Lojistik Merkez Yer Seçiminde Kullanılan AHP ve Delphi Yöntemlerinin Karşılaştırılması

Abstract

Küresel pandemi döneminde daha çok göz önüne çıkmış olan lojistik kavramı üretici ve son tüketici
arasında devam eden bir iletim zinciri olarak tanımlanabilmektedir. Üreticiden elde edilmiş olan herhangi
bir ürünün en hızlı ve en karlı şekilde nihai tüketiciye erişmesi süreçlerinin tamamı doğru bir lojistik
sistemi işletilmesiyle sağlanabilmektedir. İnsanların gün geçtik ihtiyaçlarının artması ve bu ihtiyaçlarını
gidermek için kısıtlı zamanlarının olması lojistik hizmetlerin önemini bir kez daha göstermektedir.
Gıdadan bilgiye kadar tüm envanterlerin üretici ve tüketici arasında aktarılması lojistik hizmetlerle
sağlanmaktadır. Tüketicinin oluşturacağı talep doğrultusunda istenen ürün tedarik zinciri boyunca
aktarılmaya başlanır. Bu aktarım işlemlerinin en karlı ve en etkin şekilde yürütülebilmesi için bazı
mekânsal ihtiyaçlara gereksinim duyulmaktadır. Lojistik merkezler bu mekânsal ihtiyaçların
giderilebilmesi için kullanılmaktadır. Lojistik merkezler tedarik zincirinde oluşan ihtiyaçlar
doğrultusunda ürünlerin uygun koşullarda depolanmasında kullanılabildiği gibi demonte halde gelen ürün
parçalarının birleştirilip ürünün son şeklini almasında da kullanılmaktadır. Bu ve bunun gibi birçok
ihtiyacın giderilmesinde kullanılan lojistik merkezlerinin yer seçiminin doğru bir şekilde yapılması
bahsedilen sebepten dolayı önem kazanmaktadır.
Lojistik merkez yer seçiminde kullanılan birden çok yöntem bulunmaktadır. Yapılan çalışma bu
yöntemler içinden AHP ve DELPHİ yöntemini inceleyerek lojistik merkez yer seçiminde hangisinin daha
kullanılabilir olduğunu sapmak için hazırlanmıştır.
Çalışma kapsamında seri anket uygulanması sistemine dayanan DELPHİ Yönteminin yeterli sayıda
katılımcı bulunamaması durumlarında tutarlı cevaplar vermediği ortaya çıkmıştır. DELPHİ Yöntemine
nazaran AHP Yönteminin çok alternatifli ve çok kriterli durumlarda karar vermede daha etkin olduğu
gözlenmiştir.