is 6.58 mm, seed weight is 0.99 g. and fruit flesh firmness 1.19 kg/cm2 chemical properties were found as pH 3.76, TA 0.85%, SSC 8.75%</p>Ayşen Melda ÇOLAKFatma ALAN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911515510.59287/icaens.958Effect of Parameter Selection on Heart Attack Risk Prediction in an RNN Model
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/964
<p>Heart attack has become a significant public health issue worldwide, and effective prediction methods, along with early diagnosis, are crucial for the prevention and treatment of this disease. Various machine learning and deep learning techniques have been employed in the literature to predict the risk of heart attack. In this study, the evaluation of heart attack risk was conducted using the Recurrent Neural Network (RNN) classification method with different parameters. By considering various parameters that affect the performance of the RNN model, the impact of proper parameter selection on classification accuracy was investigated. During the data preprocessing stage, the data was appropriately standardized, and 5-fold cross-validation was performed. Eleven RNN models were compared by altering different parameters such as the number of units, the number of training cycles, batch size, dropout rate, activation function, and number of units in the dense layer. The classification performance was evaluated using metrics such as accuracy, precision, recall, and F1 score. The results demonstrate that parameter selection influences the performance of the RNN classification model and that performance improvements can be achieved with appropriate parameter selections.</p>Pınar Cihan
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911566010.59287/icaens.964The influence of conventional sintering on the microstructure and electrical properties of ZnO-based varistor
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/965
<p>Zinc oxide varistors are frequently utilized as surge protection devices in power systems. ZnObased varistors' electrical properties depend on their microstructure, which may be altered by sintering. In this paper, we look at how conventional sintering affects the microstructure and electrical characteristics of ZnO-semiconductor varistors. ZnO-based varistors were made using a traditional solid-state reaction process and sintered for 2 hours at varying temperatures (1100 °C, 1200 °C, and 1300 °C). Scanning electron microscopy and X-ray diffraction were used to examine the microstructure and phase composition. A conventional test procedure was used to measure the electrical parameters of the varistors, such as the breakdown voltage, leakage current, and nonlinear coefficient. Traditional sintering has a considerable impact on microstructure and electrical properties.</p>Yousra MalaouiFaiçal kharchouche
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911616610.59287/icaens.965Permanent Magnet Synchronous Motor Control Interface Design and Implementation with TI F28335 DSP on Simulink External Mode
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/966
<p>In recent years Permanent Magnet Synchronous Motors (PMSMs) are more preferred due to have several advantageous traits, such as high-power density, improved efficiency, enhanced torque capabilities, and precise speed control. In this study, speed control algorithm and a user interface panel are designed for PMSM on Simulink. Control algorithm is downloaded to TI F28335 DSP over Simulink embedded coder. Control panel is connected the DSP over Simulink external mode. Thanks to the external mode, the system data can be displayed on the panel in real time and the parameters can be changed. The system has been tested on the experimental setup and has been shown to work successfully.</p>Erdem Ilten
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911677010.59287/icaens.966Estimation of proton-boron reaction cross-sections by neural networks
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/967
<p>The proton-boron fusion reaction is one of the interesting reactions in nuclear energy production. The fact that neutrons and radioactive products do not come out as a result of the reaction makes these reactions special. However, the realization of this reaction is very difficult due to the low reactivity of the plasma and high radiation losses at temperatures achievable in today's fusion devices. Therefore, it is important to determine the cross-sections of these reactions. In our study, we obtained the cross-sections of proton-boron fusion reactions using the machine learning methods after performing machine learning with the limited data available in the literature.</p>Serkan Akkoyun
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911717310.59287/icaens.967Karma Yemlerde Kullanılan Bazı Yem Hammaddelerinin Mikroskopisi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/968
<p>Yem mikroskopisi, karma yemlerde katılması ve katılmaması gereken yem hammaddelerinin stereo mikroskop altında incelenmesidir. Yem mikroskopisi, yemlerin makroskobik ve mikroskobik analizlerinin yapılmasını sağlamaktadır. Yemdeki hammaddelerin çeşidini, kalitesini, miktarını ve yabancı maddelerin varlığını tanımlayarak, hammaddenin ve karma yemin kalitesini belirlemektedir. Yem hammaddelerinde ve karma yemlerde kimyasal analiz yöntemleriyle genellikle kalite kontrolü yapılmaktadır. Son derece doğru sonuç vermesine rağmen kimyasal analiz yöntemleri için uzun zaman gerekmekte olup, örneğin karar verme sürecinde yem fabrikalarında hammadde alımı esnasında süreç oldukça uzamaktadır. Kalite kontrolü yapan laboratuvarlarda da zaman kaybı yaşanmakta ve ciddi gideri yüksek metotlardır. Bu zaman ve maddi kayıpların en aza indirebilmesi için alternatif yöntemler konusunda çalışmalar yoğunlaşmıştır. Bu yöntemlerden biri de yemlerin mikroskobik incelemedir. Yem mikroskopisi, stereo mikroskop kullanılarak yemlerin fiziksel muayenesi, değerlendirilmesi ve incelenmesi sürecini içermektedir. Bu çalışmanın amacı, karma yemlerde yer alan bazı protein ve enerji kaynağı ham maddelerinin stereo mikroskopla altında incelenmesidir.</p>Perihan YılmazAsuman Arslan Duru
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911748010.59287/icaens.968Examining the Effects of Biochar in Spinach Cultivation with Increased Irrigation Water Salinity on Some Physical and Physiological Properties of the Plant
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/969
<p>The inadequacy of fresh water resources in today's conditions has revealed the use of salty water as an alternative water source in agricultural irrigation but salinity, which is shown as the most important source of abiotic stress, increases osmotic stress and decreases the water intake of the plant, resulting in a physiological drought. For this reason, there is a need for applications to improve the decreasing efficiency in the use of salt water in irrigation through different practical and economic approaches. This study investigating the effects of biochar application into the soil against irrigation water salinity in spinach cultivation on some physical and physiological properties of the plant was carried out in five-liter pots in greenhouse conditions, in a completely randomized factorial experimental design with three replications, in three different irrigation water salinity levels with NaCl salt source [I0: tap water; 0.4 (control), I1: 2.5, I2: 5 dS m-1 ] and three different biochar dosage based on weight [B0: 0 (control), B1: 1.5, B2: 3%] conditions. As a result of the study, plant height, leaf number and area, shoot wet weight from physical properties and chlorophyll and leaf relative water contents from physiological properties decreased with increasing irrigation water salinity levels but the membrane damage decreased, while the physical and physiological properties of spinach increased with the increasing mixing ratio of biochar to the soil, excluding membrane damage. It was found that the use of biochar against irrigation water salinity can be recommended considering that mixing biochar to the soil against irrigation water salinity in spinach cultivation regulates the physical and physiological properties of the plant but to obtain more comprehensive information on this subject, evaluation of different irrigation water salinity and biochar ratios in terms of field studies has emerged as a recommendable result.</p>Caner Yerli
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911818710.59287/icaens.969Investigation of the Effects of 0W20 and 10W40 Lubricating Oils on Cylinder Liner Wear
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/970
<p>Proper lubrication regime in engines significantly impacts engine performance, fuel efficiency, durability, and environment. Lubrication regimes reduce friction between engine components, control wear, and ensure long-lasting parts. This study conducted experiments on a wear-testing device to determine the amount of wear between the piston ring and cylinder pair. The experimental work was performed at different loads and speeds. The tribological properties of 0W20 and 10W40 lubricating oils were examined in the study. As a result of the experimental work, when using 10W40 lubricating oil in the wear testing device, lower cylinder wear was observed compared to using 0W20 lubricating oil. The study found that the amount of wear increases as the load on the cylinder sample increases. The maximum cylinder wear was obtained under an 80N load. The minimum cylinder wear was determined under a 40N load. SEM images of the cylinder samples were also examined to determine the damage after wear.</p>Idris CesurBeytullah Eren
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-1911889210.59287/icaens.970İÇ MİMARLIK OFİSLERİNDE VERİMLİLİĞİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/971
<p>Bu çalışmanın amacı iç mimarlık ofisinde verimliliği etkileyen faktörleri incelemektir. Araştırma ile ilgili; İç mimarlık ofislerinde çalışan kişilere bilgisayar ortamında anket soruları sorulmuş ve bilgisayar aracılığıyla raporlanıp, veri analizi yöntemi ile incelenmiştir. Çalışmada kullanılan veriler bilgisayar destekli Google docs veri tabanlı elde edilmiştir. Çalışmada ilk olarak İç mimarların görev sorumlulukları analizine yer verilmiştir. Sonraki aşamada ise İç mimarlık ve tasarım ofisinde verimliliği etkileyen faktörler düzeyleri belirlenmiştir. Çalışmanın son kısmında anket yöntemi ve veri analizi yardımı ile iç mimarlık ofisin de verimliliği etkileyen faktörler üzerine etkisi incelenmiştir. Elde edilen bulgular, iç mimarlık ve inşaat sektörünün verimlilik üzerine etkisinin olduğu sonucunu ortaya koymaktadır. Bu kapsamda çalışma sonuçları, ofis ortamında verimliliği yükseltmeye yönelik ne gibi davranışlar ortaya koyacağına yönelik önemli bir faktör olduğunu göz önünde bulundurmaları gerektiğini ortaya koymaktadır.</p>Mehmet ÇolakNilay Görmüş
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-19119310110.59287/icaens.971Investigation of the effect of supporting electrolyte type and pH parameters on electrooxidation color removal from Direct Blue 86
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/972
<p>In this study, color removal and electrical consumption from Direct Blue 86 (DB86) dyestuff, commonly used in the textile industry, were investigated using the electrooxidation method. A jacketed glass reactor with a volume of 2000 mL was preferred for the electrooxidation process. Five anode and five cathode electrodes with dimensions of 70 x 100 mm were used. Ti/IrO2/RuO2 was chosen as the anode material, and stainless steel (plate type) electrodes were preferred as the cathode. The effects of the supporting electrolyte type and pH parameters on color removal were investigated. NaCl, KCl, NaNO3, and Na2SO4 were used as supporting electrolytes. Experiments were conducted at pH 3, 5, 7, 9, and 11 with an applied current density of 0.325 mA/cm2 . The results showed that KCl as the supporting electrolyte provided the highest color removal efficiency with 99.76%. The optimum pH value was found to be pH 9. The minimum energy consumption was calculated as 3.39 kW-h/m3 for pH 11. Based on the obtained results, it was concluded that the electrooxidation method is effective in color removal and can be preferred due to its ease of use and process control advantages.</p>Sermin GÜNASLANBaybars Ali FİLDeniz TOSUN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-191110210710.59287/icaens.972Experimental Analysis of Flow Induced Vibrations in Heat Exchanger Tube Bundles with P/D of 1.54 Subjected to Crossflow
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/975
<p>This paper presents an experimental analysis of flow-induced vibrations in a heat exchanger tube bundle subjected to crossflow. The study focuses on the characterization and insights gained from the investigation. The tube bundle configuration consists of plain tubes with a single flexible tube, arranged in a squared pattern. The primary objective is to assess the flow-induced vibration behavior and identify any potential instabilities within the system. To analyze the flow-induced vibrations, various parameters were considered, including the P/D ratio (tube pitch to tube diameter ratio), which was found to be 1.54. The experiments were conducted under different flow velocities, and the vibration responses of the tube bundle were measured using suitable sensors. The results revealed that the third row of tubes in the bundle exhibited the highest level of instability compared to the other rows. This finding suggests that the positioning of the tubes within the bundle significantly influences the flow-induced vibrations. The vibrations were observed to vary with the flow velocity, indicating a strong fluid-structure interaction. It can be concluded that the squared arrangement of tubes in the tube bundle, along with the specific P/D ratio, contributes to the flowinduced vibration characteristics. Understanding these effects is crucial for optimizing the design and operation of heat exchanger systems, as excessive vibrations can lead to mechanical failures and reduced heat transfer efficiency.</p>Muhammad Moin AkhtarJavaria Qadeer
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-191110811310.59287/icaens.975Turkish Adaptation of the Chatbot System, Information and Service Quality Scale
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/976
<p>This study aims to adapt the "Chatbot System, Information and Service Quality" scale developed by Nguyen, Chiu, and Le (2021) into Turkish. Validity and reliability studies of the scale were conducted. The original scale consists of 7-point Likert scale and 18 items. The aim of the scale is to examine the perception of system, information, and service quality for the sustainability of the use of chatbots. This research was conducted with university students. All of the scale adaptation stages were followed in the research. In the analysis of the data, various analyses were included for the validity and reliability studies of the scale. As a result of the research, a valid and reliable scale that can be used to determine the quality of chatbot systems based on information, service and system has been introduced to the literature.</p>Hatice YILDIZ DURAKAytuğ ONAN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-191111411710.59287/icaens.976Programlama eğitiminde öğrenci performansının makine öğrenmesi algoritmaları ile tahminlenmesi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/977
<p>Bu çalışmanın amacı, bilgisayar programlama eğitimi alan öğrencilerin programlama performans düzeylerini tahmin ve sınıflamaya dayalı makine öğrenmesi modelleri oluşturularak tahmin edilmesi amaçlanmaktadır. Bu çalışmanın katılımcılarını, programlama eğitimi alan bireyler oluşturmaktadır. Bu çalışmada kullanılan veri seti öz bildirime dayalı veri toplama araçlarıyla elde edilmiştir. Veri seti, Türkiye’nin tüm bölgelerinden geniş bir temsil düzeyi gözetilerek çevrimiçi veri toplama araçları aracılığıyla elde edilmiştir. Çeşitli algortimalar denenerek elde edilen en yüksek doğruluk Lojistik Regresyon ile %79 olmuştur.</p>Aykut DURAKVahide BULUT
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-191111812010.59287/icaens.977An Examination of Studies on the Use of Chatbot Technology in the Field of Education
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/978
<p>Today, it is observed that technologies are rapidly advancing and being utilized in educational environments. Among these technologies, chatbots, which have gained significant popularity with ChatGPT, play a crucial role in enhancing learning experiences. Chatbots offer numerous opportunities to support learning performance, increase engagement, and provide extracurricular feedback and assistance to students. These chatbots are capable of interacting with users in a natural language format, enabling seamless communication. They are designed to follow predefined patterns, answer questions, and provide guidance within their defined scope. This article aims to examine the existing research on the utilization of chatbots in educational environments to shed light on the significance of their implementation. To achieve this objective, 19 articles and papers related to the field were analyzed using Google Scholar, incorporating keywords such as 'chatbot+education' and 'chatbot in education'. The articles and papers were subjected to a descriptive analysis, covering sections such as the subject, purpose, methodology, results, discussion, and recommendations. Based on the review, it was observed that many studies focused on the usability and product design of chatbots in education. The samples used in these studies predominantly comprised university-level participants, with limited applications targeting larger student populations. It is anticipated that the data and results presented in this study will serve as a guide to identify existing applications and research gaps in the utilization of chatbots in education.</p>Hatice YILDIZ DURAKAytuğ ONAN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-191112112410.59287/icaens.978SMART HOSPITAL SYSTEM AKILLI HASTANE SİSTEMİ
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/979
<p>Hastanelerde yatış sürecinde çeşitli sorunlar ortaya çıkmaktadır. Hasta refakatçilerinin yanı sıra hastalar da bu süreçte çeşitli zorluklarla karşılaşabilmektedir. İletişim eksiklikleri, taleplerin etkili bir şekilde iletilmemesi ve ihtiyaçların karşılanmaması gibi konular hastanede yatış sürecindeki sorunları arttırmaktadır. Bu çalışma, hastanede kalma sürecinde karşılaşılan bu zorlukları azaltmayı hedeflemektedir. Hastaların mobil uygulamalar aracılığıyla ihtiyaçlarını iletebilmesi, taleplerin hızlı bir şekilde yönetilmesini sağlayabilir. Bu uygulama sayesinde hastalar, ihtiyaç duyduklarında hemşirelerle birebir iletişime geçmek zorunda kalmadan diğer hizmet birimleriyle iletişim kurabileceklerdir Ayrıca, web tabanlı uygulama aracılığıyla hasta bilgileri, hastane durum bilgileri takip edilebilir ve hastanın durumuyla ilgili koordinasyon sağlanabilir. Hasta yatış süreçlerindeki sorunlara odaklanan bu çalışma, hastaların ve refakatçilerin deneyimini iyileştirerek sağlık sektöründe olumlu bir etki yaratmayı hedeflemektedir. Çalışmanın amacı, hastanede yatan hastaların veya refakatçilerin, mobil uygulama aracılığıyla o anki hemşire ve doktor bilgilerine erişim sağlamasıdır. Hastalar, odada bulundukları sürece ihtiyaçları olduğunda uygulama üzerinden talepler oluşturabileceklerdir. Bu sayede hasta veya refakatçi, hastanenin odasından çıkmadan ihtiyaçlarını ve isteklerini iletebileceklerdir. Bu durum, hemşirelerin aracılık etmesini gerektirmeyecek ve refakatçilerin kısa süreli bile olsa hastanın yanından ayrılmamalarını sağlayacaktır. Ayrıca web tabanlı bir platformda, hangi hastanın hangi odada kaldığı ve hastanın refakatçi bilgileri gibi bilgiler yer alacaktır. Herhangi bir talep geldiğinde (kişisel, yiyecek-içecek veya acil durum talepleri gibi), ilgili hizmet biriminde çalışan kişiler, talepleri hastanın yatış odasının kat ve oda numarasıyla eşleştirerek teslim edebileceklerdir.</p>Rabia KuranŞaban Gülcü
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-191112513210.59287/icaens.979DESIGN OF TEMPERATURE REGULATOR OF A FISHPOND
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/980
<p>This research is about a digital temperature regulator in the fishpond. Which is a circuit through which the temperature of the fishpond is linearly controlled depending on the temperature of the water or the environment. This device makes use of a heating element, which goes ON/OFF when the temperature in the water becomes high/low or reaches a temperature higher or lower than the present value. The temperature sensor used is LM35 with a Negative Temperature Coefficient (NTC) in which its resistance falls as the operating temperature increases. The LM35 is a very sensitive device to heat, such as it can be used in a way that an increase in temperature will lead to a change in its resistance. Fishes survive in natural water under the very conditions it is assumed that natural waters have natural temperature regulators but in fishponds nevertheless. They find it difficult to survive in harsh weather conditions like the cool season (winter). The temperature will be controlled between 24°C – 30°C which is the optimum survival temperature of the fish. This is because, so as the temperature of the environment changes, so that of the water too by convection.</p>Yusuf Bello Saleh
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-191113313810.59287/icaens.980Conoid Surfaces Family in Three-Dimensional Euclidean Space
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/982
<p>In this research, we investigate a specific family of conoid surfaces within the three-dimensional Euclidean space E3. We consider the differential geometry of the family. We determine the curvatures of these particular surfaces. Moreover, we provide the necessary conditions for minimality within this framework. Additionally, we compute the Laplace−Beltrami operator for this family and present an example.</p>Erhan GülerÖmer Kişi
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-191113914610.59287/icaens.982Conoid Surfaces Family in Minkowski 3-Space
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/983
<p>This study focuses on exploring a distinct family of conoid surfaces in the three-dimensional Minkowski space L3. Our main objective is to delve into the differential geometry of this family, analyzing its curvatures in detail. Furthermore, we establish the essential conditions for achieving minimality within this specific framework. Additionally, we calculate the Laplace−Beltrami operator for this family of surfaces and illustrate our findings through an example.</p>Erhan GülerÖmer Kişi
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-191114715410.59287/icaens.983Some Observations on g-Metric Spaces in Light of Generalized Statistical Convergence of Double Sequences via Ideals
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/985
<p>In this article, we delve into the notions of I2-statistical convergence and I2-lacunary statistical convergence for sequences in general metric spaces, specifically g metric spaces. We thoroughly explore these concepts within the realm of g-metric spaces.</p>Ömer KişiErhan Güler
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-192023-07-191115516710.59287/icaens.985Further Results on Lacunary Difference Sequences of Complex Uncertain Variables in 2-Normed Spaces
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/987
<p>A novel approach combining the difference operator on sequence spaces and uncertainty theory has been utilized to establish a fresh class of lacunary convergent difference sequences involving complex uncertain variables in 2-normed spaces. This newly introduced class demonstrates remarkable properties related to lacunary convergence. Additionally, the sequence spaces defined in this context have been thoroughly explored, revealing interesting topological characteristics and valuable insights into inclusion relations. This study offers a rejuvenated perspective on lacunary convergence and its associated concepts through the integration of difference operators and uncertainty theory.</p>Ömer KişiErhan Güler
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201116817810.59287/icaens.987Beslenme ve Diyetetik Alanında Gıdalarda ve Beslenmede Ölçü Birimleri, Ölçü Araçları ve Ölçü Almada Kullanılan Yöntemler
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/988
<p>Beslenme ve diyetetik alanında, besinlerin boyutlarını ölçmek ve değerlendirmek için çeşitli ölçü birimleri, araçlar ve yöntemler kullanılmaktadır. Bu ölçü birimleri, araçları ve yöntemleri, diyetisyenlerin, bu alanda çalışan araştırmacıların ve tüketicinin besinlerin besin ögesi içeriğini ve porsiyon boyutlarını doğru bir şekilde değerlendirmelerine ve kullanmalarına olanak tanır. Ölçü birimleri, ölçüm araçları ve yöntemleri, beslenme bilgilerinin doğruluğunu, tutarlılığını, tekrarlanabilirliğini, etkili ve doğru bir şekilde aktarımını sağlayarak beslenme ve diyetetik alanında önemli bir rol oynamaktadır. Söz konusu kavramlar hasta veya danışan eğitimi, yasal düzenlemelere uyum, reçete geliştirme, araştırma ve veri analizinin kolaylaştırılmasında önemli bir yere sahiptir. Ayrıca beslenme alanında kanıta dayalı uygulamaları ve objektif karar vermeyi mümkün kılar. Bu çalışma kapsamında sunulan bilgiler, besin tüketimini belirlemek, yemek planları tasarlamak ve beslenme rehberliği arayan bireylere uygun diyet önerileri sağlamak açısından önemlidir.</p>Şenay Burçin AlkanHasan Hüseyin Kara
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201117918210.59287/icaens.988Energy Efficiency in Building Based on the BIPV Panels System Used as a Double Skin Envelop in a Hot Arid Region
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/989
<p>This paper aims to solve one of the energy issues using specific new building designs using the building-integrated photovoltaic (BIPV) panels as a double skin envelope. The BIPV system can be an innovative material for the building envelope during the design process as a: frame component, curtain wall or shading device. In addition to its power generation, the use of the BIPV can be an integrated part of the design of future envelopes and in the energy renovation of old buildings; these systems can produce renewable energy, minimize energy consumption, provide adequate indoor comfort and have less impact on the environment. As an external envelope of the buildings and a source of energy, the BIPV systems can represent the architectural appearance and aesthetic arrangements of the future building. Our investigation is based on an Energy report in many existing office buildings in a hot arid region of Algeria in order to assess their energy consumption, thereafter; calculate the energy yield after the BIPV hypothetical use in building architecture. The important result shows that the BIPV system enhances energy consumption with different percentages of the total energy consumption per year (Building sample 1: 50%, Building sample 2: 30% and Building sample 3: 65%) this is due to many architectural elements; such as: envelop form, shading devices, opening ratio, and environment masks. The major conclusion of the research reveals that The BIPV systems can preserve the architectural aesthetic appearance as well as enhancement of energy consumption.</p>Marouane Samir GuedouhMohamed Amine KhadraouiHoussein Sami Belmahdi
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201118318710.59287/icaens.989Study of hybrid passive-active micromixers under an acoustic field
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/990
<p>This paper presents a numerical investigation of the mixing performance of two hybrid passiveactive micromixers subjected to an acoustic field. The study employs the Generalized Lagrangian Mean (GLM) theory and the convection-diffusion equation to analyze concentration profiles within the micromixers, providing a comprehensive assessment of their performance. Perturbation theory is employed to solve the equations of zeroth-, first-, and second-order, resulting in the determination of the final flow velocity from the zeroth- and second-order solutions. Notably, the study incorporates a non-zero background laminar flow to explore the interaction between acoustic waves and a moving laminar flow. The findings reveal that while the presence of sharp-edge structures on the channel walls significantly enhances mixing quality, this improvement is not observed that much when rectangular structures.</p>Zahra Ghorbani KharajiVali KalantarMorteza Bayareh
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201118819210.59287/icaens.990Gıda Ambalajlamada Yenilikçi Teknolojiler, Önemi ve Bazı Uygulamaları
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/991
<p>Gıda ambalajında yenilikçi teknolojiler, gıda endüstrisindeki çeşitli avantajlariyla çok önemli bir rol oynamaktadır. Yenilikçi gıda ambalajlama teknolojileri, gıda güvenliğini artırmaları, raf ömrünü uzatmaları, kullanım kolaylığı sağlamaları, sürdürülebilirliği teşvik etmeleri, markalaşma ve pazarlama faaliyetlerini desteklemeleri, tüketicileri etkin bir sekilde bilgilendirmeleri ve bilinclendirmeleri ile birlikte mevcut yönetmeliklere uygunlugu gostermeleri bakimindan önem taşımaktadir. Bu ilerlemeler en temelde tüketicilere büyük yarar sağlamakla beraber, aynı zamanda gıda ureticilerinin mevzuat yukumluluklerini yerine getirmesine, israfın azaltilmasina ve rekabetçi bir pazarda sirketlerin kendilerini farklılaştırmak suretiyle on plana çıkmalarına katkı sağlamaktadır. Bu nedenle, yenilikci gıda ambalajlama teknikleri, tuketicilerin kendi yaşam tarzlarına göre gıda tedarik zinciri boyunca taleplerinin karşılanmasını giderek daha yüksek kapasitelerde sağlamaktadır. Muhafaza etmenin temel işlevinin yanı sıra yenilikçi gıda ambalajlama teknolojileri, gıda kalitesi ve güvenliği marjını artırmaktadır. Bu teknolojiler fiziksel, kimyasal ve biyolojik kirleticilere karşı koruyucu bariyerler sağlayarak gıda güvenliğinin korunmasına ve geliştirilmesine yardımcı olurken, oksijen ve nem bariyerleri, antimikrobiyal özellikler ve sıcaklık kontrol mekanizmaları gibi özellikleri ile gidalarin tazeliğini ve kalitesini daha uzun süre koruyabilmekte, biyolojik olarak parçalanabilen, kompostlanabilir veya geri dönüştürülebilir malzemeler, nakliye emisyonlarını azaltmak için hafif ambalajlar ve malzeme kullanımın ile düsük karbon ayak izi olan ve verimli bir uretime katki sağlamaktadir. Yenilikci gida ambalajlama teknolojileri sayesinde daha güvenli, daha verimli ve çevreye daha duyarlı, sürdürülebilir bir gıda endüstrisi tasarımı mümkün olmaktadır.</p>Havvanur TaşkınHasan Hüseyin Kara
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201119319610.59287/icaens.991Automatic Knee Osteoarthritis Severity Grading using Deep Neural Networks: Comparative Analysis of Network Architectures and Optimization Functions
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/992
<p>Knee osteoarthritis (OA) is a prevalent degenerative joint disease that requires accurate assessment of its severity for effective treatment planning. In this study, we propose an automatic knee OA severity-grading system based on deep neural networks. Specifically, we explore various network architectures, including VGG-16, VGG-19, ResNet-101, EfficientNet-B7, and EfficientNet-B6, along with different optimization functions such as SGD, ADAM, Nadam, AdamW, and AdaDelta. Furthermore, we investigate two loss functions, namely, the novel ordinal loss and the cross-entropy loss. The proposed system is evaluated on a carefully curated dataset, and comprehensive experimental settings are employed to ensure reliable results. Our findings indicate that the combination of the EfficientNet-B7 network with the Nadam optimizer yields the best performance, achieving an accuracy of 70.1% in knee OA severity grading. These results demonstrate the potential of deep neural networks in automating the grading process, offering a valuable tool for clinicians and researchers in the field of knee osteoarthritis management.</p>Ahmet EzgiAytuğ Onan
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201119720310.59287/icaens.992Synthesis and characterization of MgZnCo ternary mixed metal oxide by the sonochemical method for solid hydrogen storage
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/993
<p>In the present investigation, MgZnCo ternary nanocomposites were developed via a one-step sonochemical technique. The nanocomposite was characterized using structural and optical methods. The formation of different crystalline nanocomposite phases (MgO, ZnO, and Co3O4), and a binary phase (Mg-Zn) has been confirmed by X-ray diffraction. Also, it was indicated that varying of Co molar ratio had an impact on the average sizes of the nanoparticles. SEM showed octahedron-shaped nanoparticle morphology with different average sizes for the nanocomposites prepared. Photoluminescence analysis showed the presence of green and ultraviolet emissions, with green luminescence bands being most often observed. with the intention of discovering samples with suitable structural and optical properties for future solid hydrogen storage applications.</p>Safia HARRATMounir SAHLIAbdelhakim SETTAR Khaled CHETHOUNA
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201120421010.59287/icaens.993Impact of Authentic Leadership traits in Engineering Sector using MCDM
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/994
<p>This study aims to develop a conceptual model that establishes a connection between Authentic Leadership (AL), employee engagement, and organizational innovation within Pakistan's engineering sector. Employing a Multi-Criteria Decision-Making (MCDM) technique, the study investigates the interaction and impact of workers on organizational innovation, generating benefits for both industry practitioners and the academic community. The findings highlight the substantial influence of four key AL traits, namely balanced processing, internalized moral perspective, relational transparency, and self-awareness, on work engagement [8]. By applying the Analytic Hierarchy Process (AHP) and utilizing decision-making software, the study identifies the self-awareness as the most crucial criterion for AL outcomes, with a weight of 0.25891. Relational transparency Balanced processing (weight: 0.20894), Balanced processing (weight: 0.1220), and internalized moral perspective (weight: 0.0483) follow as subsequent priorities. These outcomes contribute to the development of theoretical understanding in the field. Furthermore, they provide valuable insights to the engineering sector, enabling the cultivation of employee engagement and the enhancement of organizational innovation. The research focuses on elucidating the relationships between AL, employee engagement, and organizational innovation in the context of Pakistan's engineering sector. By adopting a comprehensive MCDM approach, the study offers a thorough analysis of the factors influencing employee engagement, with particular emphasis on the identified AL traits. The findings underscore the significance of balanced processing, internalized moral perspective, relational transparency, and self-awareness as drivers of work engagement [9]. Moreover, the application of the AHP technique reveals the priority weights assigned to these traits, highlighting the critical role of the internalized moral perspective criterion in achieving AL outcomes. The results of this research carry implications for both practitioners and scholars. For the engineering sector in Pakistan, embracing and implementing AL practices can yield substantial benefits, fostering a work environment that stimulates employee engagement and drives organizational innovation. By prioritizing the identified AL traits, organizations can effectively channel their resources and efforts towards enhancing employee engagement and promoting innovation. From an academic standpoint, this study contributes to the existing literature by providing empirical evidence and a conceptual model that sheds light on the interplay between AL, employee engagement, and organizational innovation. The findings serve as a foundation for further theoretical development and future research endeavors in this domain.</p>Muhammad JunaidMuhammad Sajid
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201121121810.59287/icaens.994Artificial Neural Networks for seismic demand prediction of a single degree of freedom
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/995
<p>This paper proposes using an artificial neural network (ANN) to estimate and predict the seismic demand of Single Degree of Freedom (SDOF) systems. Our methodology entails the production of a comprehensive dataset containing SDOF and earthquake characteristics. Nonlinear Time History Analysis (NL-THA) is performed on a randomly generated SDOF system using thirty-one artificial ground motions (GMs) matched to the EuroCode-8 (EC8) response spectrum to train the ANN model. To assess the performance of the ANN model, we compare the Incremental Dynamic Analysis (IDA) curves, the median IDA curve, and the 3D fragility surface in a case study. This analysis assists in determining the precision and dependability of the predicted maximum displacement of the SDOF system. The results showed a remarkable reduction in processing time without losing prediction accuracy. . It was concluded that the ANN-based method can be used as an alternative for the current method for estimating the performance points and the fragility assessment of buildings.</p>Abdellatif BENBOKHARI Chikh BENAZOUZAhmed MEBARKI
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201121922410.59287/icaens.995Yapay Zeka Desteği İle Televizyon Kontrolü
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/996
<p>Bu yazıda, televizyon kanal isimlerinin sesli komutlarından oluşan ses sinyalleri toplanarak bir veri seti oluşturuldu. Derin öğrenme yapısı olan, kendi tasarladığımız CNN mimarisi kullanılarak ses sinyallerinin farklı sınıflandırılma işlemlerine tabi tutulması sağlandı. CNN mimarisi kullanılarak yapılan tüm sınıflandırma işlemlerinden önce ses sinyallerinin spektogram analizi gerçekleştirilerek CNN mimarisinin işlemesine hazır hale getirildi. CNN mimarisi kullanılarak ilk olarak veri setinin yetişkin ve çocuk ses sinyalleri olarak sınıflandırılması işlemi yapılmıştır. Bu işlem sonucunda model %93.54 doğruluk oranında sınıflandırma yapmıştır. Daha sonra yetişkin ses sinyallerinin televizyon kanal isimlerine göre sınıflandırma yapılması için CNN ağı kullanılarak, %81.37 doğruluk oranı elde edilmiştir. Son işlemde CNN ağının kanal isimlerini hem yetişkin hem de çocuk olarak ayrı ayrı sınıflandırma işlemine tabi tutuldu. Sınıflandırma işlemi %74.46 doğruluk oranında tamamladığı gözlemlenmiştir.</p>Esra ERGİNUmut ÖZKAYA
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201122523110.59287/icaens.996Influence of Stand-off Distance on the Blast-Resistance of Steel Plate Supported Concrete Walls
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/997
<p>The influence of stand-off distance for the protective performance and capability of the steel plate supported concrete barriers is modelled, within the current work. Steel and concrete have been used for centuries to build protective structures. Due to the military's concern with mitigating the effects of explosions and bullets, they have both collectively seen major improvements as a material for protective constructions. The significance of stand-off distance on the durability of steel plate supported concrete wall is investigated through simulations. Johnson-Cook hardening and damage molds have been used to define the mechanical behavior of steel, while concrete damage plasticity has been used to define the behavior of concrete. The growth of detonation products is modeled using the JWL equation of state, in which CompB is selected as explosive. Coupled-Eulerian-Lagrangian methodology is employed in the constructed finite element model. The outcomes demonstrated that the stand-off distance has a substantial impact on a structure's durability. The explosives' ability to cause damage is less effective as stand-off distance increases. For the case that the stand-off distance is 50 mm, the explosion completely destroyed both the 10 mm thick steel plate and the concrete. However, according to the simulation's findings at the stand-off distance of 300 mm, the structure has sustained relatively minor damage. Also, the steel plate functioned as a protective barrier in most cases, as designed.</p>Rasid Ahmed Yildiz
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201123223710.59287/icaens.997Fluoride and Liver Toxicity: A Zebrafish Model
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/998
<p>Fluoride, which is exposed by living organisms through food and water intake, causes many health problems. The liver is one of the organs most affected by sodium fluoride (NaF) toxicity. Studies have shown that NaF causes many pathological and metabolic changes in the liver. Many studies have shown that exposure to high fluoride concentrations in drinking water elevates the levels of kidney and liver function enzymes in serum and causes severe histological changes in the liver and kidneys. However, there are limited studies on the liver toxicity of chronic fluoride intake in amounts close to daily usage doses. Therefore, in our study, the effect of chronic fluoride (NaF) exposure at low doses on zebrafish liver toxicity was investigated. Liver tissues of zebrafish exposed to NaF at doses of 1.5 ppm, 5 ppm, and 100 ppm for 6 weeks were used in the study. GSH and MDA levels were measured in these tissues. In addition, specific activities of GST and GR enzymes were determined. When the data obtained were examined, it was observed that while GST, GR, and GSH levels decreased, MDA levels increased, especially in the groups treated with 5 and 100 ppm NaF. This suggests that chronic exposure to fluoride, albeit at low doses, may be a risk factor.</p>Laman MAMMADZADAEmine TORAMAN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201123824110.59287/icaens.998Investigation of the Effect of Different Engine Oils on the Amount of Cylinder Liner Wear
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/999
<p>In internal combustion engines, cylinder liner wear is a significant factor that adversely affects engine performance. The rough surfaces and geometric changes resulting from wear impede gas flow, reduce compression, and decrease combustion efficiency. This leads to a decrease in engine power, an increase in fuel consumption, and a loss of performance. Therefore, the control of cylinder liner wear and the use of appropriate lubricating oils are of great importance in enhancing motor performance. This study experimentally investigates the effects of different lubricants on cylinder liner wear in the context of internal combustion engines. The study is conducted under various loads and speeds. The commonly used 5W30 and 10W40 lubricating oils are employed as lubricants. Based on the results of the wear tests, it is observed that as the applied load on the cylinder liner increases, the wear amount also increases. Additionally, motor speed is identified as another influential parameter on wear amount. As the motor speed increases or decreases, the wear amount decreases or increases, respectively. The study reveals that the minimum wear amount is obtained with the 10W40 lubricating oil. Furthermore, SEM images are examined to assess the resulting damages on the cylinder liners after the wear tests.</p>Idris Cesur
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201124224610.59287/icaens.999Düktil Boru Üretimi İçin Hidrolik Devre Tasarımı ve Simülasyonu
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1000
<p>Günümüzde, modern tesis ve fabrika inşaatlarında hidrolik tesisatların yapımı kaçınılmaz bir unsur olarak görülmektedir. Bu tesisatlar, elektrik, su ve kanalizasyon gibi altyapı sistemleriyle birlikte, orta ve büyük ölçekli işletmelerin tamamında ve küçük işletmelerin bir kısmında kullanılmaktadır. Bu çalışmada, düktil boru üretiminde kullanılabilecek hidrolik bir devrenin tasarımı ve simülasyonu gerçekleştirilmiştir. Düktil boru üretiminde kullanılan en önemli cihazlar santrifüj makinası ve indüksiyon ocağıdır. Bu cihazlardan santrifüj makinasının ileri-geri hareketi ve indüksiyon ocağına ait pota kapağının hareketi hidrolik devrelerle sağlanmaktadır. Bu çalışmayla, Fluid-Sim hidrolik paket programından faydalanılarak santrifüj makinasının ileri-geri hareketini ve indüksiyon ocağına ait pota kapağının hareketini sağlayan sanayide kolaylıkla kullanılabilecek bir tertibat geliştirilmiştir. Bu sayede işlem hızının artışı, zamandan tasarruf ve işçilik masraflarında düşüş gibi kazanımlar elde edilmiştir.</p>Mahmut Can ŞENEL
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201124725010.59287/icaens.1000Uçak İniş Takımları İçin Hidrolik Devre Tasarımı ve Simülasyonu
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1001
<p>Hidrolik sistemler endüstri süreçlerinde ve otomasyon uygulamalarında yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Havacılıkta, hidrolik sistemler uçak sistemlerinin kalbi olup sorunsuz bir uçuş ve uçak işleyişi için kritik öneme sahiptir. Basit bir deyişle, makineleri tahrik etmek veya basınç altında bir sıvı kullanarak mekanik bileşenleri taşımak için bir hidrolik sistem kullanılır. Uçak hidroliği, iniş takımları, frenler, kanatlar, itme geri vitesleri ve uçuş kontrolleri gibi ekipmanlarının çoğunu çalıştırmak için her boyuttaki uçaklarda kullanılır. Böylece, hidrolik sistem kritik ve temel bileşenleri hareket ettirme ve çalıştırma işlevini yerine getirir. Bu çalışmada, hidrolik devre elemanlarından faydalanılarak uçak iniş takımları için hidrolik devre tasarımı ve simülasyonu gerçekleştirilmiştir.</p>Mahmut Can ŞENEL
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201125125510.59287/icaens.1001Numerical Study: Comparison of Paraffin Deposition In The Laminar And Turbulent Regime
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1002
<p>The problem of paraffin deposits in oil wells and pipelines monopolizes substantial human and economic resources. Its prediction is, therefore, essential to optimize its management. The formation of the deposit arises from a delicate interplay of hydrodynamic, thermal, and thermodynamic factors, alongside paraffin diffusion and the rheology of the crude oil. This research has resulted in a better understanding and calculation of the rates at which wax is removed. Furthermore, the study has suggested the presence of two distinct flowing regions in turbulent and laminar flow, which results in the formation of thin solid sediments attached to the pipe wall. By conducting this numerical study using FORTRAN, we can gain insights and optimize the design and operation of pipelines and maintain efficient production. The study also involved a rough comparison between the results obtained from two different types of flow. This approach, which considers the viscoelastic behavior of paraffinic crude, allows for a more accurate prediction of deposit formation. With this enhanced understanding, we can develop improved strategies for managing paraffin build-up, minimizing resource allocation and costs associated with its removal. Ultimately, optimizing the design and operation of pipelines will contribute to the maintenance of efficient production in the oil industry.</p>Oussama BenhaceneRachid Boucetta
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201125626110.59287/icaens.1002Betonarme Binaların Deprem Performansının Belirlenmesi:Binanız Depreme Ne Kadar Dayanıklı?
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1003
<p>Türkiye'deki konut stoğu çoğunlukla betonarme binalardan oluşmaktadır. Son yıllarda gerçekleşen büyük depremlerde, depremin merkez üssüne yakın olan yerlerdeki yetersiz performansa sahip betonarme binaların bir kısmı, çökerek veya ağır hasar alarak can ve mal kaybına neden olmuştur. Mevcut betonarme binaların deprem anında nasıl performans göstereceği bina malikleri tarafından merak edilen bir konudur. Özellikle hazır beton kullanımı ve yapı denetim uygulamasının zorunlu olmadığı 2000 yılı öncesinde inşa edilmiş betonarme binalar ile 2000 yılı ve sonrasında inşa edilmiş ancak yapı denetimlerinin doğru bir şekilde uygulanmadığı betonarme binaların, gelecekte meydana gelebilecek büyük depremler karşısındaki performansının bilinmesi önem arz etmektedir. Betonarme binaların deprem performansının belirlenmesi işlemi; bir binanın deprem kuvvetleri karşısındaki dayanımını ve yapılacak güçlendirme işlemi sonrasındaki deprem davranışının nasıl olabileceğini gösteren, akademik veya konusunda uzman inşaat mühendisleri tarafından yapılabilen kapsamlı bir çalışmadır. Mevcut betonarme binaların deprem performansının belirlenmesiyle, bina hakkında güçlendirme veya yıkım tavsiyesi verilebilmektedir. Son olarak 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş ilinde meydana gelen ve 11 ili etkileyerek 50 binden fazla can kaybına ve yaklaşık 250 bin betonarme binanın yıkımına veya ağır hasar almasına neden olan depremler, binaların deprem performanslarının önceden değerlendirilmesinin önemini bir kez daha ortaya koymuştur. Bu çalışmada, mevcut betonarme binaların deprem performanslarının belirlenmesi amacıyla, Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği (TBDY-2018)’nde belirtilen kriterlere göre yapılması gereken uygulamalar ile 6306 sayılı “Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun” kapsamına göre yapılacak riskli yapı tespiti arasındaki farkların neler olduğu kapsamlı bir şekilde değerlendirilmiştir.</p>Ahmet Ferdi Şenol
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201126226710.59287/icaens.1003The Importance of Rose and Rosehip Species in Past, Present, and Tomorrow
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1004
<p>Rose and rosehip species have been important to people in different civilizations since the historical period. There are many natural and cultural Rosa species in Anatolia, which is an important area for Turks and has been a homeland for many years. In the study, information about the use of these species in the historical process, nutritional values, mythology and current developments were obtained. In addition, today, recommendations for these special species have been determined.</p>İbrahim Halil HATİPOĞLU
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201126827310.59287/icaens.1004Use of Cactus and Succulents in Vertical Gardens
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1005
<p>A vertical garden is a type of garden created by arranging plants on a vertical surface. It is often used for growing plants on vertical surfaces such as walls, fences, buildings, balconies and terraces in cities with limited garden space. The plants are planted in custom made vertical garden panels or containers and the roots of the plants are placed in a special soil mix in the panel. Special systems can be placed behind the panels for irrigation and fertilization. Vertical gardens provide a suitable environment for many plant species. In such gardens, flowers, herbs, shrubs, vegetables and even trees can be grown. In this paper, cactus and succulents that can be used in vertical gardens will be evaluated.</p>Mert ÇAKIR
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201127427810.59287/icaens.1005Parkinson Hastalığının Tespitinde Konuşma Ses Karakteristiklerinin İncelenmesine Dair Bir Çalışma
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1006
<p>Günümüzde birçok hastalık, çıkarılan özniteliklere göre makine ve derin öğrenme yöntemleri ile analiz edilmekte ve tespiti gerçekleştirilmektedir. Bu çalışmada, Parkinson hastalığı için hastaların ses karakteristik özelliklerinden yararlanarak analiz gerçekleştirilmiştir. Analiz aşamasında normalizasyon teknikleri ve özellik seçme yöntemleri kullanılarak makine öğrenme ve derin öğrenme yöntemlerinin başarısı araştırılmıştır. Deneysel çalışmalar sonucunda, geri yönlü özellik seçimi yöntemi ile 5 özellik seçme ile makine öğrenme yöntemlerinden k-en yakın komşu %69.64 doğruluk değeriyle en başarılı yöntem olmuştur.</p>Zekeriya Anil Guven
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201127928210.59287/icaens.1006A Performance Constrained Metaheuristic Algorithm for 2D Mesh Based NoC
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1007
<p>Integrating large number of Intellectual Property (IP) cores onto a single chip has been made possible with the technology scaling and shrinking in the size of transistors. This has led designers to create a scalable and flexible on-chip network infrastructure – Network on Chip (NoC). Mapping application graphs on multiple cores of NoC architecture is one of the challenging research problems. The all in all performance of NoC network depends primarily on an efficient and cost-effective mapping technique which optimizes several performance metrics. These metrics primarily consists of communication cost, energy, throughput, latency, power dissipation and simulation time. A metaheuristic state-of-the-art nature inspired mapping approach for NoC's called Hunger Games Search Algorithm (HGSA) has been introduced in this research work. The devised algorithm minimizes NoC energy and power consumption based on six standard available embedded application benchmarks. Experimental results demonstrate that the presented technique outperforms as compared to other existing nature-inspired meta-heuristic application mapping approaches.</p>Aneeqa KhurshidMuhammad Iram Baig
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201128329610.59287/icaens.1007Virtual screening of natural meroterpenoids towards SARS-CoV-2 main protease
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1008
<p>The term meroterpenoid states hybrid secondary metabolites which are partially derived from terpenoids and synthesized in terrestrial plants, marine animals, and fungi. So far, myriads of meroterpenoids with unique chemical structures and promising bioactivities were documented. Virtual screening is a widely used, relatively fast, and economical simulation tool for predicting in silico the binding modes and affinities of molecular recognition processes. In the present study, we tested on SARS-CoV-2 main protease inhibitory activity of some selected meroterpenoids [(stachybotrylactone (1), stachybotrylactone acetate (2), and 2α-stachybotrylactone (3)] by distinct algorithms which has been one of the most basic and important strategies for drug design. Our findings showed that stachybotrylactone acetate (2) had a significant free binding of energy towards the viral main protease at the value of -6.34 kcal/mol.</p>Idris Arslan
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201129730010.59287/icaens.1008Molecular docking analysis of natural unusual triterpenoids towards PAK1 protein
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1009
<p>Triterpenoids are secondary metabolites produced by different natural sources and present in natural sources in the form of free acid or aglycones for triterpenoid saponins in nature. Stellettin B, rhabdaprovidine B, and neviotine A are unusual triterpenoids with their unique skeletal backbone. The serine/threonine p21-activating PAK kinases which play an important pivotal role in intracellular signaling pathways as mediator and join the biochemical process in a cell, such as cytoskeleton dynamics, in cell adhesion, polarity, motility, migration, proliferation, apoptosis, cell division, and in vesicle-mediated transport processes. In this study, molecular docking technique was used for detecting free binding of energy and inhibition constant values of selected triterpenoids towards PAK1 protein. Results showed that that ligand 1 (stellettin B) significantly inhibited the PAK1 enzyme at the value of -8.69 kcal/mol.</p>Idris Arslan
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201130130510.59287/icaens.1009The Relationship Between Exercise Addiction Levels and Healthy Nutrition Levels of Students Studying at the Faculty of Health Sciences
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1010
<p>Introduction: Exercise is planned, structured, voluntary, continuous activities aimed at improving one or more elements of physical fitness. One aspect of healthy lifestyle behaviors is nutrition, while another aspect is exercise and physical activity. Many studies in the literature emphasize the physical, psychological, and physiological benefits of regular physical exercise. Therefore, in our study, we aimed to investigate the relationship between exercise addiction levels and healthy nutrition levels of students studying at the faculty of health sciences. Method: The study was conducted on 133 students studying at the faculty of health sciences. Participants' demographic and income information was recorded. Exercise dependence levels were evaluated with the Exercise Dependence Scale, and nutritional levels were evaluated with the Nutrition Exercise Behavior Scale. Results: Average age and body mass index of the participants, respectively; It was 21.83±4.21 and 18.13±3.09. It was found that there was a correlation between the exercise addiction levels of the participants and their healthy eating habits (p<0.001-r=0.386). In addition, it was found that there was no significant correlation with the subscale evaluating unhealthy nutrition parameters (p=0.401-r=0.073). Conclusion: It has been observed that there is a positive correlation between exercise addiction and healthy nutrition levels of students studying at the faculty of health sciences. Accordingly, it is seen that more attention is paid to the level of exercise and healthy nutrition. We believe that exercise should be an integral part of daily activities for a healthy diet.</p>Abdurrahim YILDIZ
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201130630910.59287/icaens.1010Kalman Filtresi Parametre Değişimlerinin Batarya SoC Tahmini Üzerine Etkileri
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1011
<p>Küresel ısınma ve iklim değişkenliğinin başat aktörlerinden birisi fosil yakıtların tüketilmesidir. Özellikle ulaşım endüstrisi yüksek miktarda petrol ürün gereksinimlerinden dolayı bu duruma önemli ölçüde sebep olmaktadır. Bu noktada elektrikli araçlar bir alternatif olarak düşünülmektedir. Gelişen batarya teknolojisi, özellikle de Lityum iyon (Li-ion) bataryaların geliştirilmesi ile fosil yakıtlı araçlardan elektrikli araçlara geçiş mümkün olabilmektedir. Li-ion bataryaların yüksek enerji yoğunluğu, düşük boşta deşarj etkinliği, hafıza etkisinin olmaması, hızlı şarja imkan vermeleri, uzun çevrim ömrü gibi özellikleri sayesinde elektrikli araç teknolojisinde tercih sebebi olmaktadır. Bu avantajlarının yanı sıra elektrikli araç endüstrisinde bu türde bataryaların kullanılmasıyla ortaya çıkan bazı problemlerde bulunmaktadır. Bunların en başında kalan enerji miktarını gösteren şarj durum gösterge (SoC) değerinin bulunmasıdır. Bu değerin doğru bir şekilde elde edilmesi hem batarya yönetim sistemi (BMS) için önemli bir koşul hem de kullanıcının sürüş konforu açısından vazgeçilmez bir unsurdur. SoC değerinin doğru bir şekilde elde edilmesi için kimyasal, analitik, algoritmik birçok yöntem kullanılmaktadır. Kalman filtresi tabanlı yöntemler ise SoC değeri hesabında akla gelen ilk metotlardandır. Yinelemeli yapıları sayesinde SoC değerinin gerçek değere yakın bir şekilde tahmini mümkün olmaktadır. Ancak bu filtrelerde gürültü değerlerinin SoC değişimi üzerine etkileri olabilmektedir. Bu çalışmada bu türde bir etkinin nasıl olacağı irdelenmiştir. Gürültü değerinin pozitif veya negatif yönde belirli aralıklarda değişimi için SoC ve terminal gerilim değerlerinin değişimi ele alınarak sonuçlar Turnigy Graphene 5Ah bataryası için değerlendirilmiştir.</p>Mehmet KORKMAZ
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201131031410.59287/icaens.1011Calculation of Second Virial Coefficient of DNA
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1012
<p>In this work, a new calculate method has been presented to calculate second virial coefficient with structure factor. The second virial coefficient for DNA have been defined using the calculated structure factor and the programmed fitting technique of Mathematica Software 7.0. The obtained results have been compared with theoretical data and shown in good agreement with literature.</p>Bahtiyar Akber MamedovElif SomuncuEbru Karatas
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201131531610.59287/icaens.1012Calculation of the Second Virial Coefficient of The TMGa Molecule
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1013
<p>In this work, interaction energy values were calculated using ab initio method for Trimethylgallium (TMGa) molecule. For the Trimethylgallium molecules, the minimum energy values obtained by the ab initio method have been used to calculate second virial coefficient by placing in Yukawa potential. The obtained second virial coefficient results are compared to theoretical data reported in the literature. Furthermore, the obtained results for Yukawa potential compared to with other potentials such as Lennard Jones (12-6) potential and Morse potential in the literature. For most of the varied temperatures of the investigated TMGa molecule, the second virial coefficient predicted by theoretical result computations showed reasonable agreement with theoretical second virial coefficient values.</p>Bahtiyar Akber MamedovEbru KaratasElif Somuncu
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201131731910.59287/icaens.1013Empirical Investigations: Power Quality Disturbance Classification
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1014
<p>In electrical power systems, one of the most essential parameters is a system signal with stable fundamental amplitude and frequency. Some disturbances have a negative impact on this stability, yet. These disturbances, known as power quality disturbances (PQDs), encompass phenomena such as sag, interruption, swell, harmonics, flicker, interharmonics, spike, notch, and transients. PQDs can arise individually or in some combinations. They pose unpredictable and variable effects on system components giving rise to destructive outcomes. Acquisition of real-world datasets related to these disturbances is challenging due to the randomness and complex nature of power systems. Therefore, the importance of conducting experimental studies to investigate and analyze PQDs has significantly increased. This study aims to serve as a valuable resource for researchers investigating PQDs. It provides a guidance, offering insights into some types of PQDs and their characteristics. This paper supports researchers in understanding and addressing the challenges based on PQDs by presenting knowledge about these disturbances and their impacts. Recognizing the significance of experimental studies, the compilation includes methodologies, experimental setups, and tools employed for studying PQDs. It emphasizes the necessity for experimental datasets to enhance research in this field and highlights the importance of PQD investigation.</p>Sıtkı AKKAYA
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201132032410.59287/icaens.1014A Conspectus of PQD Analysis
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1015
<p>The sustainability of a stable voltage with consistent amplitude and frequency is paramount for power systems. Various standards, including IEC 61000-4-7, -15, and -30, and IEEE 1159, 1459, address power quality disturbances (PQDs). These standards establish rules and limitations for different voltage parameter values to ensure power system stability. Nevertheless, disturbances in the electrical power systems can cause fluctuations in voltage amplitude and fundamental frequency. These disturbances, such as sag, flicker, interruption, harmonics, swell, and interharmonics, may emerge in different combinations, yielding unpredictable and variable effects on the system components. Hence, conducting a comprehensive analysis and examination of these disturbances is crucial. Studying PQDs faces challenges in obtaining real datasets due to the randomness of power system events. As a result, there is an increasing need for experimental investigations to explore the complexities of these disturbances. The objective of this paper is to assist and enrich research on PQDs by delivering some knowledge of data and experimental arrangements. This paper will make easy further examination and exploration of PQDs. This will empower researchers to acquire profound understandings and devise efficient approaches to tackle these matters, contributing to improved power system performance.</p>Sıtkı AKKAYA
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201132532910.59287/icaens.1015Modal Analysis of the Wind Turbine Planned to be Built in Mamurdağı Ground Conditions Using Finite Element Method
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1016
<p>In the present study, steel structural wind turbine tower with design configurations is analysed using ABACUS CAE 2022 FEM modelling. Tower of 73m heights is considered and investigated with dynamic parameters, mechanical design options. Structural and dynamic analyzes of the wind turbine, which is thought to be built in the Mamurdağ location of Samsun İlkadım District, has been tried to be analyzed using the Finite Element Method.The main purpose of this study is to numerically examine the dynamic behavior of the wind turbine under the existing ground conditions of Mamurdağı for the Wind Turbine. The turbine preferred as a model in this study is the 73m high 800Kw wind turbine belonging to Enocon Company. Modeling was made in the light of the technical data of the relevant company. While the numerical model was being created, the blades of the wind turbine and the nacelle-rotor system were not modeled, but the actual weight, corresponding to approximately 81 tons was applied as a load to the system. In the last part of the article, the dynamic properties of this 73m high tower are examined to obtain the natural frequencies and mode shapes. As a result of the analysis, 5 different mode shapes, frequency and period values of the wind turbine planned to be built were obtained. According to the modal analysis results of the wind turbine, the result of the dominant frequency was obtained as 0.72327 (cycles/time). First Mode is in the y-x plane so this is the lateral movement in this direction.</p>Hakan Aydın
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201133033710.59287/icaens.1016The impact of the buffer layer material and active layer thickness on the performance of a fullerene-free organic solar cell
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1017
<p>This paper presents a step-by-step study of an organic solar cell structure by simulation. The study focuses mainly on the effect of buffer layer material on the performance of a fullerene-free organic solar cell. The studied structure composed of PBDB-T: ITIC polymer donor/small molecule acceptor blend active layer, was selected based on its considerably good power conversion efficiency compared to its peers, it has been proven that the small molecular compound ITIC performed better than the fullerene PC71BM. [1] Compared to available experimental data of the studied structure, simulation results showed an error of 2.05%, and based on that, starting from a power conversion efficiency of 11.44% we continued our study by varying buffer layer materials, and thicknesses of the active layer and interlayers thus achieving an efficiency of 12.25%.</p>Noureddine BENAYAAbdelhalim ZOUKELMohammed Madani TAOUTISilaa Mohammed Yousri
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201133834110.59287/icaens.1017Effects of local trees on the environmental climate of urban outdoor spaces in arid and semi-arid regions
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1019
<p>The purpose of this study is to assess actual and potential environmental aspects related to the impact of local tree areas on local climate control and to assess external thermal comfort. This has allowed us to assess its sustainability in the light of achievable environmental benefits. Sustainability can be defined as the property of a material or product that indicates how well it meets current requirements for a particular application. These demands affect the well-being and health of city dwellers. We approach this study with an ecological approach, focusing on the effects of native trees (palms and olive trees) and exotic trees (Ficus letesa). Adjust the microclimate of the city. The study highlights the positive effects of plants on urban outdoor spaces in the city of Biskra during July and August, the hottest months of the year when temperatures can reach values above 50 degrees Celsius. I made it A green strategy is an essential element in improving the external local climate, especially in dry climates. The main criteria we relied on in this study included vegetation density, tree placement and orientation, and country albedo. Based on these three criteria, we have achieved very important results in terms of improving and adjusting the urban microclimate. - Selection of the components of the regional urban forest model that have the greatest impact on regional climate and cooling effects. In addition to these factors, the impact of urban forests on local climate also emphasizes permeability, tree abundance, sky visibility, leaf area index, and distance between trees. -Urban green spaces, especially olive and palm trees, have a positive impact on the outdoor microclimate, reduce the urban heat island effect in the summer in the shade of tall trees and shrubs, attenuate solar radiation, Being able to block the flow of heat from the sky, thereby increasing the comfort of the microclimate and change. In addition, evaporation and transpiration from plants reduce temperature and increase humidity.</p>Kamal YoucefMarouane Samir Guedouh
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201134234610.59287/icaens.1019Non-Integer Order Proportional Integral Control for Time Delay Plant with Single Fractional Order
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1020
<p>This paper studies the tuning of non-integer order proportional integral controller for time delay plants having one fractional order in its denominator polynomial. The well-known first order plus time delay plant is reorganized to have the order of the operator s to be an arbitrary real number. The main aim is to tune the parameters of the fractional order proportional integral controller to make the mentioned plant behavior to be stable and robust against unexpected changes in the gain of the system. The approach here is a graphical point of view on the Bode diagram. The two crossover points in the Bode diagram, the gain crossover frequency and the phase crossover frequency are tuned towards the desire of the researcher. This brought us to extend or to restrict the distance between these two crossover frequencies and thus, to provide the stability and robustness of the system. The design process is an analytical way from beginning to the end. Hence, the method is more reliable when compared with the methods based on optimization. This paper presents the findings of the first step in the research. The formulas to design the controller are found and the results are shown on an illustrative example.</p>Bilal ŞenolEmre AvuçluUğur DemiroğluRadek Matušů
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201134735110.59287/icaens.1020Çok Kriterli Karar Verme Teknikleri ile Üniversite Seçimi: Makine Mühendisliği Eğitimi İçin Bir Model Önerisi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1021
<p>Hızla küreselleşen dünya ile birlikte hızla gelişen Türkiye’de üniversite sayısına paralel olarak mühendislik eğitimi veren fakülte sayısı da artmaktadır. Bu husus nitelik olarak çok değişik özelliklere sahip üniversiteler arasında öğrencilerin tercih yapmada kararsızlığa düşmesine neden olmaktadır. Özellikle belirli üniversitelerin marka değeri ile vakıf üniversitelerinin sunduğu imkanlar öğrencilerin tercih esnasında karar vermelerini zorlaştırmaktadır. Üniversitelerin öğrenci seçimi veya öğrencilerin üniversite tercihinin düzenlenmesine yönelik sürekli güncellemeler yapılmasına rağmen, Türkiye’de bu hususun bir sistematiğe bağlanamamış olması gençlerin, ülkelerine faydalı olacakları ve istedikleri bir alanda eğitim almalarının engellenmesine neden olmaktadır. Her veli çocuklarına kaliteli bir eğitim aldırmak istemekte, her öğrenci de gelecekte iş bulma kolaylığı sağlayacak nitelikli bir üniversiteden mezun olmak istemektedir. Özellikle yüksek puan alan ve seçeneği bol olan gençler bu konuda daha çok zorlanmakta, bir karar desteğine ihtiyaç duymaktadır. Üniversitenin bulunduğu ilin sosyo-ekonomik gelişmişlik seviyesi, üniversitenin öğrenciler tarafından tercih sıralaması, ders veren akademisyenlerin nitelikleri ve nicelikleri, eğitim dili, üniversitenin marka değeri vb. parametreler öğrencilerin uygun bölüm veya üniversite seçimini etkilemektedir. Bu çalışma ile makine mühendisliği eğitimi almak isteyen bir öğrenci ve velilerine karar desteği vererek üniversite tercihlerine yardımcı olmak hedeflenmiştir. Üniversite tercihinde birden fazla kriterin etkili olması ve oldukça fazla seçenek bulunması sebebiyle Çok Kriterli Karar Verme (ÇKKV) yöntemleri kullanılarak bir model önerisi ortaya konmuştur. Oluşturulan modelde 2022 yılında en çok tercih edilen 50 makine mühendisliği bölümü ele alınarak, üniversite tercihinde etkili olan faktörlerin standart sapma yöntemi ile önem dereceleri bulunmuştur. Müteakiben İngilizce eğitim almak isteyen başarı bir öğrenci için İngilizce eğitim veren ilk on üniversite yine ÇKKV yöntemlerinden MULTIMOORA ile sıralanarak, öğrenciye tercih işlemlerinde karar desteği veren bir model önerilmiştir.</p>Adnan AbdulvahitoğluAslı Abdulvahitoğlu
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201135235910.59287/icaens.1021An Investigation of Organic Rankine Cycle (ORC) System Application for Energy Efficiency of Smart Agriculture
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1022
<p>Organic rankine cycle (ORC) system application on smart agriculture is rather energy efficient in terms of waste heat recovery supplied by ORC. The recovered waste heat, such as from agricultural wastes, changes into the electrical energy produced by the generator of ORC cycle. This energy efficiency supplied by ORC system is crucial for smart agriculture as being not only efficient but also environment friendly which is good for green world and nature. In this study, biogas based regenerative ORC system design is explained as more efficient than simple ORC design due to its better regenerator efficiency.</p>Ozlem Boydak
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201136036410.59287/icaens.1022Improving the Prediction Performance of Protein Protein Interaction Sites Using Xgboost and Optimization
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1023
<p>Since proteins have important tasks in all processes within the cell they are vital elements for all living organisms. They are significant in regulating most of the biological processes which occur in a cell. They are widely researched to comprehend roles of them and to assist drug design studies. In these tasks, they usually work by interacting with other proteins, not alone. Thus, predicting protein-protein interactions and protein protein interaction sites is an important problem in bioinformatics. There are a number of computational methods developed for this prediction task. DeepPPISP-XGB is one of these methods and produces promising predicting results. In this study, we proposed an optimization process in order to improve prediction results of this method. This optimization process produced 1.5% better AUROC value and 3.3% better AUPRC value compared to DeepPPISP-XGB method.</p>Yunus Emre GÖKTEPE
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201136536910.59287/icaens.1023İkili fayans tozu, tuğla tozu ve cam tozu bazlı geopolimer kompozitlerin mekanik özelliklerinin incelenmesi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1024
<p>Dünya nüfusunun hızlı bir şekilde artmasıyla yapı ihtiyacına karşı duyulan talepler de artış göstermektedir. Beton, yapıda en çok kullanılan yapı malzemeleri arasında yer almaktadır. Betona bağlayıcılık özelliği kazandırmak için çimentoya ihtiyaç duyulmaktadır. Bu ihtiyacı karşılama doğrultusunda yüksek miktarda sera gazı salınımı ve doğal yaşam alanlarının tahribatı gerçekleşmektedir. Çimento üretimi sonucu doğaya verilen bu zararı bertaraf etmek amacıyla puzolanik malzemeler çimento yerine ikame edilerek kullanılmaktadır. Çimentonun diğer bir alternatifi olarak geopolimer beton karşımıza çıkmaktadır. Geopolimer beton çimentodan tamamen bağımsız, puzolanik malzemelerin alkali çözeltilerle aktive edilmeleriyle elde edilmektedir. Geopolimerlerin çevreci olmasının yanı sıra mekanik ve fiziksel özellikleri bakımından geleneksel betondan daha üstündür. Bu bağlamda çalışmada bağlayıcı malzeme olarak inşaat yıkıntı atıklarından elde edilen Fayans Tozu (FT), Tuğla Tozu (TT), Cam Tozu (CT) ve alkali aktivatör olarak NaOH kullanılmıştır. Geopolimer harçlar bağlayıcı malzemelerin farklı oranlarda kullanılmasıyla ikili karışımlarla hazırlanmıştır. 100 ℃ etüvde, 24 saat kür edilen harçlara eğilme dayanımı ve basınç dayanımı testleri yapılmıştır. Sonuçlar incelendiğinde; cam tozu ikameli ikili karışımlarda, cam tozu ikame oranının artmasıyla eğilme ve basınç dayanım değerleri de artış göstermiştir. Cam tozunun yalnız başına geopolimer harçlarda bağlayıcı olarak kullanılabileceği sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca servis ömrünün doldurmuş yapıların yıkım çalışmaları sonucunda meydana gelen atıkların geri dönüştürülerek kullanılması sürdürülebilir çevreye katkı sağlayacaktır.</p>Gazi GÜNELÖzer SEVİMİlhami DEMİRErdinç Halis ALAKARA
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201137037310.59287/icaens.1024Stiffened Hollow Structural Section Joints in Fire
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1025
<p>This research examines the ability of stiffened Hollow Structural joints to withstand elevated temperatures when subjected to axial compressive loads on the brace. Extensive numerical simulations were conducted to assess the impact of geometrical factors in the main members and reinforcing plate on the fire resistance of SHS T-joints. The accuracy of the numerical models was verified by comparing them to existing test results. The findings demonstrate that the use of stiffener significantly enhances the ability of SHS T-joints to withstand elevated temperatures. The fire resistance of the reinforced joints primarily relied on the brace-to-chord width ratio and the reinforcing plate thickness to chord wall thickness ratio. However, increasing the reinforcing plate thickness beyond 1.5 times the chord wall thickness did not yield any beneficial effects on fire resistance. Additionally, factors such as half-width to thickness ratio of the chord, reinforcing length, and reinforcing type had negligible effects as long as they adhered to the required limit values based on Eurocode 3 EN 1993-1-8.</p>Emre ÖZYURT
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201137437810.59287/icaens.1025Piroteknik Malzemelerin Ömürlerinin Belirlenmesinde Kullanılan Yaşlandırma Mekanizmalarının İncelenmesi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1026
<p>Piroteknik malzemeler, sıcaklık, nem, titreşim ve darbe gibi dış etkenlere maruz kaldığında yapılarında kimyasal ve fiziksel bozunmalar meydana gelmektedir. Bu değişimler sonucunda piroteknik malzemelerin hizmet ömürleri, beklenen performansı ve güvenilirliği azalmaktadır. Bu sebeple son yıllarda piroteknik malzemelerin hizmet ömrüne yönelik çalışmalar önem kazanmaktadır. Flynn/Wall/Ozawa Method ve Kissinger Yöntemi kapsamında TGA (Termogravimetrik Analiz ) yapılarak malzemenin bozunma (yaşlanma) reaksiyonu parametreleri hesaplanıp hızlı yaşlandırma yapılarak, istenilen süre sonrasında malzemelerin fonksiyonel ve depolamaya yönelik performans ve güvenilirliği belirlenebilmektedir. Bu çalışmada MTV piroteknik malzemesinin hızlı yaşlandırma yöntemi için gerekli olan yaşlanma(bozunma) reaksiyonu kinetik parametreleri TGA ile elde edilen değerler yardımıyla Flynn/Wall/Ozawa Methodu ve Kissinger Yöntemi kullanılarak hesaplanması amaçlanmış ve iki yöntemde elde edilen parametreler karşılaştırılmıştır. Çalışma sonucunda; Flynn/Wall/Ozawa Methodu ve Kissinger Yöntemi ile piroteknik malzemelerin yaşlanma (bozunma) reaksiyon parametreleri ile ilgili değerler elde edilmiş ve değerlerin iki yöntemde birbiri içerisinde yakın olduğu görülmüştür.</p>Kaan Turgay ÖZKANMuharrem PUL
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201137938410.59287/icaens.1026Design of Hybrid multi-level inverter for photovoltaic(PV) application
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1027
<p>Nowadays the demand and consumption of energy increase in the word. Due to high cost of fossil fuel it’s not able to meet the required power generation demand. But the developed and developing countries encourage to generate power from renewable energy sources. The developed countries manage their resources in such a manner that they will fulfill their needs today and in the future as well. Nevertheless, the developing countries have limited sources of fossil fuels, which may decrease day by day. For this problem, the alternate solution is required, which is renewable energy. The output of renewable i.e. photovoltaic (PV) is DC. Now this is a challenging task for the researcher to integrate the renewable energy into the ac grid. For the reliable future of the power system, it is imperative for the modern era to integrate non-conventional sources into the AC power grid. The use of photovoltaic cells is increasing dramatically in all areas of life because of their small environmental impact, pollution-free, minimal maintenance, and zero noise. The real work focuses on the integration of PV systems with the proposed new topology called Multi-level inverters based on switch dc sources for low, medium and high power applications. An inverter is a power electronics device that converts DC input to AC output voltage. Input DC voltage is obtains from PV cell array, fuel cell or any other source. The output of PV panels is use as DC input voltage source for the proposed inverter. Single-phase multilevel inverter is use to convert dc power receiving form PV array to AC power. First single phase two level inverter introduce which have many problems like those that high value capacitor required at output and high total harmonics distortion’s (THD). Nevertheless, as the number of level increased in inverter output the number of electronic switches also increased which may increase the losses. Multi-level inverters are gave more attention for high power applications. In recent years, lower order harmonic components has been developed to operate at higher switching frequencies.On the other side as the number of level increased the output waveform approach to sinusoidal waveform and the harmonics decreased. Output voltage and current waveforms are obtains and THDs are analyze. The multi-level inverter used in un-interrupted power supply (UPS), variable frequency drives (VFD), pumps etc. The performance of single-phase multi-level inverter will be analyzed in MATLAB / Simulink software.</p>Ihteshamul haqAjmal FarooqMian Muhammad Amir AyazMuhammad Ali
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201138539410.59287/icaens.1027Twisted Surfaces Family in Euclidean 3-Space
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1028
<p>In this study, we examine a distinct set of twisted surfaces in the three-dimensional Euclidean space E3. Our focus lies in the investigation of the differential geometry of this surface family, including the determination of their curvatures. Furthermore, we establish the essential conditions for minimal surfaces within this framework. Additionally, we calculate the Laplace−Beltrami operator for this particular surface family and provide an illustrative example.</p>Erhan GülerMustafa Yıldız
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201139540310.59287/icaens.1028Mitochondrial Dysfunction and Diabetes
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1029
<p>Diabetes is a condition characterized by high blood sugar levels in the body and can lead to various long-term complications. Mitochondria are organelles responsible for energy production in our cells. Recent research indicates that diabetes can both cause and result from mitochondrial dysfunction. Diabetes can trigger mitochondrial DNA damage, oxidative stress, and inflammation due to mitochondrial dysfunction. Dysfunction in mitochondria can increase the production of free radicals, leading to increased oxidative stress. Oxidative stress can cause cellular damage and inflammation, thereby supporting the development of diabetes. Additionally, it is believed that diabetes can also affect mitochondrial processes such as mitochondrial biogenesis, mitochondrial mobility, and mitophagy.</p>Mehmet ÖZSANCanan CEYLAN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201140440710.59287/icaens.1029Classification of Poisonous and Edible Mushrooms with Optimized Classification Algorithms
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1030
<p>Within the scope of this study, it is aimed to classify the mushroom species consumed as a staple food. For this purpose, 8124 mushroom data with 22 different mushroom feature information were used. 5686 of these data were used for training and 2438 for testing. In the study, poisonous and edible mushroom species were classified by random forest, decision tree, and logistic regression classification methods. The parameters used in the random forest and decision tree classification algorithms used in the study were optimized with the GridSearchCV optimization method. With the random forest algorithm, the highest precision, recall, and F1 score values are 0.93, 0.98, and 0.95, respectively. When these values are examined on a class basis, the highest distinctiveness results were obtained in the poisonous class. In the edible class, the highest performance results were measured as 0.97, 0.92, and 0.95 for precision, recall, and F1 score values, respectively. With the decision Tree algorithm, the highest precision, recall, and F1 score values are 0.98, 0.98, and 0.92, respectively. The highest precision, recall, and F1 score values of the best poisonous class are 0.90, 0.98, and 0.92, respectively. The best performance results of the edible class were obtained with the highest precision, recall, and F1 score values of 0.98, 0.89, and 0.90, respectively. The average accuracy rate was 0.9028 with the Logistic Regression algorithm, and the precision, recall, and F1 score values of the poisonous class were obtained as 0.86, 0.97, and 0.91, respectively. Precision, recall, and F1 score values of the Edible class were obtained as 0.96, 0.83, and 0.89, respectively.</p>Sedat MetlekHalit Çetiner
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201140841510.59287/icaens.1030Determination of Cutting Tool Performance Characteristics in Machining Nickel Based Super Alloys
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1031
<p>Cutting tool materials often undergo severe mechanical stresses and thermal changes when machining nickel-based superalloys. The stresses and temperatures that arise when machining nickel-based superalloys greatly increase the blunting and wear rate of the cutting tool. As a result, tool life is adversely affected. It is seen from important studies that adhesion and abrasion wear mechanisms are more dominant in the processing of Inconel 718. The work material adheres to the cutting edge, forming a BUE. Depending on the cutting conditions, stable BUE is not always formed and this layer is sometimes repeatedly removed with the chips. Notching in the depth of cut, wear on the tool nose and coating layer is caused by the presence of hard particles in Inconel 718 and causes severe flank wear. Flank wear and notch are the main factors limiting tool life, and oxidation and diffusion occur as a result of high temperatures.</p>Abdullah ALTIN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201141642010.59287/icaens.1031Zn-g-CN photocatalyst for dye photodegradation in aqueous medium its fabrication and characterization
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1032
<p>This study focuses on the formation of photocatalyts Zn/g-CN composite's, characterization, and inquiry for the degradation of Rhodamine B dye in aqueous medium. Thermal calcination of urea produced graphitic carbon nitride (g-CN). The heterojunction between Zn and g-CN increased the photocatalytic activity of g-CN. Zn and g-CN were subjected to a 3-hour, 550°C thermal treatment in a muffle furnace to create the heterojunction. Various analytical techniques like scanning electron microscopy (SEM) and UVvisible spectroscopy were applied for the investigation of physicochemical properties of synthesized g-CN and Zn/g-CN composite. Analyzing the catalytic breakdown of dyes under the influence of sun light was done in a Pyrex glass beaker. For the study of dye degradation, the impact of various experimental variables including catalyst dose, temperature, and dye concentration was examined. The UV-visible spectrophotometer was used to evaluate the reaction mixture. The findings showed that Zn/g-CN nanocomposite has superior catalytic properties to pure g-CN. Using the Arrhenius equation, the activation energy of the catalyst for the degradation of rhodamine B dye was found to be 30.06 kJ/mol, significantly less than the activation energy of bare g-CN, which was 40.06 kJ/mol.</p>Aamir IqbalZeeshan Ahmed SiddiquiMuhammad SaeedMuhammad AmmarFatima Siddiqui
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201142142310.59287/icaens.1032Detection of Welding Defects by Non-Destructive Testing Methods
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1033
<p>One of the most used joining methods in the manufacturing industry is welded joints. Welded joints are non-removable types of joints and good mechanical properties are expected from the weld seam after joining. For this reason, it is extremely important that there are no errors, defects or gaps in the weld area. This study is about the detection of defects existing in the welding regions of various machine elements with welded joints by non-destructive testing methods. The advantages and disadvantages of the non-destructive testing methods used in the study are presented.</p>Furkan SOYTURKAlper GUNOZMemduh KARA
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201142442710.59287/icaens.1033Nanocomposite Materials Used in Heat and Sound Insulation
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1034
<p>–The use of composite materials, which are widely used in many areas of industry, in heat and sound insulation is increasing rapidly. In this study, primarily composite and nanocomposite material definitions were made. In addition, composite and nanocomposite application examples and different solution examples in heat and sound insulation are mentioned. The advantages and disadvantages of nanocomposite structures are presented in the study.</p>Veli COPURAlper GUNOZMemduh KARA
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-202023-07-201142843110.59287/icaens.1034The Recyclability of Composite Materials
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1035
<p>In this study, the recyclability of composite materials created using various methods today, the problems that may be encountered during recycling, advantages and disadvantages were discussed. Information about the general properties of recycled composite materials was obtained and summarized.</p>Umut Ozgur OZALTAYAlper GUNOZMemduh KARA
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211143243510.59287/icaens.1035Design of an integrated SEPIC and Buck Converter for High Step-down Applications
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1036
<p>To overcome the issues related to special power supply called voltage regulator module (VRM) used for microprocessors, a special DC-DC converter will be designed in this work in which single-ended primary inductor (SEPIC) converter and the inverted form of buck converter are combine. As per available literature the problems associated with conventional VRM’s are slow transient response and narrow duty cycle. Other issue related to the voltage regulator module is the high voltage stress that occurs on switches of VRM. The solution to these problems is presented in the form of a new proposed dc-dc converter topology in which the single ended primary inductor is combined with the inverted form of buck converter. The proposed topology has the advantages of reducing the transient time at moderate duty cycle because of the parallel combination of the inductor. Similarly, the parallel combination of capacitor will step down the voltage from 12v to the appropriate voltage level required for the microprocessor. The steady state operation and transient state operation of the proposed VRM is discussed in this thesis. Various operating states of proposed converter are discussed and related equations for voltage gain, voltage stress and transient response have been derived. Output waveforms are plotted, and mathematical modeling is carried out. Simulation results for proposed and conventional VRM are obtained and from comparison of results, it is clear that proposed VRM is good in performances compared to conventional VRM’s.</p>Muhammad GhayyoorMian Muhammad Amir AyazAjmal FarooqM. Ali
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211143644410.59287/icaens.1036Investigation of Free Vibrations of Stepped Nanobeam Embedded In Elastic Foundation
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1037
<p>The free vibration of stepped nanobeams embedded in the elastic foundation was investigated using Eringen's nonlocal elasticity theory. It is fixed at the system ends with a simple-simple support. The stepped nanbeam’s equations of motion are obtained by using Hamilton's principle. Multi-time scale, which is the perturbation methods, was used for the analytical solution of the equations. To observe the effects of nano size effect, elastic basis coefficient and step location, natural frequencies of the first three modes of the system were obtained for different non-local parameter values, elastic foundation coefficients, step rates and step positions. In the results, it was seen that the non-local parameter had a negative effect on the natural frequency. The elastic foundation coefficient has been shown to reduce vibration amplitudes.</p>Mustafa Oguz NalbantSüleyman Murat BağdatliAyla Tekin
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211144545210.59287/icaens.1037Sıfır Değerlikli Nikel Nanoparçacıkların Sentezi, Karakterizasyonu ve Hayvansal İçyağlardan Biyodizel Üretiminde Katalizör Olarak Kullanılması
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1038
<p>– Biyodizel, bitkisel veya hayvansal yağların metanol/etanol gibi bir alkol ile genellikle homojen bir katalizör kullanılarak transesterleşmesi ile üretilebilmektedir. Ancak, biyodizelin homojen katalizör ile üretiminin, reaksiyon sırasında istenmeyen sabun oluşumu, biyodizelin saflaştırılması ve katalizörün çıkarılması veya geri kazanımı olmak üzere birçok dezavantajı bulunmaktadır. Biyodizel üretiminde heterojen katalizörler olarak sıfır değerlikli metal nanoparçacıkların (Ni0 , Cu0 , Fe0 gibi) kullanılması reaksiyonu basitleştirmekte ve yukarıda bahsedilen dezavantajları ortadan kaldırmaktadır. Bu çalışmada, sıfır değerlikli Ni0 nanoparçacıkların (Ni0NP’ların) kimyasal indirgenme yolu ile sentezlenmesi ve katalizör olarak hayvansal içyağdan biyodizel üretimi için kullanılması amaçlanmıştır. Sentezlenen Ni0NP’lar SEM, XRD, FTIR ve azot adsorpsiyon-desorpsiyon analizleri ile karakterize edilmiştir. Karakterizasyon sonuçları, sentezlenen Ni0NP’ın küresel zincir görünümüne ve ortalama 40-60 nm parçacık boyutunda kristal bir yapıya sahip olduğunu göstermiştir. Sentezlenen Ni0NP’ların BET modeline göre yüzey alanı 39.8 m2 g -1 olarak hesaplanmıştır. Ni0NP’ların hayvansal içyağın metanol ile transesterleşme reaksiyonları üzerindeki katalitik etkisi farklı sıcaklık ve sürelerde araştırılmıştır. Hayvansal içyağın biyodizele (metil esterlerine) dönüşüm oranları H-NMR analizi ile belirlenmiştir. 100 mg katalizör miktarı ve 30/1 alkol/yağ mol oranı kullanılarak en yüksek biyodizel dönüşüm oranı 135 °C reaktör sıcaklığı ve 10 saatlik reaksiyon süresi ile yapılan çalışmada %84 olarak hesaplanmıştır. Yapılan bu çalışma, Ni0NP’ların hayvansal içyağlardan biyodizel üretimi için kullanılabilecek umut verici bir katalizör olduğunu göstermiştir.</p>Meral TURABİKCihan GEÇGELGülsüm AKINBİNGÖL
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211145345810.59287/icaens.1038Some Properties of Hessenberg Matrices with Conditional Elements
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1039
<p>Hessenberg matrices are a class of structured matrices that play a fundamental role in various areas of mathematics and scientific computing. These matrices have diverse applications in numerical analysis, optimization, graph theory, and quantum mechanics, among others. This paper provides the determinants of the conditional Hessenberg matrices whose elements are the generalized bi-periodic Fibonacci numbers. Moreover, we find the inverse of some special type matrices which help us to find the determinant of the conditional Hessenberg matrices.</p>Cahit KÖME
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211145946210.59287/icaens.1039Hematological, Biochemical and Blood Gas Findings in a Calf with Cerebral Theileriosis
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1040
<p>This case report aims to present the clinical and laboratory findings of cerebral theileriosis in a 1-month-old female Holstein calf. In the clinical examination of the calf, blindness, ataxia, opistotonus, nystagmus and convulsions, anemia and petechial hemorrhage foci in the conjunctiva, upper palate, gingiva were observed, and asymmetrical enlargement of the left prescapular lymph node was detected. As a result of hematological examinations, it was determined that lymphocyte count, erythrocyte count, hemoglobin amount, mean erythrocyte diameter (MCV) and hematocrit values were lower than normal, but mean erythrocyte hemoglobin concentration (MCHC) and platelet values were lower than normal in the calf. higher than normal values. In terms of biochemical values, blood urea nitrogen (BUN), direct and indirect bilirubin, triglyceride and creatine kinase myocardial band (CK-MB) values were found to be higher than normal values. In blood gas analysis, blood pH and glucose values were lower than normal values, and lactate concentration was higher than reference values. The parameters in this case report are reported to be helpful in the differential diagnosis of similar cases that veterinarians in the field may encounter.</p>Murat UZTİMÜRHakan KEÇECİ
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211146347010.59287/icaens.1040RANS-DES Comparison on the Numerical Modelling of a Downforce Generating Wing Moving over a Solid Surface
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1041
<p>Present paper covers the numerical modelling of a 3D wing operating near a solid surface using Reynolds Averaged Navier Stokes (RANS) and Detached Eddy Simulation (DES). The characteristics of the flow over a wing near a surface is significantly different from the free flight. Capturing the changing aerodynamics of an object moving close to a surface have importance for flight and vehicle aerodynamics. This study aims to investigate the reliability of RANS and DES turbulence modelling approaches on the numerical solution of the challenging ground effect flow physics of the downforce generating (or inverted) wings. For this purpose, a 3D symmetrical wing moving in the close proximity of a solid surface is numerically modelled in fully turbulent flow conditions. The results show that, DES approach predicts the lift force slightly better than RANS. On the other hand, tip leakage flow capturing and the separating vortex field modelling of the DES approach is clearly superior. Comparison of velocity, vorticity and the vortex visualization results are presented for the better understanding of the performance of the two modelling approaches.</p>Yavuz Hakan OzdemirTaner Cosgun
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211147147510.59287/icaens.1041A Transformer based approach for Abstractive Text Summarization of Radiology Reports
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1042
<p>Abstractive text summarization has emerged as a promising approach for generating concise and informative summaries from radiology reports. The topic of research focuses on developing a mechanism for abstractive text summarization specifically tailored for radiology reports, to generate informative summaries from the voluminous and complex information contained within reports. Manual summarization is time-consuming and prone to errors, while automated techniques can save time, reduce human bias, and improve the overall quality of the generated summaries. The mechanism involves preprocessing the text with NLP techniques, utilizing deep learning-based architectures and transformer models, and generating summaries that capture the essence of the original reports in a more concise form. Challenges such as handling complex medical terminologies, incorporating contextual information, and evaluating the quality of generated summaries are important considerations in this mechanism. The potential applications of radiology report summarization include improving report readability, facilitating decision-making, and enabling large-scale data analytics. In this research, Biobart-V2 model is used for summarization and Rouge-L value of 69.42% is being achieved whereas the dataset used is MIMIC III. Further research is needed to address the remaining challenges in this domain and integrate summarization into clinical practice for more effective and efficient radiology report interpretation and patient care.</p>Bilal Ahmed Khan BalouchFawad Hussain
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211147648610.59287/icaens.1042Demir Oksit ile Hümik Asit Adsorpsiyonu
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1043
<p>Bu çalışma ile, önemli bir doğal organik madde (DOM) fraksiyonu olan hümik asitin (HA), demir oksit kullanılarak adsorbsiyon yöntemiyle su ortamından giderimi ve adsorpsiyona iyonik şiddet etkisi araştırılmıştır. Çalışmalar iyonik şiddet varlığında, 5 ila 100 mg/L aralığında HA içeren su örneklerinde ve 100 ve 500 mg/L demir oksit (DO) ile, pH 4-6 aralığında yürütülmüştür. Çalışma kapsamında pH, iyonik şiddet ile DO ve HA konsantrasyon değişimlerinin adsorbsiyona etkisi incelenmiş, adsorpsiyon kinetiği ve izotermi belirlenmeye çalışılmıştır. Elde edilen bulgulara göre, çözeltinin pH değerinin artmasına bağlı olarak DO ile HA adsorpsiyonu azalmıştır. Genellikle, HA gideriminde, DO konsantrasyonundaki artışın etkisi, iyonik şiddet oluşturmak için eklenen Na2SO4, NaCl, ve Na3PO4’ün olumsuz etkilerini azaltma yönünde olmuştur. Temas süresi arttıkça adsorpsiyonun arttığı belirlenmiştir. Adsorpsiyonun dengeye ulaşma süresi 120 dakika olarak gözlenmiştir. Adsorpsiyonunun HA ve DO dozuna güçlü şekilde bağlı olduğu ve Langmuir modeline uyduğu tespit edilmiştir. Maksimum adsorpsiyon kapasitesi (qmax) 222,2 mg/g olarak belirlenmiştir. Kinetik değerlendirmede HA adsorpsiyon reaksiyonunun ikinci derece kinetik modele uyduğu bulunmuştur.</p>Suna Özden ÇELİKNesliGül KAYKIOĞLU
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211148749210.59287/icaens.1043Single-Flow Supercritical CO2 Brayton Cycles: A Performance Comparison of the Different Layouts
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1044
<p>Supercritical CO2 Brayton cycle (sCO2-BC) has been frequently used in power generation applications in recent years due to its high efficiency, compact size, and low-cost advantages. In this study, performances of different configurations of single-flow sCO2-BCs, such as recuperation, intercooling, reheating, pre-compression, inter-recuperation, and split expansion, are examined. Firstly, thermodynamic analyzes of six different single-flow sCO2-BCs were conducted. Secondly, parametric analyses based on the system performance-influencing parameters, such as turbine input temperature, turbine inlet pressure, and compressor inlet pressure, were carried out. Engineering Equation Solver (EES) computer software was used in the analysis. According to the initially accepted design parameters, the highest energy efficiency was calculated as 39.25 % in the reheating cycle, and the lowest efficiency was found as 29.62 % in the split expansion BC. Moreover, it has been determined that the energy and exergy efficiencies of cycles increase with rising turbine input temperature and turbine input pressure.</p>Serpil ÇELİK TOKERÖnder KIZILKAN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211149349810.59287/icaens.1044Design and Assessment of the Solar Energy Based Direct Steam Generation Supercritical CO2 Brayton Cycle
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1045
<p>The aim of this study is to examine the performance of the supercritical CO2 Brayton cycle (sCO2-BC) with intercooling and reheating for low-temperature solar energy application. The heat required for the sCO2-BC is supplied from an evacuated tube solar collector. Energy and exergy analyses of the solar energy-assisted sCO2-BC with intercooling and reheating are investigated. In addition, the effects of operating parameters like solar radiation, collector number, compressor, and turbine input pressure on system performance are examined parametrically. According to the findings of the analysis, the net power production is found to be 0.2687 kW. In addition, the solar energy-based sCO2-BC's energy and exergy efficiencies are found to be 3.68% and 3.95%, respectively. Moreover, it has been determined that the sCO2-BC's energy and exergy efficiencies reduce with the increase of solar irradiation, the collector number, and the compressor inlet pressure, while the system's energy and exergy efficiencies rise with the increase of the turbine input pressure.</p>Serpil ÇELİK TOKERÖnder KIZILKAN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211149950310.59287/icaens.1045Efficient Computation of Exponential Matrices for Large Symmetric Negative Semidefinite Matrices
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1046
<p>The exponential of a matrix is a fundamental mathematical operation with numerous applications in various fields, including numerical linear algebra. The computation of e^Av for large symmetric negative semidefinite matrices presents significant challenges due to computational complexity and memory requirements. This research paper introduces an innovative iterative approach that combines Krylov subspace methods with projection techniques to compute e^Av efficiently. The Krylov subspace iteration constructs an orthogonal basis capturing essential information for the matrix exponential. Through projection techniques, the problem's dimensionality is reduced, enabling efficient computations. A comprehensive step-by-step description of the approach is provided, highlighting its benefits, such as reduced computational complexity, improved memory efficiency, scalability to large matrices, and high accuracy. The proposed approach introduces new possibilities for efficient approximation of e^Av in diverse scientific and engineering applications involving large symmetric negative semidefinite matrices. Experimental results validate the approach's effectiveness and accuracy, illustrating its potential to revolutionize computations involving exponential matrices in high-dimensional systems.</p>Gul Karaduman
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-2111504509Micro RNAs: The Game Changers of Diagnosis and Therapy of Human Cardiovascular Diseases
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1047
<p>MicroRNAs (miRNA) are 21-23 nucleotide-long non-protein-coding RNAs discovered in C. elegans in 1993 that resist endogenous RNase activity. More than one hundred miRNAs were discovered in samples from healthy humans and identified as circulating miRNAs. These small RNAs function as regulatory elements in many cellular events. miRNAs act by reducing the expression of the target gene. Although the use of miRNAs in cardiovascular health has not yet been supported by clinical trials, recent studies have suggested that they can be used as clinical biomarkers in the diagnosis and treatment of cardiovascular diseases. However, the promising results of current studies support potential future applications of miRNA therapeutics. In this paper, the action mechanisms of miRNAs and their potential use as a biomarker in the diagnosis and treatment of cardiovascular diseases are mentioned.</p>Habibe KaradaşHamid Ceylan
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211151051610.59287/icaens.1047Web Uygulama Zafiyetlerinin Keşfinde Açıklanabilir Yapay Zekânın Yeri
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1048
<p>Günümüzün dijital çağında, siber güvenlik, toplumlar ve kuruluşlar için önemli bir endişe kaynağıdır. Yapay Zeka ve Makine Öğrenmesi teknolojileri, karmaşık ve sürekli değişen tehdit ortamında güvenliği sağlama çabalarını hızlandırırken, onların karar verme süreçlerini anlama yeteneği, bu teknolojilerin genel kabulünü ve etkinliğini sınırlar. Bu anlaşılmazlık, Açıklanabilir Yapay Zeka ihtiyacını doğurur. Açıklanabilir Yapay Zekâ, modelin kararlarının insanlar tarafından anlaşılabilir olmasını sağlayarak, karmaşık veri setleri üzerinde derinlemesine analiz yapma yeteneğine sahiptir. Bu sayede, güvenlik uzmanları, Açıklanabilir Yapay Zekâ ile keşfedilen zafiyetlerin nedenini ve çözüm yollarını daha kolay anlayabilir. Bu çalışma, web uygulamalarının güvenlik zafiyetlerini tespit etmede açıklanabilir yapay zeka teknolojilerinin önemini ve nasıl bir katkı sağlayabileceğini ele alır. Ayrıca açıklanabilir yapay zekanın siber güvenlikteki uygulamaları ve önemini detaylıca inceleyen bu çalışma, geliştirme ve uygulama süreçlerinin etkinliğini artırmak için açıklanabilir yapay zekanın nasıl kullanılabileceğini tartışacaktır.</p>Erhan BAŞAhmet Ali Süzen
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211151752710.59287/icaens.1048Kurumsal Ağlara Yapılan Saldırılarda Açıklanabilir Yapay Zekânın Yeri
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1049
<p>Bilişim sistemlerinin her alanda kullanılması nedeniyle siber güvenlik tehditleri artmaktadır. Bilindiği üzere günümüzde bilgiye erişim ihtiyacı her an doğabilmektedir. Artan kişisel erişim ve İnternet kullanımı milyarlarca cihaza yayılmakta, zettabayt boyutunda verileri ortaya çıkarmakta ve siber güvenlik tehditleri oluşturmaktadır. Siber güvenlik tehditleri, kişi ve kurumların bilgi ve iletişim sistemlerindeki bilgi güvenliği açıklarını her geçen gün artırmaktadır. Bu durum sistem çalışmazlığına, finansal kayıplara ve siber güvenlik riskine neden olmaktadır. Yeni teknolojilerin siber savunma sistemlerine adapte edilmesi, tehditlerdeki yeni teknolojik artış göz önüne alındığında çok kritik olduğu görülmektedir. Bu kapsamda yapay zekâ uygulamaları, siber güvenlik alanında kullanıcı davranışlarını analiz ederek iyi ve kötü aktiviteleri ayırmak için kullanılabilmekte, birbirinden bağımsız gibi görünen saldırı göstergelerini yorumlayıp korelasyon kurallarına göre alarm üretebilmektedir. Ancak yapay zekâ sistemleri açıklanabilirlik konusunda yetersiz kalabilir ve sınırları olabilir. Açıklanabilir yapay zekâ (AYZ) burada devreye giriyor. AYZ sonuçların geliştirilmesine, anlaşılmasına ve yorumlanmasına yardımcı olur. Bu araştırma kapsamında kurumsal ağlara yapılan saldırılarda, saldırıların tespitinde başarı oranının artırılması, yeni saldırı tiplerinin tespit edilmesi ve saldırı tiplerinin açıklanması amacıyla açıklanabilir yapay zekâ sistemi oluşturma amaçlanmıştır.</p>Özer YazAhmet Ali Süzen
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211152853410.59287/icaens.1049Impact of Al2O3-Cu/Water Hybrid Nanofluid and Impinging Jet on Moving Plate at High Reynolds Numbers: A Numerical Study
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1051
<p>Numerical research utilizing the commercial code ANSYS FLUENT is conducted to examine the heat transfer from a heated moving surface caused by confined slot-jet impingement at high Reynolds numbers. Confined slot-jet impingement's flow and thermal fields are studied using the SST k-w turbulence model. Important parameters such as high Reynolds numbers (50000, 100000, and 150000), different working fluids (water and 1.0% Al2O3-Cu/water hybrid nanofluid), and different impinging surface velocities (Vp=0, 2, and 3 m/s) are investigated on Nusselt numbers, skin friction factors, temperature contours, and velocity streamlines. According to the results, it is determined that the Nusselt number increased as the impinging surface’s velocity increased. While the Nusselt number grows with the increament in the Reynolds number, the skin friction factor tends to decrease. The utilization of 1.0% Al2O3- Cu/water hybrid nanofluid as the working fluid also has a substantial influence on heat transfer.</p>Recep Ekiciler
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211153554010.59287/icaens.1051Development and Characterization of a Paper-Based Sensor for Colorimetric Urea Detection in Artificial Urine
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1052
<p>Toxic nitrogen, which is formed as a result of the breakdown of proteins, is converted into nontoxic urea by the enzymes in the "urea cycle". While a small part of the produced urea is eliminated with sweat, a large part is removed from the body by the kidneys with urine. Therefore, urea determination in blood and urine provides important information about kidney functions. In this study, a colorimetric paperbased sensor was developed and characterized for use in urea detection. Basically, urea measurement was carried out by immobilization of urease enzyme on pH sensitive papers. The determination of urea was made by observing the changes in pH caused by ammonia with basic properties, which is formed as a result of the destruction of urea by urease. In the presence of different concentrations of urea, the colorimetric changes on the sensor were visualized with a camera and analyzed with the ImageJ program in the computer environment. In the first stage, a calibration curve showing the relationship between urea concentration and color intensity was obtained, and then the detection limit and sensitivity of the system were determined from this curve. Finally, the selectivity of the sensor was demonstrated by testing the different molecules involved.</p>Burak YAŞASINMustafa ŞEN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211154154310.59287/icaens.1052Developing a Paper-Based Sensor for Cholesterol Measurement and Processing Images Using ImageJ
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1053
<p>Cholesterol is an important fatty molecule that functions in maintaining the structural integrity and fluidity of the cell membrane. It is widely found throughout the human body, and the body uses cholesterol to produce vitamin D and bile acids that digest fats. Excess cholesterol in the blood causes cholesterol to accumulate in the blood vessels and thus narrowing and hardening them. Accurate determination of free cholesterol levels in blood serum and food is very important for diagnosis, treatment and prevention of related conditions. Microfluidic paper-based analytical devices (µPAD) offer different advantages such as low cost, ease of use and disposable (disposable) compared to other measurement methods. Here, a µPAD was developed using cholesterol oxidase, 3,3',5,5'-tetramethylbenzidine (TMB) and horseradish peroxidase (HRP) for cholesterol measurement. The sensors were tested with solutions containing cholesterol at different concentrations, and color changes in the detection areas were imaged and analyzed using ImageJ. The results showed that the sensor had a low detection limit for cholesterol. The sensor has great potential to be used in different fields from clinic to sports medicine.</p>Saadet DemirbaşMustafa ŞEN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211154454610.59287/icaens.1053PHYSICAL EXAMPLES OF NONLINEAR DYNAMICAL SYSTEMS
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1054
<p>In this study, some important physical systems, which are examples of dynamic systems that exhibit chaotic behavior, are given. These are field models with spinor fields, which are especially important in particle physics. In this study, Duffing, Thirring and Dirac-Gursey systems will be discussed. The Duffing equation is a famous nonlinear differential equation that exemplifies a dynamical system that exhibits chaotic behavior. Various forms of the Duffing equation are used to describe many nonlinear systems. The Duffing equation serves as a test model for us to understand the dynamics of the nonlinear spinor field models we are working on. Thirring system is a relativistic field theory for the interaction of fermions. It is two-dimensional massless system. Since the Thirring system is the simplest nonlinear spinor system, it has an important place in particle physics as a toy model. The Dirac-Gursey system was proposed in 1956 to realize the dream of Heisenberg and his friends. It is the first nonlinear spinor wave equation with four dimensions and conformal invariance. Due to these properties, it has a wider symmetry than the Dirac equation and the equations proposed by Heisenberg et al. Gursey became the first physicist to test conformal invariance in spinor field theories with this system he proposed in 1956.</p>Fatma AydogmusEren Tosyali
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211154755010.59287/icaens.1054Data Scientist Selection in IT Industry: SMCDM Approach
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1055
<p>Traditional Multi-Criteria Decision Making (MCDM) methods cannot provide solutions to problems that may be encountered in the near future. Basically, MCDM methods have a very rich algorithm literature for decision making problems. Traditional MCDM methods do not take short-term changes into account. In a new development, it is necessary to start the process from the beginning and solve the problem from the beginning. This leads to huge loss of money and time. The purpose of developing the MCDM method is to make decision-making problems more efficient and to prevent losses in the process. However, the MCDM method is a method that has been developed based on the changes in the process, which is a problem that has not been addressed until now. Since it will be tiring and difficult to solve the problem by assigning new weights from the beginning, the Stratified Multi-Criteria Decision Making (SMCDM) Method has been developed for the possibilities that may occur in the near future. In this study, an exemplary study of the SMCDM method was carried out in a IT company. In the data scientist selection problem, the best alternative was selected with the SMCDM method, taking into account the events that may occur in the near future.</p>Emine Nur Nacar
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211155155410.59287/icaens.1055Evaluation of the Unslotted CSMA_CA in Zigbee Networks
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1057
<p>A Zigbee network with 12 nodes (end device) and a coordinator is developed to evaluate the performance of the un-slotted CSMA_CA protocol for the two frequency bands 2.4GHz and 900 MHz by varying the BE (Backoff Exponent) parameter . The simulation is effected for BE=1, 2 and 3 to observe the End to End delay which characterizes the response speed of the network. The network implementation and his simulation were effected under Opnet 14.5.</p>Sadika KHOUNISamia KHESRANI
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211155555810.59287/icaens.1057Performance Analysis of Large-scale Networks in Ns-2
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1058
<p>Wired communication refers to data transmission over a wire-based communication technology. Also, in computer engineering terms, a network is defined as a group of computers connected to share information or services (print services, multitasking, etc.). In this paper, the performance of a wired network that consists of more than 300 nodes which implement as an example of a big organization (i.e., Sakarya University), is investigated and analyzed by simulations using a network simulator tool (Ns2). The analysis depends on many performance metrics such as throughput, delay, Jitter, etc. Results show that modeled network has enough performance in different scenarios.</p>Ahmet Zenginİdris Cesur
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211155956410.59287/icaens.1058An analytical study of direct normal irradiaance for concentrated solar energy applications for the mechria region of Algeria
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1059
<p>SUN FLUX calculates solar irradiance on Earth's surface quickly and accurately. Direct solar radiation is critical for concentrated solar power plants, which determine their opening surface size based on reference radiation values. To reduce investment costs, a statistical analysis was performed using direct radiation, meteorological data from NSDRB, and cloud cover statistics to identify optimum ranges for direct solar radiation. CSP plant performance is evaluated and power tower systems are simulated using the SAM software tool.</p>Mohamed Larbi Abdelkader RouibahMouloud GUEMANAMohammed LAISSAOUI
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211156556910.59287/icaens.1059EĞİTİM YAPILARINDA DİKEY YEŞİL SİSTEM ENERJİ ANALİZ SİMÜLASYONU: ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1060
<p>Günümüzde artan çevre kirliliği ile gündemimize oturmuş olan sürdürülebilirlik kavramı, önemini giderek arttırmaktadır. Yeni nesillere yaşanılabilir bir ekosistem bırakmak için yapılması gereken konular kapsamında bireylere gerekli eğitimin verilmesi şarttır. En iyi eğitim uygulamalı eğitimdir. Kişi bulunduğu çevrede gördüğü, dokunduğu, hissettiği yani bütün algılarıyla yaşadığı kavramı içselleştirebilir. Bu durumda eğitim yapılarının sürdürülebilir mimarlık hedefleriyle inşa edilmesi sürdürülebilirlik kavramını genç nesillere aşılamak açısından önemli bir adımdır. Son yıllardaki teknolojik gelişmelerle birlikte sürdürülebilir tasarım konusu kapsamında, dikey yeşil sistemler önemli bir yer almış ve sürdürülebilir tasarım hedeflerine ulaşmada katkı sağladığı ortaya konmuştur. Bu sistemlerin okul yapılarında uygulanmasının, deneyimlenebilir oluşları nedeni ile öğrencilere sürdürülebilirlik kavramını anlatmada kolaylık sağlayacağı düşünülmektedir. Çalışmada dikey yeşil sistemlerin sağladığı yararlar; kentsel ısı adası etkisinin azaltılması, hava kalitesinin arttırılması, gürültünün soğurulması ve enerji tasarrufu sağlaması bağlamında ele alınmıştır. Dikey yeşil sistem analiz edilmiş ve dikey yeşil sistemlerin eğitim yapılarında uygulandığı örnekler incelenmiştir. Dikey yeşil sistemlerin enerji korunumu kapsamında sağladığı yararları verilerle ortaya koyabilmek için Adana Çukurova Üniversitesi’nden seçilen eğitim binalarına dikey yeşil sistem uygulandığı varsayımıyla enerji analizi yapılmıştır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda dikey yeşil sistemlerin sağladığı enerji tasarrufu sayısal verilerle ortaya konmuş ve çevreye yararlı bir dikey yeşil sistem uygulaması için dikkat edilmesi gereken kriterler açıklanmıştır.</p>Ülkü ŞİMŞEK ŞENGÜLÖzlem ŞENYİĞİT SARIKAYA
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211157058010.59287/icaens.1060Gaz Türbinli Kombine Güç Çevrimlerinin Termodinamik Analizi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1061
<p>Dünya’da enerjiye talebin artması, sınırlı fosil kaynaklar ve çevre kirliliği gibi faktörlerden dolayı temiz ve verimli enerjinin önemini artırmış ve dikkatleri atık ısıların değerlendirilmesine çevirmiştir. Gaz türbininden çıkan sıcak egzoz gazlarının ısı enerjisi atmosfere atılmadan önce ısıtmada kullanılmak üzere sıcak su ya da buhar üretiminde (kojenerasyon), hem ısıtmada hem de soğutmada (absorpsiyonlu) kullanılması (trijenerasyon), güç üretiminde ya da başka amaçlarla kullanılması da mümkündür. Gaz türbinli güç çevrimlerinin atık egzoz gazı ısısından tekrar güç elde etmek için sisteme buharlı ya da organik Rankine çevrimi eklemek son yapılan araştırmalarda en iyi çözümlerden biri olarak ortaya çıkmıştır. Gaz türbinli güç tesisine buharlı Rankine çevrimi eklenerek elde edilen sisteme Termodinamiğin birinci ve ikinci kanunu ile ekserji analizi metotları uygulanarak analiz edilmiştir. Bunun için Fortran dilinde bir program yazılarak çalıştırılmış ve elde edilen sonuçlar Literatürdeki çalışmalarla karşılaştırılmıştır. Gaz türbinli güç çevrimi ile gaz türbinli kombine çevrimin değişen kompresör sıkıştırma oranlarına ve değişen hava fazlalık katsayılarına göre ekserji verimi, güç artışı ve diğer performans özellikleri değişimi karşılaştırılarak avantaj ve dezavantajları ortaya konmuştur. Ekonomik analiz ve maliyet analizi yapılmadan yakıttan elde edilen tasarruf, birim kilo Watt için her iki durumdaki harcanan yakıt miktarları ve performanstaki iyileşmeler gösterilmiştir. En iyi performans değerlerini elde etmek için çalışılması gereken kompresör sıkıştırma oranı ve hava fazlalık katsayısı yani optimum çalışma şartları elde edilerek gösterilmiş ve tartışılmıştır.</p>Rabi KaraaliArzu Keven
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211158158510.59287/icaens.1061Reküperatörlü Kombine Güç Çevrimlerinin Optimum Çalışma Şartları ve Performans Analizi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1062
<p>Dünya’da enerji maliyetinin ve talebinin artması, çevre kirliliği ve sınırlı kaynaklar gibi problemlerden dolayı güç üretiminde ve diğer proseslerde ortaya çıkan atık ısıların enerjilerinin atmosfere atılmadan önce nasıl değerlendirilebileceği konusu araştırmacılar için önemli bir konu haline gelmiştir. Proseslerden ya da çeşitli ısı kaynaklarından ortaya çıkan ısı enerjisi ile gaz türbini ya da motorlardan çıkan sıcak egzoz gazlarının ısı enerjisini çeşitli proseslerde kullanmak mümkündür. Bu kullanılmayan atık ısı enerjisi atmosfere atılmadan önce kojenerasyonda (aynı anda güç ve buhar üretimi), trijenerasyonda (güç, sıcak su ve soğutma) ya da başka amaçlarla kullanılması ile verim artışı sağlanabileceği gibi maliyet düşüşleri ve yakıttan tasarrufta sağlanabilir. Gaz türbinli rekuperatörlü güç çevrimlerine buharlı ya da organik Rankine çevrimi ekleyerek gaz türbininden çıkan egzoz gazının ısısından buhar türbini vasıtası ile tekrar güç elde etmek mümkündür. Kombine çevrim denilen bu çevrimlerin hesabı için Fortran dilinde bir program yazılarak Termodinamiğin 1. ve 2. kanunu ile ekserji analizi metotları uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlar da Literatürdeki çalışmalarla karşılaştırılarak tartışılmıştır. Gaz türbinli rekuperatörlü güç çevrimi ile gaz türbinli rekuperatörlü kombine çevrimin değişik hava fazlalık katsayılarına ve değişik kompresör sıkıştırma oranlarına göre güç değişimi, ekserji verimi ve diğer performans özellikleri değişimleri karşılaştırılmış ve avantajları gösterilmiştir. Ekonomik ve maliyet analizleri yapılmadan her iki çevrimin birim güç için harcanan yakıt değerleri ve performanstaki artışlar hesaplamıştır. Optimum performans değerleri için çalışılması gereken hava fazlalık katsayısı ile kompresör sıkıştırma oranları elde edilmiştir.</p>Arzu KevenRabi Karaali
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211158659110.59287/icaens.1062SPACE ANALYTICAL MODEL: IMPLANTATION OF THE SIMULACRAL TECHNIQUE IN DECISION MAKING
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1063
<p>The research tries to bring a contemporary approach to decision-making through the implantation of the SPACE model towards a long-term and sustainable decision-making. Through the analysis of the model, it is tried to establish new techniques in management and organizational governance by identifying the possibilities of their implementation as a type of "simulacrum" or new "models" which promote improvement of decision-making and managerial stability. The study will be based on a mixed application methodology where it is distributed in 300 organizations addressed to managers or leaders. Through various analyses, it is claimed to encourage and ensure what are the paths towards a sustainable and competitive decision throughout the industry. The research seeks to bring clarity and a practical way of how to achieve a safe and sustainable decision-making by trying through different analyzes through ISA (Internal Strategic Analysis) and ESA (External Strategic Analysis) guaranteeing a genuine basis for creating a comfortable environment when making decisions, while reducing uncertainty and other influential factors from the managerial environment. Further, this unfolds several directions or decision-making paths such as backward, forward, horizontal integrations, market penetration, development of markets and products, specifically Quad-IV or Strategic Positioning quad-IV (ST-P-IVquad).</p>Elvis Elezaj
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211159259510.59287/icaens.1063Developments in Unmanned Surface Vehicles (USVs): A Review
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1064
<p>Unmanned Surface Vehicles (USVs) have witnessed significant advancements in recent years, revolutionizing various domains that require marine operations. This abstract presents a review of the developments in USVs, focusing on their applications, technological advancements, and associated benefits. USVs have emerged as invaluable tools for data collection studies, particularly in environmental monitoring and marine production policies. They offer a cost-effective and efficient means of gathering critical data, aiding decision-making processes in these fields. Additionally, USVs have proven instrumental in the surveillance of territorial waters, safeguarding offshore systems, and supporting oil and fuel activities in the Arctic regions. These capabilities have resulted in improved security, enhanced operational efficiency, and reduced risks for personnel involved in these operations. Technological advancements in USVs have played a pivotal role in their evolution. Enhanced autonomy, sensor integration, and communication systems have enabled USVs to operate autonomously or in collaboration with manned vessels, expanding their capabilities and versatility. Moreover, improvements in navigation systems, obstacle avoidance mechanisms, and power management have significantly enhanced the reliability and endurance of USVs, allowing them to undertake extended missions with minimal human intervention. In conclusion, the developments in unmanned surface vehicles have transformed the way marine operations are conducted. With their wide-ranging applications, technological advancements, and associated benefits, USVs have proven to be indispensable assets in various domains. As research and innovation continue to propel the field forward, USVs are poised to play an even more significant role in the future of marine operations, further improving efficiency, safety, and sustainability.</p>Semih Kale
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211159660010.59287/icaens.1064Geleneksel Makine Öğrenmesi ile Rakam Seslerinin Sınıflandırılması
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1065
<p>Belirli seslerin konuşmacıdan bağımsız olarak yüksek doğrulukta sınıflandırılması problemi günümüzde popülerliğini korumaktadır. Bu sesler içerisinde olan rakam seslerinin makineler tarafından algılanabilmesi ve başarılı bir şekilde sınıflandırılması ise günlük hayatımızda önemli bir yere sahiptir. Yapılan çalışmada toplam 3000 adet farklı ses verisi içeren ve açık bir veri tabanı olan Free Spoken Digit Dataset (FSDD) kullanılmıştır. Bu veri tabanı, ana dilleri İngilizce ve farklı birçok dil olan kişiler tarafından 0’dan 9’a kadar rakamları İngilizce olarak seslendirmeleri ile oluşturulmuştur. Sınıflandırma işleminde her bir rakama ait ses kayıtları bir sınıf olarak kullanılmıştır. Daha sonra ilgili veri tabanına öznitelik çıkarım işlemi tatbik edilmiştir. Tüm seslere ait öznitelikleri elde etmek için, ses işaretlerinden öznitelik çıkarımı üzerine yapılan mevcut çalışmalarda yaygın olarak kullanılan toplam 12 adet farklı öznitelik çıkarım yöntemi uygulanmıştır. Bahsedilen yöntemler kullanılarak hesaplanan tüm özniteliklerin, sınıflandırma işleminin gerçekleştirilmesi için %90’ı eğitim %10’u ise test aşamasında kullanılmak üzere ikiye bölünmüştür. Bu bölünme işlemi rastgele olarak gerçekleştirilmiştir. Sınıflandırma aşamasında ise farklı popüler makine öğrenmesine dayalı sınıflandırıcıların başarımları karşılaştırılmıştır. Bu karşılaştırmada eğitim ve test verilerinin rastgele seçilmesi neticesinde tüm işlemler defaatle tekrar edilmiş ve sınıflandırma doğruluklarının ortalama değerleri hesaplanmıştır. Sonuç olarak kullanılan sınıflandırma yöntemlerinin içinde en başarılı yöntem olan destek vektör makinesi yöntemine ait sınıflandırma doğruluk değeri %96.7 olarak tespit edilmiştir.</p>M. Alptekin EnginLatif Akçay
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211160160510.59287/icaens.1065The Role of miRNAs in Asthma
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1066
<p>Asthma is a heterogeneous respiratory disease that causes cough and respiratory distress and is known to greatly affect the quality of life in the later stages. In asthma, as in all other inflammatory diseases, miRNAs control the cell's ability to grow, reproduce, and survive by regulating the interactions of cells that shape the bronchi, airway structure, and cells responsible for defense mechanisms in the lungs. In addition, miRNAs play an active role in synthesizing and secreting immune mediators and chemokines. More importantly, they are molecules with chemical and biological properties that allow patients to be classified for optimal drug selection, can be used as appropriate biomarkers for diseases, and simplify clinical management. At the same time, these molecules ease the burden of intensive care associated with diseases, while reducing the economic burden of the disease. In this review, we discussed the interrelationships between miRNAs and asthma pathologies as well as the effect of miRNAs on the disease trajectory in asthma.</p>Hilal TosunHamid Ceylan
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211160661010.59287/icaens.1066Human Sitting Postures Classification Based on Angular Features with Fuzzy-Logic Labeling
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1068
<p>Musculoskeletal disorders (MSDs) are generally associated with sitting postures. Assessing and ensuring healthy sitting posture are indispensable aspects of reducing the occurrence of MSDs. This study aims to develop a system that allows office workers' body postures to be contactless and recognized by different classification methods while sitting on a chair and can be used for health applications. Five different sitting body postures have been determined within the scope of medical and health literature studies and relevant standards. Thirty subjects were asked to sit in these body postures for 30 seconds. While the subjects were sitting, skeleton point position defined as a pose data of the subjects were obtained from the Kinect device simultaneously. Five angles that are thought to distinguish sitting positions according to different joint positions were determined and calculated. The angle values that can take in the standard sitting position in the literature have been determined. According to these values, the angle values in other postures were determined. A rule-based fuzzy inference system was designed using angle values for labeling sitting posture data. Angle values were calculated to classify the labeled depth values, and an artificial neural network classifier was designed according to these angle values. As a result, five different sitting body postures were classified with KNN (K-Nearest Neighbours) and Neural Network (NN), respectively, with 98.9% and 97% overall accuracy values. The study was compared with other studies in the literature. In this context, a high-performance system design that can improve healthy sitting behaviors for office workers that can be used in both health applications and robot vision is presented.</p>Huseyin COSKUN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211161161910.59287/icaens.1068Exploring Somali Sentiment Analysis: A Resource-Light Approach for Small-scale Text Classification
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1069
<p>Sentiment analysis, a fundamental task in natural language processing (NLP), plays a crucial role in understanding people's opinions and emotions expressed in textual data. While sentiment analysis has been extensively studied for major languages, under-resourced languages like Somali have received limited attention in this domain. This paper aims to address this research gap by proposing a resourcelight approach for sentiment analysis in Somali, which is tailored to the language's unique characteristics and limited linguistic resources. We present a methodology that combines lexicon-based methods and feature engineering techniques to effectively extract sentiment information from Somali text. A sentiment-annotated dataset was created through crowdsourcing, enabling the training and evaluation of a sentiment classification model specifically designed for Somali. Experimental results demonstrate the competitive performance of our approach compared to existing sentiment analysis techniques for underresourced languages. The findings highlight the feasibility of sentiment analysis in Somali, even with a small-scale dataset, and shed light on the implications for sentiment analysis in other under-resourced languages. This research contributes to the advancement of sentiment analysis capabilities for underresourced languages, empowering researchers and practitioners to gain insights from sentiment information in diverse linguistic contexts.</p>Kadar BaharNehad T.A Ramaha
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211162062810.59287/icaens.1069Investigation of the Change of Electric Energy Generation Sources in Turkey by Statistical Methods
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1067
<p>It is among the most important regions of the development enclosures of the electrical energy state. It is an important economic indicator for countries, as well as a combination of the development indicator, how the clothes are made. Because how much electricity is produced from which source, how efficiently this production efficiency is used gives serious direction to school economic policies. From this situation, it summarizes how the electrical energy produced in Turkey between the years 2011-2020 has changed on a yearly basis, what the production values are and what share it has in the total production from these sources. Ensuring the results achieved, except for the year 2019. In all other years the electric power plant has always been a series compared to the previous year. In addition, from 2011 to 2017, electricity generation from natural gas was always the leader, while after 2017 this situation was caused by coal.</p>Cengiz GazeloğluTunahan Turhan
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211162963310.59287/icaens.1067Reliability Achievement of MIMO-OFDM Communication Systems
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1070
<p>Wireless communication must have high spectral efficacy and the ability to resist fading channel in an environment of channel multipath, and it is difficult to achieve these requirements with traditional modulation techniques, but the Multiple system Input Multiple Output-Orthogonal Frequency Division Multiplexing (MIMO-OFDM) It can fulfill these requirements. Research offers a way to improve the performance of OFDM- MIMO system by decreasing the Bit Error Rate (BER) using both (DWT) Discrete Wavelet Transform and Convolutional Coding (CC). The OFDM system is modeled with a single antenna at the transmitting end and a single antenna at the receiving end (DWT) . Multiple Input Single Output (MISO) By adding a second antenna at the transmitting end, and then improving it with Output Multiple Input Single technology SIMO (by adding a second antenna at the receiving end, and with MIMO technology by adding a second antenna at the receiving end The transmitter and a second antenna at the receiving end, thus optimizing the OFDM-MIMO system using convolution coding, Then using DWT instead of FFT (Fast Fourier Transform ). The research is based on the study of BER according to bit energy to noise energy density N0/Eb. The system was modeled and tested using the MATLAB program. The use of (DWT) and (CC) in OFDM-MIMO reduces N0/Eb )4.7( dB times in the item of the Rician fading channel and 3.2 dB times in the item of the Rayleigh fading channel when BER =10-3 .</p>Shahir Fleyeh NawafLujain Sabah AbdulaAbdulmutalib A-Wahab Husein
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211163464010.59287/icaens.1070Implementation of Rainfall Forecasting using ANN
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1071
<p>Prediction of rainfall is essential for many sectors, including flood mitigation, disaster prevention, agriculture production, and water resource management. Rain forecasts are used to warn of natural disasters such as floods or to plan planting activities to improve the quality of crop yields. An accurate rainfall prediction remains a challenging task due to the uncertainty of natural phenomena considering that rainfall is a non-linear and dynamic process. Various climatic variables such as temperature, relative humidity, wind speed and direction, are among those that affect the dynamic process of rainfall. This study suggests a machine learning technique based on Artificial Neural Network (ANN) model to forecast rainfall by using two-years historical local rain rate and others meteorological data. Evaluation metrics such as mean absolute error, root mean square error, and correlation coefficient, are used to evaluate model’s performance. The results show good performance and sensible prediction accuracy. The comparison with existing model clearly depicted that ANN model predicts rainfall better than statistical models particularly at lower and moderate rain rate.</p>N. Z. A. NordinM. M. YunusA. N. Dahalan
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211164164510.59287/icaens.1071Tekstil Ürünlerindeki Hataların Transfer Öğrenmesi Tabanlı Yaklaşımlarla Tespiti
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1072
<p>Çoklu üretimin yapıldığı fabrikalarda üretim kalitesini artırmak birinci hedeftir. Kalite artırımı da hatasız ürün çıkarmakla mümkündür. Gün içerisinde birçok ürünün elde edildiği fabrikalarda hata tespiti yapmak için kuvvetli otomasyon sistemlerine ihtiyaç duyulmaktadır. Tekstil ürünleri de en çok hatanın yapıldığı ve bu hataların tespitinin bulunmasının zor olduğu bir alandır. Günümüzde yapay zekâ teknolojileri hata tespitleri üzerine başarılı sonuçlar vermektedir. Bu çalışmada farklı fabrikalardan alınan tekstil ürünlerindeki hatalar, görüntüler kullanılarak derin öğrenme tabanlı yaklaşımlarla otomatik olarak tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu tespit için transfer öğrenmesi yaklaşımları kullanılmıştır. Transfer öğrenmesi yaklaşımı için 3 farklı (ResNet50, VGG16 ve MobileNetV2) ön-eğitimli popüler modelden yararlanılmıştır. Bu modeller içerisinde en başarılı sonucu %93.19 ile ResNet50 modeli vermiştir.</p>Kürşat DemirFatih Demir
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211164664910.59287/icaens.1072A Homemade Electrochemical System for Local Analysis of Dopamine Released by PC12 Cells
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1073
<p>Dopamine (DA) is a catecholamine-based neurotransmitter that functions in synaptic communication between cells. Imbalance in the amount of DA can cause many diseases ranging from Parkinson's disease to depression. In this study, local electrochemical measurement of DA released by PC12 cells after chemical stimulation was performed. First, the production of needle-tipped carbon-fiber microelectrodes was carried out by micropulling method. Carbon-fiber electrodes are frequently used for effective and high sensitivity detection of dopamine. Afterwards, cell clusters of PC12 cells were obtained for measurement of DA release. For the measurement process, a microcontroller unit integrated to a inverted microscope was used to precisely position the needle-tipped electrodes. DA release was successfully measured as a result of chemical stimulation with K+ ions. Basically, a homemade system was developed to analyze DA release triggered by chemical or physical stimuli.</p>Tuğba AKKAŞMustafa ŞEN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211165065210.59287/icaens.1073Mudurnu Çayı Havzasında Yağış ve Sıcaklık Verilerinin Trend Analizi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1074
<p>Geçmişten günümüze etkisini oldukça hissettiren ve insan hayatı üzerine olumsuz etkileri olan iklim değişikliği kaçınılmaz bir hadise haline gelmiştir. İnsanlığın iklim değişikliği etkilerine uyum sağlayabilmesi için birçok doğal afete sebep olabilecek olan hidro-meteorolojik parametrelerin değişimini öngörebilmesi gerekmektedir. Trend analiz yöntemleriyle hidro-meteorolojik parametrelerdeki değişim analiz edilebilmektedir. Bu çalışmada geleneksel yöntemlerden Mann-Kendall trend analizi ve yakın zamanda öne sürülen Yenilikçi Şen yöntemi (Innovative Trend Analysis / ITA) Mudurnu Çayı havzasında bulunan Sakarya ve Mudurnu meteoroloji gözlem istasyonlarının 1964-1995 periyodunda ölçtüğü toplam yağış, maksimum sıcaklık ve minimum sıcaklık verilerindeki değişimin analiz edilmesinde kullanılmıştır. Mann-Kendall trend analizi yöntemine göre Mudurnu gözlem istasyonunun ölçtüğü minimum sıcaklık verisi dışındaki diğer verilerde herhangi bir trend gözlemlenmemiştir. Yenilikçi Şen yöntemi (ITA) ’ne göre ise havza genelindeki tüm istasyonların ölçtüğü aylık toplam yağış verilerinde azalan trend gözlemlenmiştir. Maksimum sıcaklık için Sakarya gözlem istasyonu verilerinde herhangi bir trende rastlanmazken Mudurnu gözlem istasyonu verilerinde azalan trende rastlanmıştır. Minimum sıcaklık için Sakarya gözlem istasyonu verilerinde artan trend gözlemlenirken Mudurnu gözlem istasyonu verilerinde azalan trend gözlemlenmiştir. Ayrıca Yenilikçi Şen yönteminde zaman serisindeki veriler üç sözel gruba ayrılmış ve zaman serilerinin analizi daha ayrıntılı şekilde yapılmıştır. Yenilikçi Şen yöntemi analizi görselleştirerek kolaylık sağlamakta ve iç analize izin vererek analizin daha teferruatlı olmasına yardımcı olmaktadır.</p>Gamze TuncerOsman Sönmez
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211165365810.59287/icaens.1074Stress Analysis of Belt Conveyor Roller Tube
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1075
<p>Material transmission plays a crucial role in the industrial sector's economic landscape, and belt conveyors have emerged as highly efficient systems for continuous material transportation. These conveyors utilize rubber belts that facilitate the horizontal or inclined movement of materials. The primary objective is to transport materials from the loading point to the unloading point. This study focuses on the analysis of belt conveyors, specifically examining the utilization of reels and the significance of selecting suitable belt speeds. By employing advanced simulation software such as Ansys, the behavior of the reel under specific conditions was analyzed, and exaggerated images were utilized to visualize reel deformations. The findings indicate that the most significant deformation occurs at the center of the roller, while the highest stress values are concentrated near the bearings. To ensure efficient material transportation, it is imperative to understand and optimize the performance of belt conveyors. The selection of appropriate reels, belt speeds, and materials is crucial to maintain smooth operations and extend the system's service life. The insights gained from this research can guide decision-making processes, allowing industries to enhance efficiency and minimize maintenance costs. In conclusion, the selection of suitable components and a comprehensive understanding of reel behavior are key factors in improving belt conveyor systems. By employing advanced simulation tools and implementing effective strategies, industries can optimize material transportation processes, increase productivity, and minimize operational disruptions. Continuous improvement in design and maintenance practices will lead to streamlined operations and improved performance of belt conveyors.</p>Ayberk DüzenliOkan Gül
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211165966310.59287/icaens.1075Kamu Sektöründe Proje Yönetimi: Örnek Bir Uygulama
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1076
<p>Günümüzde kaynakların verimli ve etkin kullanımı önem kazanan bir konu haline dönüşmüştür. Kamu kurumlarında veya özel sektörde; projelerin tasarımı, seçimi, uygulaması, uygulama sonrası analiz edilmesiyle zayıf yönlerinin güçlendirilmesine kadar olan sürecin etkin yönetilmediği, dolayısıyla birçok projeden istenilen verimin alınamadığı, kıt kaynakların israf edildiği ve bazı projelerin de atıl kaldığı söylenilmektedir. Bu yüzden projelerin etkin bir şekilde yönetilmesi hem maliyet hem de zaman açısından kamu kurumlarına avantaj sağlamaktadır. Sistem yaklaşımıyla bakıldığında, yüzlerce, binlerce projenin etkin bir biçimde yönetilmesi sonrası ulaşılacak sonuç, genel olarak yönetim etkinliğine çeşitli şekillerde yansıyacaktır. Bunu sağlamak için de, proje etkinliğini engelleyen faktörlerin neler olduğunun belirlenmesi, bu engellerin ortadan kaldırılması için, uzun ve kısa vadede yasal, yapısal ve yönetsel açıdan nelerin yapılması gerektiğinin ortaya konulması ve çözüm bulunması önemlidir. Projenin tamamlanma zamanının belirlenmesinde yararlanılan zaman yönetimi ise projenin kilit bilgi alanlarından birini oluşturmaktadır. Bu çalışmada, bir kamu kurumunda heyet ziyareti projesinin nasıl daha etkin bir şekilde yönetileceği konusu ela alınmış, projenin faaliyetleri ile iş kırılım yapıları oluşturulmuştur. Projenin tamamlanma zamanın ve maliyetinin hesaplanmasında ise MS Project programı kullanılmıştır.</p>Beste Desticioğlu TaşdemirMerve Tosya
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211166466710.59287/icaens.1076Performances of Pre-Trained Models in Classification of Body Cavity Fluid Cytology Images
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1077
<p>Using deep learning architectures, disease detection from medical images such as brain images, chest X-rays, and cytology images is used in many areas. With the use of deep learning architectures in the faster detection of diseases, the possibility of starting treatment early increases. Benign and malignant cell clusters are formed from body cavity effusions. Diagnosis is made by visual inspection of images of centrifuged body fluid effusions deposits. Bad cells are usually abundant in body cavity fluids. Here, separating malignant cells from the proliferation of mesothelial cells or inflammatory cells is the problematic part. In this case, a classifier can be used to distinguish benign mesothelial or inflammatory cells from malignant carcinoma cells. In this study, using Convolutional Neural Network (CNN) based models, the detection of benign and malignant cells from cytology images consisting of fluids in the body cavity will be an aid to pathologists by detecting early and accurately. The dataset contains 693 images with two classes of 256x192 benign and malignant cells. These images are trained using AlexNet, ResNet50, DarkNet53, GoogleNet, MobileNetv2, and EfficientNetb0 architectures. As a result of the test phase, the highest classification accuracy was obtained in the DarkNet53 architecture with 98.56%.</p>Nadide YücelMuhammed YildirimSerpil Aslan
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211166867210.59287/icaens.1077Analysis of The Mechanical Properties of Inconel 718
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1078
<p>Super alloys appear as indispensable materials in areas where engineering alloys are used today. What makes these alloys indispensable is that other engineering alloys cannot show the desired mechanical properties under the desired temperature conditions. Especially nickel-based super alloys have become indispensable materials for the aviation industry. While most of the engineering alloys exhibit poor resistance and poor creep behavior at high temperatures, nickel-based super alloys show good strength and good creep behavior even at high temperatures (up to about 650 °C). One of the biggest reasons for the production of the turbine blades in the front of the aircraft engines from nickel-based super alloys is good resistance even in variable temperature conditions (air temperature is around -50 °C when the aircraft is 11 km above the ground and 25 °C at sea level), toughness and good creep properties. While the Inconel 718 alloy gives these strength properties, precipitation hardening mechanism is utilized. This study was made to show how Inconel 718 exhibits mechanical behavior under desired temperature conditions, and to indicate which mechanisms it utilizes while exhibiting these properties, turbine blade design was made in student version of SIEMENS SOLID EDGE. In addition, this design has been analyzed in the ANSYS student version.</p>Çağlar KorkmazOkan Gül
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211167367810.59287/icaens.1078Performance analysis of a novel solar assisted air source heat pump
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1079
<p>Solar assisted heat pumps (SAHPs) are energy-efficient and environmentally friendly heating systems that utilize solar energy in different configurations. In this study, the potential benefits of heating the evaporator inlet air using solar energy as a new method were investigated using a developed correlation. The study focused on a 4 kW air conditioner that achieved a COP value of 4.17 for heating with an indoor temperature of 20C and an outdoor temperature of 7C. The aim was to determine how the COP value, evaporator inlet air temperature, and total power consumption changed based on the amount of solar energy transferred when the system was supported using the mentioned method. It was observed that a solar support of 5000 W increased the COP value of the SAHP from 4.17 to 4.99.</p>Kutbay Sezen
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211167968110.59287/icaens.1079Analysis of Parameter Relationships Influencing Prostate Cancer using the Soft Set Model
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1080
<p>The diagnosis of prostate cancer relies on various commonly used criteria, including PSA, fPSA, PV and AGE. This study explores the application of the soft set model to analyze these parameters and determine their relationships, aiming to identify the most influential parameter for the diagnosis of prostate cancer. Through the analysis of these parameters, the dominant parameter is determined, enabling healthcare professionals to prioritize and focus on the most significant factor when assessing the likelihood of prostate cancer in patients. The findings of this research provide valuable insights for medical practitioners to make informed decisions in the management of prostate cancer.</p>Zehra Güzel ErgülNaime DemirtaşOrhan Dalkılıç
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211168268710.59287/icaens.1080Bicycle Frame Design And Structural Analysis
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1081
<p>With the development of technology, human beings, who can easily cover long distances, have not been able to give up bicycles, although they are advancing in the field of transportation every day. The bike is still attractive as it does not require long and costly maintenance, is light and handy. The human-powered bicycle is a nature and environment friendly vehicle in addition to motorized transportation vehicles. In this study, in general a bicycle frame design suitable for daily and mountain roads, ergonomically designed according to human body size was designed and the stresses and elongations that occur in the analysis programs were examined.</p>Kutluay İnceOkan Gül
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211168869110.59287/icaens.1081Foaming the polyvinyl acetate (PVA) and poly urethane (PU) wood adhesive and characterization
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1082
<p>In this study, polyvinyl acetate (PVA) and polyurethane (PU) wood adhesives were foamed. It was aimed to achieve adhesive savings by allowing the adhesives to cover a larger surface area through foaming. Egg white (EW), wheat flour (WF), and Sodium Lauretha Sulfate (SLES) were used as foaming agents for the adhesives. The foaming agents were mechanically mixed within a glass container to foaming, and then adhesive was added to the foam and mixed again using a mechanical mixer. The characterization of the foamed adhesives was conducted through viscosity and perpendicular adhesive strength (PB) analyses according to TSE standards. According to the analysis results, it has been determined that foaming PU adhesive with foaming agents is more successful. The foam stability of PVA adhesive was significantly low, as the foam completely deflated after approximately 30 minutes. The addition of EW and WF to PU resulted in a more solid and rigid foam. Thanks to this characteristic, PU foams can be used in the production of wood sandwich panels. According to the study results, further research is anticipated to be conducted on the foaming of PU adhesive, and the obtained foams are predicted to be used in the furniture industry for panel production.</p>Orhan KelleciSüheyla Esin Köksal
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211169269710.59287/icaens.1082L Tipinde Yapılan Yapıştırma Bağlantısında Partikül Etkisinin Belirlenmesi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1083
<p>Endüstri uygulamalarında makine parçaları çeşitli şekillerde hasara uğramaktadırlar. Parçaların hasar durumuna göre ya değişim yapılmakta ya da tamir işlemleri yapılmaktadır. Zaman ve maliyet açısından tasarruf sağladığı için tamir işlemi daha çok tercih edilmektedir. Tamir işlemi için kaynak, cıvata, perçin ve yapıştırma yöntemleri tercih edilmektedir. Yapıştırma işlemi pratik ve parçaların bütünlüğünü bozmadan düzgün bir birleşme sağladığı için daha çok tercih edilmektedir. Yapılan bu çalışmada AA5754 alüminyum alaşımları DP410 ve DP490 yapıştırıcıları kullanılarak L tipi şeklinde yapıştırmalar yapılmıştır. Ayrıca TiO2 nano partikülü %2, %4 ve %6 oranlarında yapıştırıcılara eklenerek takviyesiz duruma göre çekme yükü karşısındaki etkisi belirlenmiştir. Yapılan çekme deneylerinde takviye oranlarının takviyesiz duruma göre çekme kuvveti üzerinde artışlar sağlamıştır. En büyük iyileştirme DP410 yapıştırıcısına %4 TiO2 takviyesinde sağlanmıştır.</p>Hüseyin DAMKAYAEdip ÇETKİN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211169870110.59287/icaens.1083Çiftçi ve Fabrika İş Birliği ile Sürdürülebilir Hasat Çizelgeleme
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1084
<p>Tarım sektöründe sürdürülebilirliğin önemi her geçen gün artmaktadır. Sürdürülebilirliğin sağlanması için ele alınan bitki türüne göre farklı optimizasyon problemlerinin çözülmesi gerektiği görülür. Bunlardan bir tanesi de hasat çizelgeleme problemleridir. Bu çalışmada çay hasadı çizelgeleme problemi ele alınmıştır. Çay hasadı çiftçi tarafından gerçekleştirilen ve çiftçi-fabrika iş birliği ile sonlandırılan bir süreçtir. Bu sebeple her iki tarafın da kısıtları ve istekleri bulunmaktadır. Sürdürülebilir bir çay tarımı için bu kısıt ve isteklere olabildiğince uyulmalıdır. Fabrikalar kendi kapasitelerine göre işleyebileceklerinden fazla çay almamalıdır. Bunun yanı sıra hasadın satışının gerçekleştiği alım yeri adı verilen yapıların da kapasiteleri bulunmaktadır. Çiftçi tarafından bakıldığında çiftçilikle uğraşan insanların genellikle asıl mesleklerinin farklı olduğu görülür. Bu insanlar hasat zamanları birincil mesleklerinden uzak kalmakta ve çay hasadı gerçekleştirmektedirler. Bu sebeple çiftçilerin hasat günü tercihlerine uymak tarımda sürdürülebilirlik için önemlidir. Bu çalışmada, bahsi geçen kısıtları ve tercihleri göz önünde bulundurup optimal çay hasat çizelgesi oluşturan bir hedef programlama modeli önerilmiştir. Kurulan hedef programlama modeli fabrika ve alım yeri kapasitelerine tamamen uymakta, çiftçilerin hasat günü tercihlerine olabildiğince uymaktadır. Mevcut sistemin aksine çiftçiler yalnızca bir alım yerine ait değil iki alım yerine ait yapılmıştır. Bu sayede model alım yeri kapasiteleri kısıtı ile çok sınırlandırılmadan çiftçilerin hasat günü tercihlerine olabildiğince uymuştur. Rize’de gerçekleştirilen örnek uygulamanın ve yapılan duyarlılık analizinin sonucuna göre geliştirilen modelin problemin çözümü için etkin olduğu, çay tarımında sürdürülebilirliği ve teşviki artırabileceği görülmüştür.</p>Bedirhan SarımehmetMehmet PınarbaşıHacı Mehmet AlakaşTamer Eren
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211170270710.59287/icaens.1084Remodeling of the Drone Chassis Designed for Additive Manufacturing Method According to Topology Optimization
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1085
<p>In the last few years, additive manufacturing methods have made remarkable advancements, and with the emergence of next-generation additive manufacturing techniques, the variety of raw materials has increased, and part design criteria have been improved. Particularly, the development of metal additive methods has made revolutionary contributions to the manufacturing field and offered a new and unique perspective on design. While traditional manufacturing methods require adherence to specific and standardized design criteria, there are no rules or standards that must be followed in additive manufacturing, except for a few criteria. This is one of the most significant features that distinguishes additive manufacturing methods from traditional methods. The freedom of design provided by additive manufacturing enables much more successful mass reduction in the parts produced using these methods. Mass reduction is expected to be minimal in aerospace, automotive, medical, and dental applications. In this study, first, a drone chassis was designed using NX software, and static analysis was performed in Ansys program by defining specific boundary conditions for the designed drone chassis. Then, based on the conducted static analysis, topology optimization was carried out in Ansys program to achieve mass reduction. As a result of the topology optimization performed, it was observed that the obtained geometry decreased from 5.8394 kg to 1.288 kg. After the topology optimization, the obtained geometry was redesigned in the NX environment, and static analysis was applied to the redesigned geometry. Considering the results of the applied static analysis, it was observed that the part can operate safely under working conditions. It was determined that the mass was reduced by approximately 78% after topology optimization, indicating that topology optimization was highly successful in the mass reduction process.</p>Alican YAKINTuncay ŞİMŞEKAdnan AKKURT
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211170871710.59287/icaens.1085Doğal Afetlerde Arama Kurtarma Ekiplerinin Çizelgelenmesi: Aydın Depremi Senaryosu
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1086
<p>Aniden meydana gelen afetler çevreyi ve insanları etkilemektedir. Türkiye, Afrika ve Arabistan levhaları ile Avrasya levhaları arasında yer alan bir deprem bölgesidir. Ani gelişen bir doğal afet olan depremler, can ve mal kaybına sebep olmaktadır. Yakın zamanda yaşanan Kahramanmaraş depremleri ile depremin ne kadar ciddi kayıplara sebep olduğu görülmüştür. Depremin oluş zamanı bilinmemektedir ancak gerekli planlamaların yapılması ile sebep olacağı kayıp ve zararlar azaltılabilir. Bu kayıp ve zararların azaltılması için bir yönetim sistemine ihtiyaç vardır. Afet yönetimi, ihtiyaç duyulan kaynak ve faaliyetlerin organizasyonunu ve yönetimini kapsamaktadır. Afet yönetiminin müdahale aşamasında arama kurtarma ekipleri çoklu ve dağınık afet bölgelerinde, canlı odaklı yaptıkları enkaz çalışmalarında zorlu görevler üstlenerek zaman baskısına karşı arama kurtarma çalışmalarını yürütmektedir. Arama kurtarma ekiplerinin afet bölgelerine hızlı bir şekilde gönderilmesi etkili bir organize gerekmektedir. AFAD Deprem Dairesi Başkanlığı tarafından deprem sonrası kaosu ve bilgi kirliliğini azaltmak için müdahale ekiplerinin doğru afet bölgelerine en kısa zamanda sevk edilmesi amacıyla, AFAD-RED analiz programını kullanarak deprem senaryoları üretmektedir. Senaryonun çıktıları potansiyel kayıplar için tahmini sonuçlar üretmektedir. Bu çalışmada, neredeyse tamamı alüvyon zemin üzerine kurulu olan, bu zeminden dolayı geçmişte olumsuzluklar yaşayan Aydın ili ele alınmıştır. Risk analiz çalışmalarında oluşturulan merkez üssü Efeler ilçesinde meydana gelecek 7.0 büyüklüğünde deprem senaryosunun çıktıları kullanılarak çalışma devam ettirilmiştir. Yıkık binaların olduğu afet bölgelerine sevk edilecek AFAD arama kurtarma ekiplerinin çizelgelenme problemi ele alınmıştır. Uygun sayıdaki ekipleri doğru afet bölgelerine sevk etmek için hedef programlama yöntemi ile bir matematiksel model oluşturulmuştur.</p>Elif AkdaşTamer Eren
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211171872410.59287/icaens.1086Vakum Tüp Güneş Kolektörlerinde Termal Performans İyileştirme Yöntemleri
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1087
<p>Artan enerji ihtiyacıyla birlikte, temiz enerjiyi verimli bir şekilde üretmek için geleneksel olmayan enerji kaynaklarını kullanmak amacıyla birçok çalışma yürütülmektedir. Güneş enerjisi yenilenebilir enerji kaynakları arasında insanlık için her zaman ilgi odağı olmaktadır. Güneş enerjisinden endüstriyel ve evsel alanlarda tarımsal ürünlerin kurutulması, deniz suyunun damıtılması, fotovoltaik hücrelerle elektrik enerjisi üretilmesi gibi çok sayıda uygulamada faydalanılmaktadır. Güneş enerjisini ısıtma uygulamalarında kullanmak, güneş enerjisinden faydalanmanın en önemli yollarından biridir. Vakum tüp güneş kolektörleri, yüksek ısıl verim ve elverişsiz hava koşullarında arzu edilen performans sağlaması nedeniyle güneş enerjili termal uygulamalarda önemli bir yere sahiptir. Bu çalışmada, vakum tüp güneş kolektörlerinin termal performanstaki iyileştirmeler ısı transfer materyalleri, tasarım parametreleri, faz değiştiren malzemeler (FDM) ve çalışma akışkanları başlıkları altında tartışılmıştır. Çalışma sonucunda vakum tüp güneş kolektörlerinin termal veriminin yapılan yapısal farklılıklarla ve faz değiştiren malzeme kullanımı ile artış gösterdiği belirlenmiştir. Ayrıca farklı çalışma akışkanları kullanılarak termal verimde önemli artış sağlanabileceği belirtilmiştir.</p>Hakan DUMRULEdip TAŞKESENFatih ARLIMustafa YENER
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211172573110.59287/icaens.1087Isı Değiştirici Temizleme Yöntemleri Ve Verimlilik
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1088
<p>Isı eşanjörleri akışkanlar arasında verimli ısı transferi için çeşitli endüstrilerde kullanılan hayati öneme sahip ekipmanlardır. Zamanla ısı eşanjörleri birikintiler biriktirebilir, bu da performansın düşmesine ve olası ekipman hasarına yol açmaktadır. Bu nedenle, optimum verimliliği korumak için düzenli temizlik gereklidir. Bu çalışma, ısı eşanjörlerini temizlemek için etkili yöntemleri tartışmaktadır. Bu yöntemler arasında mekanik temizleme, kimyasal temizleme, hidrodinamik temizleme ve ultrasonik temizleme yer almaktadır. Her yöntemin avantajları, sınırlamaları ve uygulamaları incelenerek ısı eşanjörü bakımı için gerekli bilgiler sunulmuştur. Araştırmanın neticesinde; ısı değişticilerin temizlenmesiyle birlikte verimliliklerinde artış olduğu görülmüştür.</p>Edip TAŞKESENHakan DUMRULFatih ARLI
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211173273410.59287/icaens.1088YAPI SEKTÖRÜNDE YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARININ KULLANIMI
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1089
<p>Dünya'da enerji üretiminin ağırlıklı olarak fosil kaynaklardan sağlanması, enerji rezervlerinin tükenmesine ve ekolojik doğal dengenin bozulmasına sebep olmaktadır. Küresel olarak üretilen enerjinin yaklaşık %40’ı yapılaşma faaliyetleri kapsamında tüketilmektedir. Yapılarda fosil kaynaklardan sağlanan ve tüketilen enerji karbon emisyonların oluşmasında büyük paya sahiptir. Bu nedenle doğal kaynaklardan elde edilebilen ve tükenmeden sürekli yenilenebilir olan enerji kaynaklarının kullanımı; yapıların tasarımında karbon emisyonunun azaltılmasına katkı sağlaması açısından zorunlu hale gelmiştir. Bu çalışmada, yenilenebilir enerji kaynaklarının yapı sektöründeki kullanım amaçları araştırılmış ve bu kaynakların yapılardaki kullanımı için tercih edilen sistemler incelenmiştir. Bu doğrultuda, literatürde yer alan konuyla ilgili çalışmalar belirli kriterlere göre filtrelenmiş ve analiz edilmiştir. Çalışmanın sonucunda, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımıyla binalarda; ısıtma, soğutma, havalandırma, elektrik ve yakıt üretimi sağlanabildiği ve konutlarda ihtiyaç duyulan enerjinin konfor koşullarından ödün vermeden minimum seviyede tutulmasının mümkün olduğu tespit edilmiştir. Buna ek olarak yapılarda, güneş ve rüzgâr enerji kaynaklarından aktif ve pasif sistemler yardımıyla; hidrojen, gelgit ve dalga enerjilerinden ise aktif sistemler aracılığıyla faydalanıldığı görülmüştür. Yapılan incelemeler sonucunda, özellikle güneş ve rüzgâr enerji sistemlerinin uygun ortam ve tesis kurulumu gerektirmediklerinden yapılarda kullanımının yaygın olduğu saptanmıştır. Gelecekteki çalışmalarda, halihazırda kısıtlı amaçlar için kullanılan gelgit ve dalga enerjilerinin yapılarda kullanımının yaygınlaştırılmasına ağırlık verilerek, sürdürülebilir yapı tasarımlarının ve uygulamalarının arttırılması önerilmektedir.</p>Esin IşıkBuse ÜnGülgün MıstıkoğluErcan Erdiş
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211173574010.59287/icaens.1089The effect of fin structure on forced heat convection in a pentagonal channel
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1090
<p>he main purpose of this study is to examine the effect on forced heat convection properties of fin structures in a pentagonal duct. For this purpose, rectangular shaped fins are placed in the selected duct. The study was carried out under the constant heat flux (q’’=500 W/m2 ) and fully developed turbulent flow (10000<Re<40000) conditions. As a result of the study, an improvement in velocity distribution and convective heat transfer rate was observed with increasing Reynolds number and the use of rectangular fins. In addition, with the use of fins, the movement area of the flow was narrowed and an increase in the Darcy friction factor was observed.</p>Furkan YıldırımMehmet Gürdal
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211174174410.59287/icaens.1090ERP SİSTEMLERİ İLE DIŞ KAYNAKLAR ARASI ENTEGRASYONLAR İLE MALİYET OPTİMİZASYONU
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1091
<p>Şirketler stok bilgisi, satış bilgisi, müşteri siparişleri gibi bilgiyi farklı sistemler üzerinde tutabilmektedir. Bu durumda ERP sistemleri içinde en sık kullanılan sistemlerden olan SAP sisteminin diğer dış sistemler ile entegre bir şekilde çalışarak veri alışverişi yapma gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır. Bu tez çalışması ile teknolojide yaşanan gelişmeler ile birlikte ERP sistemleri ve bu sistemlerden dünya genelinde en sık kullanılan SAP sisteminin farklı sistemler ile entegre bir şekilde çalışarak üretim sistemlerinde gerçekleştirilen planlama faaliyetlerinde verilerin kullanılabilmesi sağlanmıştır. Farklı sistemlerin birbiri ile entegre çalışması ile çalışanlar üzerindeki iş yükünün hafifletilmesi, hata oranlarının minimum seviyeye indirilmesi ve kullanılan farklı ERP sistemlerinde entegrasyon ile veri tutarlığı sağlanmış olması ve kullanıcı başına verilen lisans ücreti, danışmanlık ücreti gibi masrafların ortadan kalkması sonucu maliyet optimizasyonu ile karlılığın artırılması amaçlanmıştır. Küreselleşen dünyada şirketlerin süreçlerini ve kaynaklarını yönetmekte mevcut yazılım uygulamaları yetersiz kalmaktadır. Bu noktada şirketlerin farklı iş süreçlerini bütünleştiren, kaynaklarının etkin ve doğru planlanmasına ve kullanılmasına imkân sağlayan ve ihtiyaç duyulan veriye anında erişim olanağı sunan kurumsal sistemler ön plana çıkmaktadır. SAP(Sistemler Uygulamalar ve Ürünler) firması, lider bir firma olarak SAP yazılımını üreterek hem dünyada hem de Türkiye’de bu alanda etkin bir rol oynamaktadır. Bu tez çalışması ile bir firmanın farklı bilişim sistemleri arasında ve yönetimsel raporları için ihtiyaç duyulan veri tabanı entegrasyonu için yapılması gereken işlemleri gerçekleştirmesi sağlanmıştır. Çalışmada SAP sistemi ile dış kaynaklar arasında iletişim kurularak malzeme ana verileri, ürün ağaçları ve üretim sürecinde planlama faaliyetlerinde geçen iş planı sürelerinin diğer sistemlere gönderilmesi ve müşteri ihtiyaç tarihlerine göre planlama faaliyetlerinde kullanılabilmesi sağlanmıştır. Bu çalışma ile ABAP(Gelişmiş İş Uygulaması Programlama) programlama dili kullanılarak dış kaynaklar ile SAP sistemi konuşturulmuştur ve maliyet optimizasyonu sağlanmıştır.</p>Ali ULUDAĞMehmet Onur OLGUN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211174575810.59287/icaens.1091Kompozit Zırhların Geometrisinin Balistik Dayanıma Etkisinin İncelenmesi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1092
<p>Katmanlı kompozit malzemeler, havacılık, uzay, otomotiv ve diğer birçok endüstride yaygın olarak kullanılan malzemelerdir. Bu malzemeler, yüksek elastisite modülü ve mukavemet gibi olağanüstü özelliklere sahip olmalarının yanı sıra belirli uygulamalar için veya belirli zorlama için özelleştirilebilme yetenekleri nedeniyle tercih edilmektedir. Bu çalışmada, cam ve fiber takviyeli dokuma kompozit plakalardan oluşan zırhların sahip olduğu geometrilerin, balistik etkiye karşı olan direnci incelenmiştir. Zırhların farklı geometrileri, eşit kalınlık ve eşit projeksiyon alanına sahip olarak tasarlanmıştır. Zırh tasarımında, eğrilik merkez açısı tasarım parametresi olarak belirlenmiştir. Tek eğrilik merkezine sahip zırhlar ANSYS ACP’de modellenmiş ve ANSYS Explicit Dynamics kullanılarak simülasyonları gerçekleştirilmiştir. Her farklı hızdaki simülasyonlar için, sınır koşulları ve başlangıç koşulları sabit tutulmuştur. Simülasyonlarda, zırhların katman sayıları, katman kalınlıkları, katman sıraları, mermi geometrisi, mermi ağırlığı ve mermi-zırh mesafesi gibi parametreler aynı olarak belirlenmiştir. Simülasyon çıktıları arasında, merminin zırhtan ayrılma hızları ve zırh yüzeyinde oluşan kuvvetler yer almaktadır. Bu çıktılar, zırhların karşılaştırılması ve performans analizi için kullanılmıştır. Buna göre, eğri zırhların birçoğu, birçok farklı hızda düz plakaya kıyasla balistik etkiye karşı daha dayanımlı olduğu gözlemlenmiştir. Bu bulgular, katmanlı kompozit zırhların geometrik özelliklerinin enerji emilimi üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğunu ve eğrilik merkez açısının zırh tasarımında optimize edilmesinin performans artışı sağlayabileceğini göstermektedir.</p>Mehmet Orhan Şenaslanİlyas İstif
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211175976310.59287/icaens.1092Mega Projelerin Halka Arz Yöntemi ile Finansmanı Üzerine Bir İnceleme: Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu Örneği
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1093
<p>Dünya genelinde altyapı yatırımları genellikle çeşitli finansman modelleriyle gerçekleştirilmektedir. Yap-işlet-devret (YİD) modeli, yaygın olarak tercih edilen bir yöntem olup, özel sektörle yapılan anlaşmalar aracılığıyla projelerin finansmanı ve işletmesi sağlanmaktadır. Türkiye’de de altyapı projeleri çoğunlukla YİD modeliyle finanse edilmektedir. Bu model, projelerin özel sektör tarafından finanse edilmesini, inşasını ve işletmesini öngörmektedir. Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu da Türkiye'nin YİD modeliyle gerçekleştirilen önemli projeleri arasında yer almaktadır. Projede kullanılan kredili finansman yöntemi, YİD modelinin bazı sorunlarına neden olmaktadır. Uzun vadeli işletme süresi ve kredi faizi gibi mali yükümlülükler, projelerin finansal sürdürülebilirliğini etkileyebilmektedir. Ayrıca, devletin garanti geçiş ücreti gibi mali yükümlülükleri de söz konusu olabilmektedir. Bu çalışmada, mevcut sorunları azaltmak için halka arz finansman yöntemi önerilmektedir. Halka arz, projelerin finansmanında halkın doğrudan katılımını sağlayarak, projelerin mali yükümlülüklerini ve devletin garanti ücret gibi ödemelerini azaltmaktadır. Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu örneği üzerinden halka arz finansman yönteminin potansiyeli incelenmiştir. İç verim oranı analiziyle, bu alternatif finansman yönteminin faizli kredi finansmanından daha verimli olduğu ortaya konulmuştur. Elde edilen en temel bulgular, halka arz finansman yönteminin projelerin mali yükümlülüklerini azaltabileceği, devletin garanti ücreti gibi ödemeleri minimize edebileceği ve halkın projeye doğrudan katılımını sağlayarak finansmanı çeşitlendirebileceğidir. Altyapı yatırımlarının finansmanında halka arz finansman yönteminin, mevcut sorunları azaltabileceği ve daha sürdürülebilir bir finansman modeli sunabileceği görülmektedir.</p>Ramazan GürbüzRıdvan Yalçın
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211176477410.59287/icaens.1093Omurilik Felçli Fiziksel Engelli Bireylere Yönelik Giyilebilir Teknoloji Ürünlerdeki Sensörlerin Sahip Olması Gereken Özelliklerin Değerlendirilmesi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1094
<p>Omurilik felçli engelliler, günlük yaşamda birçok engel ve problem ile karşılaşmaktadır. Bunlardan en önemlilerinden birisi, duyu bozukluğu oluşan omurilik felçli engellilerde his kaybı nedeniyle, vücutlarında meydana gelebilecek kanama, yanma ve yaralanma gibi durumları algılayamamalarıdır. Vücutlarında meydana gelebilecek bu ve benzeri durumları duyu kayıpları nedeniyle algılayamamalarına karşı, bu kayıpları telafi edecek alternatif bir giyilebilir teknolojik ürün arayışı bulunmaktadır. Yapılan bu çalışmada, omurilik felçli bireylerin vücutlarında meydana gelebilecek olumsuzlukları algılayacak bir sensörün üretilmesi halinde hangi özellikleri barındırması gerektiğine dair bir karar problemi ele alınmıştır. Üretilecek üründeki özelliklerinin belirlenmesinde etkili olacağı düşünülen kriterler uzmanlar aracılığıyla belirlenmiştir. Uzmanlar tarafından belirlenen kriterlerin ağırlıkları çok kriterli karar verme (ÇKKV) yöntemlerinden analitik hiyerarşi prosesi (AHP) yöntemi ile hesaplanmıştır. Ardından ise sensörde olması gereken özelliklere ilişkin alternatifler ise TOPSIS ve PROMETHEE yöntemleri ile sıralanarak karşılaştırmalı bir analiz gerçekleştirilmiştir. Çalışmada AHP yöntemi ile elde edilen kriter ağırlıkları TOPSIS ve PROMETHEE yöntemlerinde veri olarak kullanılarak hibrit bir karar modeli önerilmiştir. Elde edilen sonuçlara kriterler arasında hayati riske sebebiyet verme kriteri önem düzeyi en yüksek kriter olarak belirlenmiştir. Sensörün bulundurması gereken alternatif özellikler arasında ise TOPSIS ve PROMETHEE yöntemine göre vücutta meydana gelebilecek kanamaları algılama alternatifi birinci alternatif olarak belirlenmiştir. Çalışmanın elde edilen sonuçları fiziksel engellilere yönelik bu tarz ürün üretimi yapabilen sektör temsilcileri için kullanılabilir nitelikte olup aynı zamanda omurilik felçli fiziksel engelli bireylerin ise hayatlarını kolaylaştıracaktır.</p>Emre YazıcıMehmet TanHacı Mehmet Alakaş
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211177579010.59287/icaens.1094Fluid-elastic Instability Effect of Groove Cylinder in Heat Exchanger
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1095
<p>The fluidelastic instability impact of groove cylinders in heat exchangers are investigated in this study, and explores associated phenomena of flow-induced vibration and fluidelastic instability. The primary focus is on investigating the performance of various rows of tubes in the tube bundle, with a particular emphasis on the largest instability identified in the third row. The analysis also considers the impact of a triangular arrangement of tubes within the tube bundle. The addition of groove tubes in the heat exchanger proved to greatly delay the onset of fluidelastic instability, lowering the possibility of flowinduced vibration. Despite the improved impact of groove cylinders, the study found that the third row of tubes in the tube bundle had a higher degree of instability than the other rows. This result emphasizes the significance of tube location and arrangement throughout the design phase in reducing fluidelastic behavior. Overall, this study shows that groove tubes may delay fluidelastic instability and reduce the frequency of flow-induced vibration in heat exchangers. The design may significantly improve the operating efficiency and reliability of the heat exchanger by using groove cylinders and carefully studying tube designs and optimize heat exchanger performance.</p>Javaria QadeerMuhammad Moin AkhtarRiffat Asim Pasha
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211179179610.59287/icaens.1095Service Quality in Maritime Businesses: Bibliometric View
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1096
<p>Service quality is crucial in the maritime sector, as it is in all sectors. Service quality research in maritime businesses continues due to technological developments, changing environment and human profile. The study aims to current a holistic perspective to research evaluating service quality in maritime businesses with visual mapping and bibliometric analysis method. Therefore, 122 article were identified in the Web of Science database. It was analyses with the VOSviewer program. It was determined that scientists from 41 countries, especially China, were study. It is possible to say that the number of research carried out in 2022 represents approximately 20% of the total scientific production. This indicates that production will continue to increase.</p>Ali TehciYusuf Ersoy
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211179780010.59287/icaens.1096Overview of Hydrogen Production by Electrochemical Method; Advantages and Disadvantages
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1097
<p>Electrochemical methods are an important technology for environmentally friendly and sustainable hydrogen production. These methods are carried out using electrocatalysts and electrodes. In the hydrogen production process, hydrogen gas is obtained thanks to the electrochemical reactions that take place between the anode and cathode electrodes. On the anode side, hydrogen gas undergoes oxidation and dissociates into hydrogen ions. This reaction occurs when hydrogen molecules lose electrons. Electrocatalysts accelerate the oxidation reaction, enabling the active breakdown of hydrogen. On the cathode side, hydrogen ions and electrons combine to form hydrogen gas. Electrocatalysts increase efficiency by catalyzing the formation of hydrogen gas. Electrochemical hydrogen production is of great importance in reducing dependence on fossil fuels, reducing greenhouse gas emissions and promoting clean energy sources. These methods can use electricity from sources such as solar or wind energy, integrating with renewable energy sources. Electrochemical hydrogen production has advantages such as high efficiency, low emissions, low cost and wide applicability. However, difficulties may also be encountered, such as the activity and durability of electrocatalysts. Research and development focuses on discovering more efficient and economical electrocatalysts and improving the hydrogen production process. In conclusion, electrochemical methods are a promising technology for clean and sustainable hydrogen production and play an important role in the field of energy conversion.</p>Ayşe Elif ATEŞSinan ATEŞ
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211180180610.59287/icaens.1097Biological Hydrogen Production from Urban and Industrial Wastewater
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1098
<p>Biological hydrogen production is a process in which microorganisms convert organic matter into hydrogen gas. This renewable energy production method is of great interest as an environmentally friendly and sustainable energy source. Biological hydrogen production can be accomplished using different methods. The dark fermentation method is a process in which organic substances are converted into hydrogen gas by microorganisms in anaerobic (oxygen-free) environments. In this method, organic materials are subjected to the fermentation process and hydrogen gas is released. This process also offers a solution for waste management. Photo fermentation is a process in which photosynthetic organisms convert organic materials into hydrogen gas using light energy. The light is absorbed by the photosynthetic pigments and provides the necessary energy for hydrogen gas production. In this method, clean hydrogen gas can be produced using solar energy. Biological hydrogen production methods have several advantages. These include the use of renewable resources, low greenhouse gas emissions, waste management and low energy consumption. However, there are also some disadvantages depending on the methods, for example limited light access or the difficulty of obtaining the purity of hydrogen gas. Biological hydrogen production is a promising method to meet clean and sustainable energy needs. Continuous research and development studies continue to increase the efficiency of these methods and eliminate their disadvantages. In the future, with the more widespread use of biological hydrogen production methods, the diversity of clean energy sources will increase and environmental sustainability will be ensured.</p>Ayşe Elif ATEŞSinan ATEŞ
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211180781210.59287/icaens.1098ASSESSING THE EFFICACY OF LSTM, TRANSFORMER, AND RNN ARCHITECTURES IN TEXT SUMMARIZATION
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1099
<p>The need for efficient and effective techniques for automatic text summarization has become increasingly critical with the exponential growth of textual data in different domains. Summarizing long texts into short summaries facilitates a quick understanding of the key information contained in the documents. In this paper, we evaluate various architectures for automatic text summarization using the TEDx dataset, a valuable resource consisting of a large collection of TED talks with rich and informative speech transcripts. Our research focuses on evaluating the performance of Long Short-Term Memory (LSTM), Gated Recurrent Unit (GRU), Recurrent Neural Network (RNN) and Transformer architectures for automatic text summarization. We measure the accuracy of each model by comparing the generated summaries with human-written summaries. The findings show that the Transformer model achieves the highest accuracy, followed closely by the GRU model. However, LSTM, RNN exhibit relatively lower accuracies. We also investigate the trade-off between accuracy and conciseness in summarization. Our study reveals that the Transformer model succeeds in producing accurate and concise summaries, albeit at a higher computational cost. On the other hand, the GRU model strikes a desirable balance between accuracy and conciseness, making it a suitable choice. Overall, this research provides valuable insights into the effectiveness of different architectures for automatic text summarization and highlights the superiority of the Transformer and GRU models in this area.</p>Seda BAYATGultekin ISIK
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211181382010.59287/icaens.1099NTRU Anahtar Kapsülleme Mekanizması İçin Uygulamaya Özel İşlemci Tasarımı
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1100
<p>Kuantum Sonrası Kriptografi son yıllarda oldukça aktif araştırma alanlarından biri haline gelmiştir. Kuantum çağına uygun, güvenli ve çok geniş bir uygulama alanında kullanıma uygun anahtar paylaşım mekanizmaları ve dijital imza algoritmaları tüm insanlık için kritik ihtiyaçlardandır. Buna yönelik olarak NIST tarafından organize edilen standartlaştırma süreci halen devam etmektedir. Sürecin final aşamasına kadar ulaşan aday anahtar kapsülleme mekanizmalarından birisi de bu alanda bilinen en eski algoritmalarından olan NTRU’dur. Tam sayı kafesler üzerinde tanımlanan En Kısa Vektör Problemi ile kurgulanan NTRU algoritması kuantum sonrası haberleşme sistemleri için hızlı ve güvenli bir alt yapı sunmaktadır. NTRU ile hem klasik bilgisayarlar hem de kuantum bilgisayarlarla yapılabilen ataklara karşı dayanıklı ve ölçeklendirilebilir bir anahtar paylaşım sistemi tasarlanabilir. Ancak bir algoritmanın teorik olarak başarılı olması onun pratik anlamda da uygulanabilir olması anlamına gelmez. Bir algoritmanın dijital sistemlerde kullanılabilir olması için yeterince yüksek performanslı ve verimli olarak çalıştırılabilmesi gerekir. Kriptografi uygulamaları gömülü sistemlerde de yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu nedenle Kuantum Sonrası Kriptografi algoritmalarının hızlı ve verimli bir şekilde çalışmasını sağlayacak donanım hızlandırıcılar geliştirilmelidir. Bu çalışmada, NTRU için tasarlanmış, Taşıma Tetiklemeli Mimari işlemcilerde kullanılabilecek donanım hızlandırıcılar önerilmektedir. Ayrıca bu komutların eklendiği 64-bit işlemci tasarımı performans, enerji tüketimi ve yonga alanı açısından endüstride yaygın olarak kullanılan RISC-V mimarili işlemcilerle karşılaştırılmaktadır.</p>Latif AkçayMustafa Alptekin Engin
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211182182510.59287/icaens.1100Çukur ve Tümsek Ayna Geometrisinde Emici Yüzeye Sahip Güneş Hava Kolektörlerinin Sayısal Analizi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1101
<p>Sürdürülebilir bir gelecek anlamında yenilenebilir enerji kaynakları oldukça büyük önem taşımaktadır. Bu anlamda güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanmak için farklı sistemler üretilmiştir. Güneş hava kolektörleri de yenilenebilir enerji kaynaklarının en temeli olan güneş enerjisinden faydalı enerji elde etmek amacıyla üretilmiş olan bir sistemdir. Günümüzde güneş hava kolektörlerinin performansının iyileştirilmesi amacıyla pek çok çalışma yapılmıştır. Bu çalışmada da güneş hava kolektörlerinin performansını arttırmak amacıyla çukur ayna, tümsek ayna ve çukur-tümsek ayna şeklindeki emici yüzeylere sahip güneş hava kolektörleri geleneksel düz plakalı kolektör ile karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Sayısal olarak gerçekleştirilen bu analizlerin yapılmasında Hesaplamalı Akışkanlar Dinamiği (HAD) yaklaşımından yararlanılmıştır. Her bir sistemde giriş noktası için hava akış hızı 2.5 m/s belirlenmiş olup laminer akış modeli altında analizler yapılmıştır. Yapılan analizlerin sonucunda düz plakalı sistemden yaklaşık olarak 47.35C, çukur ayna modeline sahip sistemden 50.60C, tümsek ayna modeline sahip sistemden 39.75C ve çukur-tümsek ayna modeline sahip sistemden 53.54C hava çıkış sıcaklıkları elde edilmiştir. Bunun yanı sıra hava akış hızında maksimum düşüş çukur ayna modelinde elde edilmiştir. Elde edilen sonuçlara bağlı olarak maksimum performans çukur-tümsek ayna modeline sahip güneş hava kolektöründen elde edilirken, düz plakalı güneş hava kolektörü ile çukur ayna modeline sahip güneş hava kolektörü benzer karakteristikler sergilemiştir. Buna bağlı olarak mevcut çalışmada sayısal olarak incelenen güneş hava kolektörlerinin farklı modifikasyonlar ile daha olumlu sonuçlar verebileceği bulgusuna varılmıştır.</p>Murat ÖZTÜRKErdem ÇİFTÇİ
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211182683010.59287/icaens.1101Sürdürülebilirlik Kapsamında Coğrafi Bilgi Sistemleri Çalışmalarının İncelenmesi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1102
<p>Günümüzde sürdürülebilirlik kavramı popüler hale gelmeye başlamış, araştırmacılar çalışmalarında sürdürülebilir yöntemlere yer vermeye ağırlık vermiştir. Bununla beraber Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS), sürdürülebilir kavramının dahil olduğu alanlarda uygun analiz yeteneğiyle çözümler sağlamaktadır. Bu bağlamda bu çalışma, literatürdeki çalışmaları inceleyerek, mevcut durumda Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Sürdürülebilirlik kavramlarının hangi konularda yer aldığını ve hangi yöntemlerle çözümlemeler getirdiğini ortaya koymak amaçlamaktadır. Bu amaca yönelik olarak, literatür taraması yapılarak konuyla ilgili ulusal çalışmalar dikkate alınmıştır. Bu noktada veriler, DergiPark veri tabanından elde edilmiştir. Zaman periyodu olarak herhangi bir filtreleme uygulanmamıştır. Anahtar kelimeler olarak “CBS”, “Coğrafi Bilgi Sistemleri”, “Sürdürülebilir” kavramları girilmiş, coğrafi bilgi sistemleri ve sürdürülebilirlik kavramlarını birlikte ele alan çalışmalar incelenmiştir. Çalışma sonucunda, literatürdeki mevcut çalışmalar kategorize edilerek değerlendirmede bulunulmuştur. Elde edilen sonuçlara göre, mevcut literatürde kentsel planlama üzerine yapılan çalışmaların yoğunlukta olduğu görülmüştür.</p>Mahmud Zahid MutluM. Hanefi Calp
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211183183710.59287/icaens.1102TARIMDA DRONE SEÇİMİ VE ÇİZELGELEMESİ: KIRIKKALE İLİ ÖRNEĞİ
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1103
<p>Üretimde verimliliğin ve sürekliliğin sağlanması adına teknolojini gelişmesiyle yenilikçi yaklaşımlar ortaya çıkmaktadır. İnsansız hava araçları bu teknolojik ekipmanlardan bir tanesidir. İnsanız hava araçlarının sensörlerinden ve kameralarından gelen görüntüler, yapay sinir ağında veya görüntü işleme yazılımlarında kullanım amaçlarına göre dönüştürülüp uygun hale getirilebilir. Bu sayede normalden daha az işgücü ve hızlı bir şekilde uygulama işlemleri gerçekleştirilebilir. Tarım da bu kullanım alanlarının başında gelmektedir. Geleneksel tarım aletlerinin toprak sıkışıklığını ve sürüklenmeyi artırması, tarımda insansız hava aracı kullanımının önemini artırmaktadır. Çünkü insansız hava aracı sayesinde bu sıkışıklık ve sürüklenme azalır bu da ilaç kullanım ihtiyacını düşürür. Bu yönler çevrenin korunmasında pozitif bir etki sağlamaktadır. Bu kapsamda Kırıkkale İlinde tarımda nasıl, nerede, hangi yolla, hangi türlerle ne tip ilaçlarla ve ne zaman insansız hava aracına başvurmalıyız sorularını çiftçiler için cevaplanıp, bu soru ve sorunlar uzmanlar tarafından belirlenen kriterler ile ele alınmış ve çok kriterli karar verme (ÇKKV) ve matematiksel model yöntemlerinin hibrit kullanımıyla çözümlenmiştir. Çok kriterli karar verme yöntemlerinden Analitik Hiyerarşi Prosesi (AHP), TechniqueforOrderPreferencebySimilaritytoIdeal Solution (TOPSIS), PreferenceRankingOrganizationMethodforEnrichmentEvaluations (PROMETHEE) ve VlseKriterijuskaOptimizacija I KomoromisnoResenje (VIKOR) yöntemleri ile uygun seçim yapılmıştır. Ayrıca problemin verileri doğrultusunda oluşturulan matematiksel modelin ILOG CPLEX programı ile çözülmesi ile birlikte haftalık olarak kapasite kısıtlarını aşmadan ürünlerin takvim çizelgelemesinde verilen ilaçlama ve ekim işlemleri talepleri karşılanmıştır.</p>Mehmet Batuhan GürbüzYasin ErbaşSerhat AdaErvanur KaraşahinEmel GüvenTamer Eren
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-212023-07-211183886910.59287/icaens.1103Contact force of composite plate impacted at low energy alteration by hygrothermal conditions
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1104
<p>Quite recently, considerable attention has been paid to the phenomena of impact. To enrich and give more light on the phenomena, this work is presented to give a comprehensive account of the effect of contact force due to an impact on composite plate subjected to an hygrothermal conditions specially those made of Glass/Polyester. A comparative study between an experimental data obtained by [1] from impact tests to those obtained by simulations was firstly conducted. Based on the obtained results, it can be concluded that model reproduce very successfully the experimental studies. The obtained numerical forces will be then used in Modde V 5.0 software to establish an DOE plan ‘design of experiments’. Two factors are taken into consideration: the absorbed mass of water by the material and the drop height of the projectile and their effects on the numerical contact force. From the results it has been carried out that the numerical contact force is reduced for aged plates. The most influencing parameter is the drop height of the projectile. An important implication of these findings is that a mathematical model is established which governs the contact force in the domain studied.</p>Mustapha RABOUHKamel ZOUGGARKhelifa GUERRAİCHE
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221187087810.59287/icaens.1104Numerical Comparison of Active Shielding Techniques for Magnetic Fluid Hyperthermia Application
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1105
<p>This study aims to eliminate magnetic field leakage at 100 kHz with active shielding in Magnetic Fluid Hyperthermia (MFH) system. First of all, the structural and operational features of the MFH system were analyzed. Then, the active regions of the coils were determined, graphical results were obtained and the designs were compared with each other. We first simulated the magnetic field distribution of a circular coil active shielding system by the commercial software tool COMSOL Multiphysics. Secondly, a single D-shape shielding was configured in the MFH system and the size and location of the shielding were examined. The magnetic field attenuation percentages of the methods in the x, y, z axes and the target region selected as the representative tumor region were compared. The simulation results show that the shielding ability of the double D-shape shielding type is better in the x and y axes than the other coil types (51.43% for the x-axis and 95.77% for the y-axis). The fact that the attenuation percentage of this shielding type in the target region is 0.0287% is a secondary advantage. It has been observed that the attenuation in the z-axis is higher in other shielding types, but the attenuation percentage in the target region also increases.</p>Serhat Küçükdermenci
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221187988810.59287/icaens.1105Alıç Püresi ile Marinasyon ve Ultrason Uygulamasının Hindi Göğüs Etinin Fizikokimyasal, Teknolojik ve Tekstürel Özellikleri Üzerine Etkisi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1106
<p>Beyaz et, fiyatının kırmızı ete göre daha düşük ve sağlıklı olması nedeniyle tercih edilmektedir. Tavuklara göre daha dayanıklı, uzun ömürlü ve karkas veriminin yüksek olması hindilerin önemli avantajları arasındadır. Et kalitesinin parametrelerinden biri gevreklik olup satın alma ve müşteri memnuniyeti üzerinde önemli etkisi bulunmaktadır. En az derecede işlenmiş, güvenilir et ve et ürünlerine olan talep, araştırmacıları ve gıda üreticilerini alternatif gıda işleme teknolojileri üzerine araştırmalara yöneltmiştir. Ultrason; ısıl olmayan, etkili, emniyetli, hücrelerin parçalanması ve ekstrakt üretimi için kullanılabilen bir gıda işleme yöntemidir. Kanatlı etinin ileri işleme teknolojileri ile işlenmesinde marinasyon uygulaması önemli bir yere sahiptir. Tüketiciler daha lezzetli ürünler tüketebilmekte, üreticiler ise yüksek verimli ve raf ömrü uzun ürünler üretebilmektedir. Alıç; antioksidan polifenoller, vitaminler, saponin, organik asit ve birçok yararlı biyoaktif bileşen içermektedir. Çalışmamızda %5 alıç püresi ile marinasyonun hindi göğüs eti örneklerin pH değerlerini düşürdüğü, ultrason uygulamasının ise örneklerin pH değerleri üzerinde önemli düzeyde etkisinin bulunmadığı saptanmıştır. Hindi göğüs etlerinin L*, a* ve b* parametreleri arasındaki fark istatiki açıdan önemli (P <0.01) bulunmuştur. En düşük sertlik, sakızımsılık ve çiğnenebilirlik değerlerinin %5 alıç püresi ile marine edilerek ultrason uygulanan örneklerde (HAU) olduğu, bunu yalnızca %5 alıç püresi ile marine edilen (HA) hindi göğüs eti örneklerinin takip ettiği tespit edilmiştir. %5 alıç püresi ile marinasyon ve ultrason uygulamaları, hindi etlerinin lipit oksidasyonu (TBA) ve pişirme kaybı (PK) değerlerini düşürmüştür. HAU örneklerinin en düşük TBA değerine sahip olduğu tespit edilmiştir. Ultrason uygulanarak pişirilen HU ve HAU örneklerinin, uygulanmayan HK ve HA örneklerine kıyasla daha düşük pişirme kaybı değerlerine sahip olduğu belirlenmiştir. Panelistler tarafından en yüksek tekstür puanları; HU örneği (7.00) ve HAU örneğine (7.71) verilmiştir. Tekstür Profil Analizleri (TPA) ve duyusal analiz sonuçları birbirini desteklemiş olup alıç püresi ile marinasyon ve ultrason uygulamalarının hindi göğüs etinin gevrekliğini artırdığı belirlenmiştir. Sonuç olarak; hindi göğüs etlerinin teknolojik (PK ve TBA), tekstürel ve duyusal özellikleri açısından %5 alıç püresi ile marinasyon ve ultrason uygulamalarının kombine kullanımının en iyi etkiyi sağladığı, bunu ayrı ayrı kullanımlarının takip ettiği belirlenmiştir.</p>Nuran ERDEMSüleyman GÖKMEN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221188989910.59287/icaens.1106Office Seat Design And Analysis
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1107
<p>An office seat, or work chair, is a type of chair that is designed for use at a desk in an Office. Usually a padded back, a padded seat, arm that enables us to rest and the back of the chair has wheels. Office seats presently, in offices, hospitals and homes, in many places It is a product we come across. The thing that makes this product so popular compared to the chair casual/comfortable and has provided the ability to move that is. Related to working life according to the results of the review, especially for employees in small and medium-sized organizations they spend more than sitting for the sleep period. For this reason, and 19. the emergence century the reason increase employee productivity by increasing employees the time to sit office chair and study chair was named as product due. In this study two study models in standards sizes we use in our daily lives SOLIDWORKS student version of the program reviewed in the design of the seat. Also this ANSYS student version of the program in the analysis of the designs was carried out.</p>Mehmet Berkay YaltıraklıOkan Gül
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221190090610.59287/icaens.1107Biomedical signal processing methods for neuromarketing: A comparative study
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1108
<p>Neuromarketing involves the integration of neuropsychology into marketing research, focusing on analyzing consumer sensory-motor actions, including cognitive and emotional responses to marketing stimuli, using advanced technologies. It represents one of the latest strategies in marketing research and has the potential to shape the future of the field. Numerous studies have already been conducted in this domain to enhance research outcomes. Nevertheless, the literature indicates that there are still opportunities for further advancements and improvements. A literature review was conducted in this article to explore the availability of an openly accessible dataset widely utilized by researchers in the field of neuromarketing. We examined the signal preprocessing, feature selection, feature extraction, and classification methods employed in studies utilizing the dataset created by Yadava et al.</p>Suzan SABANEda DAĞDEVİR
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221190791310.59287/icaens.1108PANDEMİ DÖNEMİNDE HASTA BAKIMINDA GİYİLEBİLİR TEKNOLOJİLERİN KULLANIMI VE HASTA BAKIMI UZAKTAN EĞİTİM PROGRAMLARI İÇİN GELECEKTEKİ UYGULAMA ALANLARI
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1109
<p>Pandemi süreci insanlık için pek çok açıdan değişimlerin başlangıcı olmuştur. Sağlık uygulamalarından, eğitim sektörüne, hizmet sektöründen belirli üretim kollarında bu değişim derinden hissedilmiştir. Bu değişimde ise en büyük baskı şüphesiz ki sağlık ve eğitim sektörlerinde olmuştur. Sağlık sistemi hem pandeminin sağlık üzerindeki etkilerini sararken diğer taraftan kronik hastalığa sahip veya sürekli tedavi görmesi gereken bireylerin tedavi süreçlerini takip etmek durumunda kalmıştır. Eğitim sistemi de benzer şekilde, okul çağındaki her seviyeden bireyin eğitiminde süreklilik sağlamak adına yenilikçi teknolojiler geliştirmiş ve bu teknolojiler üzerinden sektörün devamlılığını sağlamışlardır. Bu dönemde eğitim sektöründe çığır açıcı yenilikler beraberinde gelmiştir. Bu sistemlerin pandemi sürecinde hasta bireylerin eğitimleri ve sağlık kontrolünde kullanılabilir olması oldukça ilginç bir yöntem olmuştur. Aynı zamanda var olan web tabanlı veya offline sistemlerin daha aktif olarak kullanılabilirliği başarılı bir şekilde aktive edilmiştir. Bu noktada hastane sürecindeki baskının azaltılması, sürekli tedaviye ihtiyaç duyan bireylerin eğitim süreçlerinden kopmaması sağlanmıştır. Süreçte mevcutta var olan açık öğretim sistemleri daha aktif olarak kullanılmaya başlanılmış, web tabanlı akıllı eğitim modüllerinin geliştirilmesi sağlanmış ve uygulanılmaya başlanılan akıllı gözlükler, sensör duyarlı hasta bakım ve eğitim sistemleri, hasta bakımının yanı sıra hastanın eğitim sürecinde devamlılığını sağlayan robot sistemleri geliştirilmiş ve hızlı bir şekilde piyasada yer edinmeye başlanılmıştır. Bu süreç belirtildiği gibi oldukça hızlı gelişmiştir. Nihayetinde var olan ve mobil telefonlar, bilgisayarların ya da akıllı bileklik gibi sistemlerin daha aktif olarak kullanımın yanı sıra, akıllı cihazların gelişimini beraberinde getirmiştir. Bu gelişmeler ise sağlık sistemindeki baskının azaltılmasını sağlamıştır. Eğitim alanında ise yapısal reformlarla birlikte yüz yüze eğitimin hibrit eğitim veya blend eğitim modülleri gibi işlenebileceği, hasta veya sağlıklı öğrencilerin daha aktif takip edilmesine olanak sunmuştur. Bu araştırma ile hasta bakımında kullanılan sistemler ve bu sistemlerin güncel durumu ve gelecekteki öngörüleri üzerine yapılmıştır. Elde edilen verilerin ilerideki aktif uygulamalar için önemli çıktılar olması öngörülmüştür. Bu çalışma Anadolu Üniversitesi Uzaktan Öğrenim A.B.D. yayınlanan proje ödevinden türetilmiştir.</p>Saliha BekmezciSerap Uğur
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221191491910.59287/icaens.1109Seismic Strengthening of Stone Barrel Vault Structures by Foam Concrete
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1110
<p>Historical buildings are the cultural heritage of the world. Preservation of historical buildings is important in the past and today. In particular, material fatigue, environmental vibration effects and natural disasters that occur over time cause great damage to historical structures. It is thought that many historical buildings will not reach the next years due to neglect. In order to prevent this situation, historical buildings should be maintained and strengthened if necessary. In addition, historical buildings should have sufficient stiffness to prevent collapse against pre-disaster situations. Stone barrel vaults are one of these historical cultural heritages. Many stone barrel vault type historical structures are frequently encountered today. In order for stone barrel vaults to be transferred to the future, care should be taken and they may need to be strengthened periodically, especially after disasters. For all these reasons, in this study, the foam concrete method, which is one of the retrofitting methods of buildings, is mentioned. Thus, the effect of the foam concrete method applied on an exemplary stone barrel vault on modal parameters has been demonstrated. In this comparative study, it was observed that the stiffness of the stone barrel vault increased with the foam concrete method. As a result of this study, it is suggested to retrofitting the stone barrel vault with the foam concrete method, taking into account the state of the stone barrel vault and environmental factors.</p>Furkan Günday
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221192092510.59287/icaens.1110Investigation of GRC Retrofitting Effect on Masonry Dome Using FEM
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1111
<p>Historical buildings are the cultural heritage of the world. Preservation of historical buildings is important in the past and today. In particular, material fatigue, environmental vibration effects and natural disasters that occur over time cause great damage to historical structures. It is thought that many historical buildings will not reach the next years due to neglect. In order to prevent this situation, historical buildings should be maintained and strengthened if necessary. In addition, historical buildings should have sufficient stiffness to prevent collapse against pre-disaster situations. Masonry domes are often seen in historical buildings. Many masonries dome historical structures are frequently encountered today. In order for masonry dome in historical building to be transferred to the future, care should be taken and they may need to be strengthened periodically, especially after disasters. For all these reasons, in this study, the GRC retrofitting method, which is one of the retrofitting methods of buildings, is mentioned. Thus, the effect of the GRC retrofitting method applied on an exemplary historical masonry dome on modal parameters has been demonstrated. In this comparative study, it was observed that the stiffness of the masonry dome increased with the GRC retrofitting method. As a result of this study, it is suggested to retrofitting masonry dome with the GRC retrofitting method, taking into account the state of the historical building and environmental factors.</p>Furkan Günday
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221192693110.59287/icaens.1111Analytical Study on Retrofitting Concrete Retaining Wall with Concrete Lining
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1112
<p>Today, retaining walls are gaining importance with the developing transportation networks. Different solutions are made in the design of retaining walls according to the land structure and ground condition. Various retrofitting methods are used in damaged retaining walls. Especially in recent years, natural disasters in Turkey have also affected the retaining walls. There may be damage and collapse in the retaining walls during and after the disaster. It is predicted that in the event of a possible collapse in the event of a disaster, loss of life and property may also occur. After the disaster, even if the retaining walls have not collapsed, they are damaged. In this case, collapse may occur in the next disaster due to collapse or environmental vibrations. It is also known that in post-disaster situations, it is vital that the transportation network remains active in order to deliver the necessary aid to the region. For all these reasons, in this study, the concrete lining method, which is one of the retrofitting methods of retaining walls, is mentioned. Thus, the effect of the concrete lining method applied on an exemplary retaining wall on modal parameters has been demonstrated. In this comparative study, it was observed that the stiffness of the retaining wall increased with the concrete lining method. As a result of this study, it is suggested to retrofitting the retaining walls with the concrete lining method, taking into account the state of the wall and environmental factors.</p>Sertaç Tuhta
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221193293610.59287/icaens.1112Simulation of Shotcrete in RC Tunnel Using Finite Element Method
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1113
<p>Nowadays, tunnels are gaining importance with the developing transportation networks. Different solutions are made in the design of tunnels according to the land structure and ground condition. Various retrofitting methods are used in damaged tunnels. Especially in recent years, natural disasters in the world have also affected the tunnels. There may be damage and collapse in the tunnels during and after the disaster. It is predicted that in the event of a possible collapse in the event of a disaster, loss of life and property may also occur. After the disaster, even if the tunnels have not collapsed, they are damaged. In this case, collapse may occur in the next disaster due to collapse or environmental vibrations. It is also known that in post-disaster situations, it is vital that the transportation network remains active in order to deliver the necessary aid to the region. For all these reasons, in this study, the shotcrete method, which is one of the retrofitting methods of tunnels, is mentioned. Thus, the effect of the shotcrete method applied on an exemplary tunnel on modal parameters has been demonstrated. In this comparative study, it was observed that the stiffness of the tunnel increased with the shotcrete method. As a result of this study, it is suggested to retrofitting the tunnels with the shotcrete method, taking into account the state of the tunnel lining or mirror and environmental factors.</p>Sertaç Tuhta
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221193794110.59287/icaens.1113The effect of fluorine doping on the improvement of optical properties of lithium oxide
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1114
<p>The field of optical properties encompasses a wide range of phenomena that offer insights into the interaction between light and matter. Understanding and manipulating these properties are essential for various technological applications, including optics, photonics, telecommunications, and advanced material design. In this research, the impact of fluorine doping on the optical properties of lithium oxide was explored using Density Functional Theory (DFT) calculations. DFT is a widely employed computational method in materials science, solid-state physics, and quantum chemistry for studying the electronic structure and properties of materials. It provides an efficient approach to calculate optical properties, facilitating predictions without extensive experimental measurements. The study involves analyzing the real and imaginary parts of the dielectric function, as well as absorption, transmission, and reflection behaviors of the novel fluorine-doped lithium oxide configuration. The optical properties of both pristine and doped Li2O were examined, leading to a comprehensive understanding of the material's characteristics. The resulting spectra exhibited distinctive peaks and valleys, providing valuable insights into the material's energy levels and electronic structure. Doping lithium oxide with fluorine enhanced the absorption power from 140 to 190 in the UV range, making it a promising candidate for applications in optics, photonics, and UV light protection.</p>Nilüfer ERTEKIN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221194294510.59287/icaens.1114OFİS ERGONOMİSİNDE İŞYERİ MOBİLYA TASARIMI
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1115
<p>İnsanların daha rahat ve verimli çalışmaları için çalışma yerlerinin ve düzeninin konforunun sağlanması gerekmektedir. Özellikle masa başında çalışanların için meslek hastalıklarına yakalanmama adına ergonomik bir çalışma ortamı oluşturmak oldukça önemlidir. Çalışma ortamını sağlarken çalışana uygun masa boyutu, masa düzeni, sandalye boyu, sırtlık, ayaklık, klavye ve fare kullanımı için bileklik ekran boyu gibi çalışana göre ayarlanabilen ergonomik ofis malzemeleri mevcuttur. Bu çalışmada, ofis çalışanlarının masa yüksekliği, çalışma alanı düzeni, sandalye yüksekliği, bölmeler gibi birçok konu ele alınarak çalışanların verimini arttırmak için nasıl daha ergonomik olması gerektiği tartışılmıştır.</p>Gül USLUErgün ERASLAN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221194695810.59287/icaens.1115Siyah Havuç Posasının Antimikrobiyal Aktivitesinin İncelenmesi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1116
<p>Siyah havuç (Daucus carota L. ssp.sativus var. atrorubens Alef.) rengini de veren yüksek düzeyde stabil antosiyanine ve fenolik asitlere, bu nedenle antioksidan, antitümör, antimikrobiyal ve antiinflamatuar özelliklere sahiptir. Siyah havuç posası ise daha yüksek polifenol ve biyoyararlanımı daha yüksek antosiyanin içerir, endüstriyel atık olması açısından da gıda endüstrisinde doğal renklendirici olarak çeşitli gıdalarda kullanılmasının yanı sıra doğal antimikrobiyal madde olarak da değerlendirilebilir. Bu çalışmada kuru siyah havuç posasının metanol ile ekstraktı yapılmış ve Bacillus spp, E. coli Tip 1, E. coli O157, Salmonella spp., S. enteritidis, S. typhimurium, L. monocytogenes, S.aureus, C.sakazakii’ye karşı disk difüzyon yöntemi (15ul ve 20 ul) uygulanarak, minimal inhibitör konsantrasyonu (mik) ve minimal bakterisidal konsantrasyonu (mbk) belirlenerek antimikrobiyal aktivitesi değerlendirilmiştir. Sonuçlar siyah havuç posasının metanol ekstraktlarının Bacillus spp, ve S.aureus ‘a karşı antimikrobiyal etkisinin olduğunu, disk difüzyon yönteminde konsantrasyon arttıkça inhibisyon zon çapının arttığını göstermiştir. S.aureus için 15 ul ekstraktta 10,77 ± 0,92 mm, 20 µl ekstraktta 11,78 ± 0,13 mm, Bacilllus spp. için 15 ul ekstraktta 10,13 ± 0,42 mm, 20 µl ekstraktta 10,70 ± 0,35 mm çapında inhibisyon zonlarının oluştuğu gözlenmiştir. Minimal inhibitör konsantrasyonu (mik) Bacillus spp, ve S.aureus için sırasıyla 3,125 mg/ml ve 6,25 mg/ml, minimal bakterisidal konsantrasyonu (mbk) ise sırasıyla 50 mg/ml ve 250 mg/ml olarak belirlenmiştir.</p>Tülay DURANZuhal SAHINFatih SONMEZ
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221195996310.59287/icaens.1116Two-Position Synthesis of the Four-Bar Planar Linkage Mechanisms Using Artificial Neural Networks
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1117
<p>The four-bar linkage mechanism is a fundamental and widely recognized mechanism with diverse applications, including various vehicle components, rehabilitation robotics, and rotary and reciprocating engines. Traditional textbooks introduce graphical and analytical solutions for the kinematic synthesis problem of the four-bar mechanism in different positions, while research articles explore its applications in various fields. Recently, artificial neural network (ANN) methods have gained popularity across different research domains. Researchers have proposed different solution approaches using ANN algorithms for the inverse and forward kinematic analysis problems of these mechanisms. However, the specific use of ANN algorithms for solving the two-position kinematic synthesis problem of the four-bar planar linkage mechanism has not been explored yet. This study aims to address this gap by introducing a solution for the two-position kinematic synthesis problem of the four-bar planar linkage mechanism using an artificial neural network algorithm. The Levenberg-Marquardt backpropagation neural network algorithm is chosen due to its speed, combination of Gauss-Newton training algorithm and steepest descend method, and ability to provide stable convergence of the training error. The neural network algorithm is trained, validated, and tested using a total of 50 randomly split data sets. Additionally, an additional test is conducted using all 50 data sets to evaluate the performance of the trained neural network algorithm. The study presents and discusses the results of the artificial neural network algorithm solution.</p>Onur Denizhan
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221196497010.59287/icaens.1117Makine Seçiminde Sezgisel Bulanık TOPSIS Yönteminin Kullanılması ve Bir Uygulama
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1118
<p>Üretim işletmelerinde makine satın almak en önemli yatırım kararlarından biridir. Kapasite artırmak, ürün kalitesini iyileştirmek ve üretim süreçlerinin verimliliğini artırmak isteyen işletmeler belli dönemlerde makine parkurunda değişiklik yapmaya ihtiyaç duymaktadırlar. Bu tip karar problemleri birden fazla kriterin değerlendirilmesinin gerekliliği ve yüksek yatırım maliyetinden dolayı grup kararı ile sonuca ulaştırılmakta ve çok kriterli karar verme teknikleri ile değerlendirilmektedir. TOPSIS (Technique for Order of Preference by Similarity to Ideal Solution), doğrusal bir ağırlıklandırma tekniği kullanarak pozitif ideal çözüme en yakın ve negatif ideal çözüme en uzak çözümü belirleyen bir yöntemdir. Bulanık TOPSIS, belirsizlik ve çoklu karar vericilerin olduğu karar verme problemlerinde kullanılan etkili bir yöntemdir. Karar vericiler, kriter ve alternatif değerlendirmelerini dilsel ifadelerle yapabilirler. Karar vericilerin sözel düşüncelerinin matematiksel modellere yansıtılabilmesi için bulanık kümelerin popüler bir uzantısı olan sezgisel bulanık kümeler kullanılabilir. Sezgisel bulanık kümelerin TOPSIS yöntemine entegre edilmesi ile Sezgisel TOPSIS yöntemi geliştirilmiştir. Grup karar verme problemlerinde, her karar verici ve kriter eşit öneme sahip olmayabilir. Bu nedenle, sezgisel bulanık TOPSIS yönteminde öncelikle karar vericiler ve ardından karar vericilerin değerlendirmelerine göre kriterler ağırlıklandırılır. Daha sonra alternatiflerin sezgisel ideal çözüme olan uzaklıkları hesaplanır, alternatifler sıralanır ve seçim yapılır. Bu çalışmada cam üretimi yapan bir işletmenin satın almak istediği beş farklı rodaj makinesi değerlendirilmiştir. Bu amaçla sekiz kriter ele alınarak dört farklı karar vericiden görüş alınmıştır. Sezgisel bulanık TOPSIS yöntemi kullanılarak alternatifler sıralanmış ve en yüksek skora sahip olan alternatif tercih edilmiştir.</p>Buse Duygu DAĞIDIRBarış ÖZKAN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221197197610.59287/icaens.1118Comparison of Machinability Performances in Milling of Al-7Si-Mg and Al-7Si-0.6Mg Alloys
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1119
<p>In this study, the microstructural, mechanical and machinability properties of Al-7Si-Mg and Al-7Si-0.6Mg casting alloys were experimentally researched. While the microstructures of the alloys were determined by optical microscope, the hardness values were determined by Brinell method, elongation to fracture, yield (YS) and tensile strength (TS) values were measured by tensile tests. Milling experiments were performed 6 mm diameter of uncoated carbide end mill which two flutes in CNC vertical machining center using different cutting speeds (V), feed rates (f) and a constant depth of cut (DoC). In microstructural examinations, it was observed that the microstructure of the Al-7Si-Mg alloy comprised of a-Al, primary Si, eutectic Al-Si, Mg2Si, B-Al(Fe, Mn)Si, β-Al5FeSi and π-AlSiMgFe phases. In addition to the existing phases, B-Al8Mg3FeSi6 phase was formed in the microstructure of the Al-7Si-0.6Mg alloy. Al-7Si-0.6Mg alloy exhibited higher hardness, YS and TS and lower elongation to fracture (EF) values compared to Al7Si-Mg alloy. In the milling tests, it was stated that the cutting force (CF), built-up layer (BUL) and builtup edge (BUE) reduced with the increment of the V, while it increased with the increment of the</p>Cem ALPARSLANŞenol BAYRAKTAR
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221197798310.59287/icaens.1119The effect of finely ground dune sand on the properties of self-compacting concrete
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1120
<p>Self-compacting concrete (SCC) is a unique concrete that has been developed over the past thirty years. They have the distinct characteristic of being very fluid. SCC differs from conventional vibrated concrete (CVC) in that it is incredibly fluid and doesn't require vibration. In order to reduce the amount of cement required by the increase in paste volume required to allow the concrete to flow, selfcompacting concretes require a large volume of mineral input. The main goal of this research was to ascertain how replacing cement with crushed dune sand (Sd) affected the SCC's physical and mechanical characteristics. The outcomes show that using crushed dune sand in self-compacting concrete produces interesting outcomes in terms of water absorption and compressive strength.</p>Rachid RABEHIMohamed AMIEURMohamed RABEHI
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221198498810.59287/icaens.1120Development of A Fuzzy Logic-Based Cost Modeling System for Sugar Industry
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1121
<p>The objective of the study was to create a fuzzy logic-based cost modelling system for the sugar industry in order to comprehend the impacts of sugar cost determinants on total cost. The designed system takes into account variables such as fluctuating cane prices, cane weight, distribution distances, and crushing cessation. The data is collected from the cost statements of various Pakistani sugar refineries. The primary research objective was to determine the effects of the unpredictability of various cost variables on the ultimate price of sugar. The cost determinants were deemed input variables, while the cost of sugar production was considered an output variable. The cost variables were categorised as follows: cost of basic materials, cost of distribution, cost of labour, cost of operations, factory overheads, and crushing cessation (losses). The Mamdani Fuzzy Inference system was used to analyse the data. To develop the system, 729 fuzzy rules and three levels of fuzzy sets were created. The developed fuzzy logic-based system is able to evaluate the sugar cost structure and take uncertainty factors into account. Consequently, a significant contribution of the developed system is the provision of heuristic principles that facilitate the selection of cost-effective outcomes.</p>Ameer Hamza KhanDr. Muhammad SajidRohail Ahmed
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-221198999510.59287/icaens.1121Silis Dumanı Kullanımının Kolemanit ve Kolemanit Atığı İçeren Harç Karışımların Dayanımına Etkisi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1122
<p>Küresel ısınma sonucu insanların karşı karşıya kalacağı risklerin ve sera gazı salınımının azaltılması amacıyla iklim değişikliğine karşı dirençli kentlerin oluşturulması günümüzde tüm toplumların en öncelikli konuları arasındadır. Dirençli kentler oluşturmak amacıyla yenilenebilir enerji kullanımı, enerji verimliliği, yeşil alanların arttırılması, yaya ve bisiklet kullanımının yaygınlaştırılması, sürdürülebilir atık yönetimi gibi birçok alanda birçok uygulama yapılmaktadır. Atıkların geri dönüştürülmesi ve yeniden kullanımı sürdürülebilir atık yönetimi kapsamında olup doğal kaynak tüketiminin fazla olduğu beton endüstrisinde atık malzemelerin geri kazanılması bu açıdan oldukça önemlidir. Bu çalışmada, silis dumanı, kolemanit ve kolemanit atık kullanımının çimentolu sistemlerin basınç dayanımı ve su emme özelliklerine ayrı ayrı ve hibrid etkisi incelenmiştir. Bu kapsamda çimento ağırlığının %5, 10 ve 15 oranlarında silis dumanı, %0,5, 1, 1,5 ve 2 oranlarında kolemanit ve %1, 3, 5 ve 7 oranlarında kolemanit atığı ikame edilmiştir. Hazırlanan karışımların yayılma, 1, 28, 63 ve 90 günlük basınç dayanımı ile 63 ve 90 günlük su emme kapasiteleri belirlenmiştir. Deney sonuçlarına göre, mineral katkı kullanımı işlenebilirliği azaltmış dolayısıyla akışkanlaştırıcı katkı ihtiyacını arttırmıştır. Silis dumanı ve kolemanit atığının aksine kolemanit kullanımının işlenebilirliği kısmen iyileştirdiği belirlenmiştir. Dayanım sonuçlarına göre, kolemanit ve kolemanit atığı kullanımı karışımların basınç dayanımını ve su emme oranlarını olumsuz yönde etkilemiştir. Silis dumanı kullanımı ise kontrol karışımına kıyasla 1 günlük dayanımları düşürürken, nihai ve ileri yaş dayanımlarını arttırmıştır. Ayrıca silis dumanı ile kolemanit ve kolemanit atığının birlikte kullanımı sonucu kolemanit ve kolemanit atığının sebep olduğu dayanım kaybının silis dumanı ile telafi edilebildiği tespit edilmiştir.</p>Süleyman ÖzenMusa YıldırımMuhammet Gökhan AltunMuhammed Yasin Durgun
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-2211996100410.59287/icaens.1122ZEMİN İYİLEŞTİRME UYGULAMASININ DİNAMİK ZEMİN TEPKİ ANALİZ SONUÇLARINA ETKİSİ
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1123
<p>Türkiye ve dünyanın birçok yerleşim yeri deprem tehdidi altındadır. Deprem neticesinde suya doygun ve gevşek kumlu zeminlerde sıvılaşma olayı meydana gelebilmekte buna müteakip yapıların temellerinde taşıma gücündeki aşırı azalma ya da zeminin akması ve yüksek deformasyonu neticesinde geniş bir alanda birçok yapıyı aynı anda etkileyebilecek zeminden kaynaklı kayma, göçme, aşırı otuma, eğilme, devrilme gibi hasarlar meydana gelebilmektedir. Bu tür zeminler Türkiye, Avrupa ve dünyanın birçok yerinde marjinal zemin davranışı gösteren zeminler olarak tanımlanmaktadır. Marjinal zeminlerde yer alan yapıların tasarımı için sahaya özel deprem tepki analizleri önerilmektedir. Aynı zamanda sıvılaşma gibi davranışa sahip olabilecek marjinal zeminlerde enjeksiyon ve jet-grout gibi zemin iyileştirme ve güçlendirmeleri uygulanmaktadır. Bu tür sıvılaşma potansiyeli olan ve iyileştirme ya da güçlendirme uygulanmış zeminlerde yapı tasarımı için güçlendirme öncesi ve güçlendirme sonrası zemin durumunun (sınıfının) dikkate alınması hususunda fikir ayrılıkları olabilmektedir. Bu çalışmada sıvılaşma potansiyeline sahip bir zemin profili için güçlendirme öncesi ve güçlendirme sonrası için sahaya özel zemin tepki analizleri yapılmış ve sonuçları karşılaştırmalı olarak takdim edilmiştir. Ele alınan problemde yapı temel taban seviyesinden (-5m) itibaren sıvılaşma bölgesi içinde 15 m’lik -20 m seviyesine kadar jet-grout uygulaması ile güçlendirme yapılmıştır. Zemin tepki analizlerinin yapıldığı saha için alüvyon istifinin kalınlığı ise 150 m civarındadır. Bu çalışma sonucunda burada verilen örnek uygulamada olduğu gibi alüvyon istifinin kalın olduğu durumlarda alansal ve derinlik bakımından sınırlı bir bölgede yapılan zemin güçlendirmelerinin dinamik zemin tepki analizleri üzerinde etkisinin nispeten düşük ve sınırlı kaldığı görülmüştür.</p>Mesut AslanEnder Başarı
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-22111005100910.59287/icaens.1123İnsan-Bilgisayar Etkileşimi Kapsamında E-Devlet Web Sayfası Kullanılabilirlik Analizi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1124
<p>Günümüz bilişim çağında özellikle devlet kanallarında uzun süren işlemler nedeniyle e-devlet sistemi geliştirilmiştir. E-devlet sisteminde devletin çeşitli kanalları ile vatandaş arasındaki iletişim sağlanması amaçlanmıştır. E-devlet sistemi bir web tasarım uygulamasıdır. Bu web tasarımın kullanılabilirliği vatandaşların kurumlar ile olan iletişimi kolaylıkla sağlaması açısından önem taşımaktadır. Bir başka deyişle insan-bilgisayar etkileşimi ve kullanılabilirlik çalışmaları açısından önemlidir. Bu çalışma sonucunda e-devlet sisteminin kullanılabilirliğinin incelenmesi ve bunun sonucunda öneriler getirilmesi hedeflenmiştir. Çalışma farklı yaş, cinsiyet guruplarından 16 gönüllü denek ile çalışılmıştır. Belirlenen senaryolar ile 8 adet görev oluşturulmuştur. Deneklerin e-devlette görevleri yerine getirme durumları gözlem formuna kaydedilmiştir. Çalışma sonunda memnuniyet anketi uygulanmıştır. Tüm bu çalışmalar verimlilik, etkililik, memnuniyet başlıklarına göre analiz edilip e-devlet sisteminin kullanılabilirlik çalışması tamamlanmış ve öneriler sunulmuştur.</p>Hatice KULABAŞÜmmühan AVCI
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-22111010103110.59287/icaens.1124İnsan-Bilgisayar Etkileşimi ve Kullanılabilirlik: Navigasyon Arayüz İncelemesi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1125
<p>Günümüzde teknoloji dünyasının sağlamış olduğu imkanlar giderek genişlemekte ve büyümektedir. Bu gelişme akıllı telefonların ve diğer mobil cihazların yaygın olarak benimsenmesi, mobil uygulama kullanılabilirlik testini ürün geliştirme sürecinin ayrılmaz bir parçası haline getirdi. Mobil uygulamalar artık eğlenceden üretkenliğe ve hatta tıbbi uygulamalara kadar çok çeşitli farklı amaçlar için geliştiriliyor. Bu nedenle, geliştiricilerin uygulamalarının kullanıcı dostu ve sezgisel olmasını sağlamak için çok çaba sarf etmesi önemlidir. Mobil uygulamalar kullanıcılar tarafından her an ve her yerde erişilebilirdir. Bu nedenle mobil uygulama işlevleri her zaman ve her yerde doğru, güvenilir ve kolay/anlaşılır olmalıdır. Mobil uygulama kullanılabilirliği test etme son yıllarda giderek daha popüler hale geldi. Bir mobil uygulama olan Yandex Navigasyonunun kullanılabilirlik testi, kullanıcıların uygulamayı kullanırken en iyi deneyimi yaşamasını sağlamak için çok önemlidir. Bundan dolayı geliştiriciler, müşterilerin uygulamayla nasıl etkileşim kurduğunu anlamak için kullanıcı senaryoları oluşturmak ve odak grup görüşmeleri yapmak gibi çeşitli yöntemler kullanabilir. Bu çalışmamızın amacı, Yandex Navigasyon mobil uygulamasının kullanılabilirliğini test etme ve elde ettiğimiz verileri yorumlayarak rapor halinde sunmaktır. Çalışmanın sonucunda Yandex Navigasyonu mobil uygulamasına ilişkin kullanıcı görüşleri çoğunlukla olumlu olmuştur. Sonuçlar aracılığıyla kullanıcı problemleri tespit edilmiş ve benzer uygulamaların geliştirilmesi sürecine çözüm önerileri sunulmuştur.</p>Kübra YasaÜmmühan Avcı
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-22111032103610.59287/icaens.1125YouTube Mobil Uygulaması Kullanılabilirlik Analizi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1126
<p>Video paylaşım platformları işitsel ve görsel uyaranları aynı anda tetiklediği için sosyal medya platformları arasında çok önemli bir yerdedir. Bazen eğitim, bazense sadece keyifli vakit geçirme aracı olarak kullanılan video paylaşım platformlarından en yaygın olanı bu çalışmanın konusu olmuştur. Bu çalışmanın hedefi YouTube mobil uygulamasının kullanılabilirliğini ölçmek amacıyla katılımcıların fikirlerini almak ve kullanımlarını gözlemlemektir. Yapılan bu çalışmada; cinsiyet, yaş, eğitim durumu ve internet kullanım süresi gibi birbirinden farklı demografik özellikteki kullanıcıların katılımıyla YouTube Mobil uygulamasının kullanılabilirlik seviyesinin ölçülmesi hedeflenmiştir. Üç ayda kurgulanan bu araştırmada veriler 10 katılımcıdan elde edilmiş ve YouTube mobil uygulamasının kullanılabilirlik düzeyi yapılan anket ve görev analizleri aracılığıyla belirlenmiştir. Bu ölçeğe katılımcıların demografik bilgileri ile YouTube video platformuna yönelik görüşlerini aktarabilecekleri sorular konulmuş ve görev analizi için oluşturulan senaryolar uygulanmıştır. Böylece Youtube video paylaşım platformunun kullanılabilirlik düzeyi belirlenmiş, katılımcıların demografik verilerine göre kullanılabilirlik algılarının farklılık durumları saptanmış ve açık uçlu bir soru ile kullanıcıların YouTube Mobil video paylaşım platformunun kullanılabilirliğine ilişkin görüşlerini daha iyi anlamaya odaklanılmıştır. Araştırma sonuçları; test grubundaki katılımcıların YouTube Mobil video paylaşım platformunun kullanılabilirlik düzeyini yüksek bulduğunu ortaya koymuştur.</p>Elif ÇALIŞKANÜmmühan AVCI
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-22111037104910.59287/icaens.1126Creating Large Language Model Applications Utilizing LangChain: A Primer on Developing LLM Apps Fast
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1127
<p>This study focuses on the utilization of Large Language Models (LLMs) for the rapid development of applications, with a spotlight on LangChain, an open-source software library. LLMs have been rapidly adopted due to their capabilities in a range of tasks, including essay composition, code writing, explanation, and debugging, with OpenAI’s ChatGPT popularizing their usage among millions of users. The crux of the study centers around LangChain, designed to expedite the development of bespoke AI applications using LLMs. LangChain has been widely recognized in the AI community for its ability to seamlessly interact with various data sources and applications. The paper provides an examination of LangChain's core features, including its components and chains, acting as modular abstractions and customizable, use-case-specific pipelines, respectively. Through a series of practical examples, the study elucidates the potential of this framework in fostering the swift development of LLM-based applications.</p>Oguzhan TopsakalTahir Cetin Akinci
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-22111050105610.59287/icaens.1127A multi-objective strategy for cost-effective microgrid solutions based on renewable energy sources
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1128
<p>With the rapid urbanization and increasing energy demands, microgrids are recognizing renewable energy sources (RESs) as a valuable power generation option. However, efficiently managing the energy cost poses a significant challenge in integrating RESs with microgrids. To address this challenge, this study presents a novel approach utilizing a cost-effective multi-objective genetic algorithm (MOGA) to optimize power allocation among diverse generation units within the microgrid. The proposed MOGA algorithm aims to minimize generation costs by efficiently distributing the generated power from different sources in the microgrid vs the CO2 emission. By leveraging the genetic algorithm population, MOGA generates a diverse set of non-dominated solutions. Simulation results demonstrate the effectiveness of the proposed approach in reducing the cost of RESs in microgrids, surpassing the performance of other multi-objective optimization methods such as multi-objective particle swarm (MOPSO) and multi-objective wind-driven optimization (MOWDO).</p>Ihtisham Ullah KhanDr. Gul RukhMian Farhan Ullah
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-22111057106110.59287/icaens.1128Scanning Electron Microscopy (SEM) Character of Metamorphic-hosted Bauxite Mineralization in Eastern Taurus Orogenic Belt
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1129
<p>One of the main tectonic belts in Türkiye is the Taurus Orogenic Belt, where significant bauxite mineralizations are observed. The bauxite deposits in Doğanşehir (Malatya, Türkiye) occur as massive bodies and lenses within the carbonate rocks of the Permian-Triassic Malatya Metamorphics in the Eastern Taurus Orogenic Belt. The region’s geological foundation comprises lithologies belonging to the Malatya Metamorphics. This unit consists primarily of schists, calc-schists, and marble, which are overlain by the Late Cretaceous-Eocene Berit Metaophiolite, Eocene Maden Complex, Early-Middle Eocene Doğanşehir Granitoid, and Plio-Quaternary cover sedimentary units. Oolitic and pisolitic bauxite mineralizations are present within the Permian-Triassic carbonate rocks (Malatya Metamorphics). These mineralizations occur in carbonate rocks that contain fossils and are observed in the form of lenses. The bauxite lenses are overlain by relatively thin, middle-layered Permian-Triassic carbonate rocks (Malatya Metamorphics). With the advancement of technology, Scanning Electron Microscopy (SEM) has been used for the analysis of bauxite ores to determine the presence of elements within their crystal lattice structure. The point analysis and mapping method were employed to identify the elements that could be present within the crystal lattice structure of the bauxite ores. The SEM analysis of the samples using the mapping method revealed the distribution of Fe, Ti, Si, Al, and O elements before and after activation. The images indicate that bauxite exhibits a broad grain distribution, both below and above 50 um. The elemental spectrum diagram shows the presence of O, Al, and Si in the sample. Additionally, Fe, Ti, C, K, and Mg were also detected. Using SEM analysis of the same samples and the mapping method, the distribution of Fe, Ti, Si, Al, and O elements in the structure was examined before and after activation. As seen from the images, the elements Al, O, and Si exhibit high density in certain areas before activation show a more homogeneous distribution and similar structures after activation. Fe, Mg, and K display a similar distribution pattern, while Ti and C exhibit different characteristics.</p>Cihan YalçınHatice KaraMehmet Ali ErtürkAbdullah Sar
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-22111062106510.59287/icaens.1129THE IMPACT OF URBAN AND INDUSTRIAL ACTIVITY IN THE POLLUTION OF SHKUMBINI RIVER
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1130
<p>Demographic movements and increased industrial activity in the Elbasan area have affected the water quality of the Shkumbin River. River water pollution can be natural, as a result of the erosion of the soil formations that make up its catchment basin, but also of anthropogenic activity related to life and industrial activity. In the study area, we have the urban influence on the pollution of the river, which is caused by the city of Elbasan, and the industrial one, which is caused by the activity of a large number of industrial activities. Shkumbin River is one of the most important rivers in Albania. Its waters are widely used for the irrigation of the field of Elbasani and a part of Myzeqeja field. But it is also used for fishing and for various reasons. Considering these facts, the study of river water pollution and the determination of the sources of its pollution assume great importance. In this paper, an assessment of the urban and industrial impact on river water pollution is made. Water quality monitoring of Shkumbini river water, was carried out based on the investigation of ten physical - chemical parameters: pH. EC, T, DO, TDS, salinity, nitrite, nitrate, ammonia, and PO4 3- , in three water samples taken at three stations. The water quality assessment is based on: NIVA classification and the European Community directive on "quality of fresh waters supporting fish life".</p>Lirim BekteshiBelinda HoxhaNikolin GegaPiro Karamelo
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-22111066107010.59287/icaens.1130Framework for Localization of Forgery Regions in Image
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1131
<p>With the development of computer technologies, manipulations are made on digital images without leaving a clear trace thanks to image processing software. There is a great need for applications to detect forgered images made with malicious intent in many fields such as politics, law, medicine and military. Many studies have been carried out and various algorithms have been developed to detect forgered regions by detecting forgered images. Today, superior methods are developed by combining traditional image forgery techniques with deep learning techniques. In this study, the Discrete Cosine Transform (DCT) and Discrete Wavelet Transform (DWT) were used together with Convolutional Neural Networks (CNN) to locate the forgered regions of the forgered images. Three different methods were made to locate the forgered region. In the first method, DWT and CNN were used together. In the second method, DCT and CNN were used together. In the last method, DCT and DWT were combined in parallel and used together with CNN.</p>Canberk ŞahinMustafa Özden
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-22111071107810.59287/icaens.1131Tekstil Sektöründe Süreç İyileştirme İçin Ürün Hatalarının Analizi
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1132
<p>Yeni pazarların ortaya çıkmasıyla tekstil sektöründe artan talep karşısında nakışlı(fistolu) kumaş üretiminin önemi de artmıştır. Dış giyim, kadın giyim ve ev tekstiline kadar hemen hemen her ortamda kullanılabilen ve ürüne zarif bir doku kazandıran fistolu kumaşlar tasarım aşamasından üretim aşamasına kadar geçen süreçler içerisinde ürün kalite düzeyini etkileyen kriterlerin önemini de beraberinde getirmektedir. Bu çalışmada tekstil sektöründe faaliyet gösteren bir firmada üretim sürecini etkileyen hataların belirlenerek analiz edilmesi amacıyla çok kriterli karar verme yöntemlerinden biri olan SWARA (Step-Wise Weight Assessment Ratio Analysis -Adımsal Ağırlık Değerlendirme Oran Analizi) metodu uygulanmıştır. Yapılan çalışma ile kalite düzeyine etki eden etkenler arasında önem değerlerinin elde edilmesi ve bununla birlikte önceliklendirilmesi sağlanmıştır.</p>Büşra BAKDAALEsra Kurt TEKEZ
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-222023-07-22111079108410.59287/icaens.1132ACİL DURUM VE AFETLERDE ALTERNATİF GÜZERGÂH SEÇİMİ: KIRIKKALE İLİNDE BİR UYGULAMA
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1221
<p>Acil durum ve afetler insanların maddi, manevi olarak büyük kayıplar yaşamasına neden olan olaylar bütünüdür. Bu olaylardaki yaşanabilecek kayıpların en aza indirilebilmesi ve günlük faaliyetlerin devam ettirilebilmesi için önceden önlemler alınarak toplumun ve çevrenin bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Günlük faaliyetlerin sürdürülmesi açısından büyük öneme sahip olan yollar özellikle afet anı ve sonrasında hayati öneme sahip olmaktadır. Bu nedenle afete hazırlık çalışmalarının en önemli bölümünü erişilebilirlik oluşturmakta ve bu bağlamda alternatif güzergâhların hazır olması gerekmektedir. Bu kapsamda gerçekleştirilen çalışmada uygulama ili olarak İç Anadolu bölgesinde yer alan ve Ankara’ya 77 km uzaklıkta olan Kırıkkale ili seçilmiştir. Kırıkkale şehirlerarası ulaşımda 43 ilin bağlantı noktası olması yönüyle önemli bir geçiş güzergâhıdır. Şehir giriş çıkışların kapanması, belirli güzergâhlarının kullanım dışı olması, ulaşım araçlarının gitmek istedikleri yerlere ulaşamaması ya da ulaşım sürelerinin artması, maliyetlerin artması gibi problemleri beraberinde getirmektedir. Kırıkkale üzerinden geçen ulaşım araçlarının yaşanan acil durum ve afetlerde normal zamanda kullanılan güzergâhları kullanamaması durumunda alternatif güzergâh seçimlerinin yapılması bu problemlere çözüm niteliğindedir. Bu çalışmada Kırıkkale de yaşanan acil durum ve afet sonrasında kullanım dışı olan yollar yerine alternatif güzergâhların seçimi ele alınmıştır. Güzergâh problemlerinin belirlenmesinde Çok Kriterli Karar Verme (ÇKKV) yöntemlerinden Analytic Hierarchy Process (AHP), Technique For Order Preference By Similarity To An Ideal Solution (TOPSIS), Preference Ranking Organization Method for Enrichment Evaluation (PROMETHEE) yöntemleri kullanılmıştır.</p>Beyza AltınBuket ÖzerEmel Güven Tamer Eren
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-262023-07-26111085109810.59287/icaens.1221Investigation Of The Effect Of Microwave-Assisted Freeze-Drying Method On Quality Properties Of Strawberry
https://as-proceeding.com/index.php/icaens/article/view/1241
<p>In this study, frozen strawberries were dried by using freeze-drying and microwave-assisted freeze-drying methods. Microwave assisted freeze drying aims to remove the water in the product by sublimation with the microwave energy fed to the system in the microwave oven. The effects of microwave energy on the processing time and product quality were observed. The quality characteristics were evaluated with the results of the physical (color, texture) analysis and the values of the two systems were compared.</p>Zehra DURAKT. Koray PALAZOĞLUWelat MİRANMahir CİN
Copyright (c) 2023 International Conference on Applied Engineering and Natural Sciences
2023-07-272023-07-27111099110310.59287/icaens.1241